Bad Liar // Stony au (askıda)

four

Küçücük çalar saatten bu kadar gürültü çıkmasına her seferinde şaşırdığı gibi bugün de buna şaşmış bir şekilde uayndı sarışın adam. Geniş ağzıyla kocaman esneyip gözlerini ovuşturdu. Başında daha öncelerden çok az bildiği tatlı bir ağrı vardı.

Yataktan doğrulduğu gibi günlük işlerini yapmaya başladı. İlk olarak saate sövdü, sonrasında banyoya gidip rutinlerini tazeledi.

Beyaz kısa kol dar tişörtünün üstüne kırmızı mat ceketini giydi, keten pantolonunu da üstüne çekince işte, hazırdı.

Annesinin çok önemli bir nasihati olan 'evden çıkmadan birşeyler ye' olayını gerçekleştirmek için mutfağa girdi. İki tane yumurtayı alıp kaseye kırdı. Tavada pişirdi ve tabağa servis etti. Yanında şekersiz kahvesini de unutmadı tabi.

Yemeğini bitirdikten sonra arabasının ve evinin anahtarını aldı, köpeğin mamasını ve suyunu tazeledi ve çantasını eline aldı. Son kez aynaya bakmak ihtiyacı hissettiğinde dudağının normalden 3 kat daha şişkin olduğunu fark etti.

Ve o an, işte o an o tatlı ağrının sebebi, o gece arabada yediği halt tek tek gözünün önünden geçti. Derin bir nefes aldı ve kendi kendine konuştu.

"Siktir."

∆∆∆

Dün ki harika geceden tek sağ çıkmayı başarabilmiş olan Pepper acı da olsa o kadar 'geçmiş olsun' dan sonra yine, yeniden işlerinin başındaydı. Siz yazdıklarıma takılmayın, kadın böyle yaşamayı çok seviyor.

Elinde yığılmış dosyalarla beraber Hill'in masasına geldi, Vic ile hem işleri hallediyor hem de tatlı tatlı sohbet ediyorlardı.

"Hillary, Tony hala gelmedi mi?"

"Hayır efendim. Ve bunun hakkında bir bilgim de yok maalesef."

Pepper gözlerini devirdi. Tony yine ne halt karıştırıyordu?

"Peki. Victoria, sen bişey biliyor musun?"

"Maalesef efendim."

Kızıl kadın Hill ve Vic'e teşekür edip koskoca şirketin içinde Happy'yi aramaya koyuldu. Tony her ne yapıyorsa, kesinlikle onun bi bilgisi olmalıydı.

Happy arabanın önüne yaslanmış, gözlükleri ile beraber öylece birşeyi bekliyordu.

"Hey Happy!"

Happy sesin geldiği yöne doğru baktı. "Buyrun Bayan Potts?"

Pep yanına yeterince yaklaşınca sorusunu sordu. "Tony nerelerde?"

Happy 'nasıl nerede?' der gibi yüzünü kırıştırdı. "Eh efendim, bende burda diye biliyordum. Hem bunu bana Friday söyledi."

Pepper sağ elini çenesine koydu ve gözlerini kıstı. "Happy, sana yeni görev; git ve Tony'yi bul."

"Ama efend-"

"Şşt, itiraz yok."

"Peki efendim."

∆∆∆

Tüm bunlar -tesadüf- aynı anda gerçekleşirken, bu sırada Tony, yakın arkadaşı Stephen'ın yanına gidiyordu. Ayrıca Bruce ve Natasha da oradaydı.