KLASİK SORU

48 4 0
                                    

Karakola doğru girerken Yaman taksi ücretini ödüyordu. İçeriye bodozlama daldığımızda Aren, Doruk, Cenk üçlüsü tam önümüzdeydi. Onların yanında da polis bey amcalar vardı. Aren ve Doruk bize masum masum bakıyorlardı. Yine başlarına bizim yüzümüzden bir şey gelmişti.

Polis bey amcalar üçününde alıp bir yere gidiyorlardı. Biz tabiki peşlerinden gidiyorduk. Polis bey amcalar bir odaya girdiler. Birden polis amca arkasını dönünce bizde aynı anda durup kedi yavrusuna dönmüştük

"İfadeleri alınacağı için şimdi siz giremezsiniz" deyip gitti. Tabi onların işide zor. Böyle gereksiz olaylarla başlarını yoruyorlar. Yasak filan gelmeli. Evet evet. Her boka polisi arayıp meşgul ediyorlar. Yani ne olacak mahalle kavgasından. Polislerde hazırda bekliyormuş da sadece birisinin aramasını bekliyorlarmış gibi hemen geliyorlar ama. Bize ise yine beklemekten başka bişey kalmamıştı. Beklemekten nefret ediyordum. Hiçbir şey yapmadan eli kolu bağlı beklemek.

Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum. Ama bu sefer çok farklıydı. Sonunda polis bey amcalar ve üçüde çıktılar. Hepsi birbirine nefret ile bakıyorlardı. Kesin kötü bir şey oldu. Uzun sırık olan polis amcalardan biri konuşmaya teşif etti.

"Bu gece burda kalacaklar yarın yapılması gereken işlemler yapılacak her iki tarafta birbirinden şikayetçi"
"Ne şaka mı bu her iki tarafta birbirinden nasıl sikayetçi" dedi Hira

"Oğlum mahalle kavgasını neye çevirdiler ya. Amca sizin işiniz gücünüz yok mu bundan önemli? Anasını satayım ne uzattınız ya" demem ile birlikte Arda, Hira, Yaman bana hak vermişti. Umut vermemişti çünkü oda bu duruma düşmüstü. Yine götünü toplayan Masal, Hira ve ben olmuştuk.
Polis amca
"Haklısın kızım fakat yaslar böyle olmasını istiyor ve tabiki çocuklar akıllansında bir daha yapmasın diye"

"Aren, Doruk akıllandınız mı"
"Vallaha bir daha olsa seve seve döveriz. Sıkıntı yok"
"Zaten ilk gelisimiz değil" . Hira'ya baktığımda ağlayacak gibi Doruk'a bakıyordu. O arada koridorun başında "çocuklar " diye bir ses yankılandı. Hepimiz aynanda başımızı çevirip baktığımızda karşımızda hocanin olacağını tahmin edememiştik. Hoca yanımıza gelmeye başlamıştı. Bizde o arada birbirimize bakıyorduk. Daha doğrusu durumu anlamaya çalışıyorduk. Hoca sonunda yanımıza gelmişti. Ve söylediği tek şey

"otobüsü kacirdiniz bir taksi bulup geri dönüyorsunuz burayla şimdilik ben ilgilenicem sizinle de sonra konuscaz" Biz tabiki gitmemek için ısrar ettik direndik yalvardik ama tabiki o da boşaydi. Daha sonra istemesek de karakoldan ciktik. Yaklaşık 15 dk taksi bekledikten sonra ve taksinin gelemyecegi kanaatine vardıktan sonra yürümeye başladık böylece biraz da olsa kafamızda dagilirdi. Buna gerçekten hepimizin ihtiyacı vardı.Yurumeye çoktan başlamıştık bile ve ben daha basinda yorulmustum. İç sesim burda yine devreye girdi.

"Destur ama daha yeni başladık" normalde olsa ona cevap verir kendimi deli gibi gosterirdim. Yani büyük ihtimal öyle sanarlardi. Ama ona bile cevap verecek gucum yok. Kimse konuşmuyordu.Bu sessizliği Umut bozarak

Yaşam PusulamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin