7.His

67 3 0
                                    

Bölüm şarkısı- Luis Fonsi - Despacito ft. Daddy Yankee

Multi: Eflin'in gerçekleri dinlerken ki hali...

***

"Yalnız değilsin yaramaz küçük..."

Herkes yalnızdır hayatta. Herkes tektir. Herkesin yanındaki yalandır aslında Yanınızda olanlar veya varmış gibi duranlar küçücük bir şeyde nasıl çekip gideceğini, size nasıl bir tekme vuracağını düşünür. Size kalsa neden o küçük şeyi yaşadığınızı sorarlar değil mi ? Ama öyle olmuyor, sormuyorlar. Ben hep yalnız kaldığım için sormadılar. Belki de hic bir zaman sormayacaklar. Çünkü yanımda olan biri yok. En kötü cümle değil mi, yanımda olan biri bile yok.

Acınası halime gülerdim eskiden. Çok küçüktüm o zamanlar, oyuncak ayıyla uyuyordum. Şimdiyse değişen tek şey oyuncak ayıyla uyumamamdı mesela...

Ateş'e bakarken gözlerimin yandığını ve artık göz yaşı akıtmam gerektiğini biliyordum. Çok karmaşık bir şeydi bu. Ateş'in bana yalnız değilsin demesi...
Yani sanki içimde pembe tüylü bir kalem geziniyor gibi hissetmiştim. Icimde bir yerleri gıdıklamıştı.

"Ben yalnızım Ateş. Yanımda kimsem olabilecek biri yok..."ellerime bakarak küçük bir damla göz yaşının zindanımdan kurtulmasına izin verdim. Yanağıma kadar uzanan göz yaşını elmimle silmedim. Öylece bıraktım.

"Niye öyle düşünüyorsun?"gözlerimi yumdum.
"Belki de etrafına iyi bakmıyorsun?"gözlerimi açarak ona baktım.
Soru sorar gibi bir tavrı vardı. Daha çok anlamaya çalışır gibi.

"Öyle düşünmüyorum... Neyse, ben mutfağı toplayayım."ayağa kalkarak bir şey demesine fırsat vermeden koşar ayak mutfağa gittim. Mutfak çok dağınık değildi ama benim kafam fazlasıyla dağınıktı. Bu sayede yavaş yavaş toparlamaya başladım.

İşimin uzun sürmesi için biraz fazla oyalanmıştım. Amacım Ateş'le aynı ortamda bulunma süremizi eksilere çekmekti.

Mutfağı temizlefikten sonra salona girmeden yukarıya çıktım ve sabah uyandığım odaya girdim.
Ama yatağın üzerine oturmuş bur Ateş beklemiyordum. Bana sorarcasına bakıyordu. Ne iş vardı onun burada? Beni mi beklemişti?

"Ateş...Sen salonun orda değil miydin?" Gözlerinin beni deler gibi bakmasını geçiyorum, alay ederek boğazıma yapışacak gibi bakıyordu. Hem alaycı hem de kızgındı...

"Evet, ordaydım. Ama şimdi burdayım."kafamı sağ omzuma doğru yatırarak inanmıyormuş gibi baktım. "Öyle mi? Bak şok oldum şuan, şimdi burdasın yani gerçekten mi..."elimi alnıma getirerek "Ben nasıl olurda göremem."dedim. Ateş gözlerini devirmişti ve muhtemelen şuan içinden bana sayıdırıyordu. Alay etmem hoşuna gitmemişti sanırım.

"Benle alay etme küçük..."yataktan kalktı. "Alay edilirsin..."bana doğru gelmeye başladı.
"Alay konusu olursun..."tam önümde durdu."Üzülürsün..."gözlerine baktım.
"Canın yanar..."buz gökyüzüne anında daldım.
"Canını yakan ben olurum..."mavi balık kadar özgür oldum.
"Tekrar üzülürsün..."kelepçe gibi bakan mavi gözlere esir oldum.
"Benle sakın uğraşma..."elini saçımın bir tutamına götürdü.
"Yakarım..."saçımla oynarken bana bakmıyordu.
"Zaten ateşim. Kül olursun..."bana baktı.

"Beraber yanarız..."

Gözlerimi gözlerine kenetlerken beni yaktığını düşündüm. Beni kaçıran adamın beni küle dönüştürdüğünü.Acımasızca ateşinde yakarken buz gökyüzüne baktığımı düşündüm. O beni yakarken küllerimle uçuşarak mavi balığı takip ettiğimi, bir ateşböceği misali uçtuğumu düşündüm. Ateşböceği aydınlatırdı, buz gökyüzü ise bir başkasının aydınlığı ile buz kalabilirdi.
Buzun ateşi... Buz gökyüzünün bitmek bilmeyen lavı ateşböceği... Aydınlık mavi balığı kovalayan saf ateş külleri, bir yanardağdan parlayarak çıkan küçük ateş taneleri, yerkürenin anası sıcak ateş gülleleri, Kaf dağının bitmek bilmeyen sonsuz derinliği, bulutlardan yavaşça kayan yağmurun ateşi, yeryüzüne kollarını açan insanın katıksız sevgi ateşi, bitmek bilmeyen kördüğümleri eriten ateşin sesi, gökyüzüne gece bakıldığında yıldız sanılan ateşten ateşböcekleri...

SOLUKSUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin