Bad Liar // Stony au (askıda)

five

Steve eve geldiğinden beri, yatağının üstüne oturmuş en son yaşadığı şeyleri düşünüyordu. Ellerini saçlarının arasına sokup karıştırdı. Onu düşüncelerinden ayıran telefonunun sesi oldu.

Natasha🌼 arıyor...

Elini bıkkınlıkla telefona götürdü. Aslında Natasha onun çok sevdiği bir arkadaşıydı ama şuan düşünceleriyle meşgul olduğu için ona eziyet gibi geliyordu.

-Alo, Natasha.

-Merhaba Steve, nasılsın?

-İyiyim Nat, sen nasılsın?

-Bende iyiyim sağol.

Steve derin bir nefes verdi.

-Ne oldu, bir problem mi var? Bruce seni üzmüyor değil mi?

Natasha ufak bir kahkaha attı.

-Ah Steve, tabiki de hayır.

-Ee noldu o zaman?

-En son seni aramak için bir sebep olmadığını söylemiştin.

-Ah evet, tatlım kusura bakma şu aralar biraz kafam dağınık, ve-

Steve bu şeyi söylemeye cesaret edemiyordu. Ama Natasha onun tek sırdaşı olduğu için bunu ona söylemekte bir sakınca bulmadı.

-Ve ?

-Sanırım aşık oldum.

Natasha telefonun başında çığlık attı.

-Nee?! Ciddi misin? Kime?

Steve büyükçe bir yutkundu.

-Nat, orası bana kalsın.

-Meraktan çatla diyorsun. Peki.

-Maalesef.

-Bak ne diycem, bizim olduğumuz yere gelmeye ne dersin? Hani geçen yaz festivalde tanışmışdınız, Stephen Strange. Hatırladın mı?

-Ah evet.

-Hıh, işte onun evindeyiz.

-Adresini bana yazmıştı, o halde tamam geliyorum.

-Ay, harika. Hem burda, sürpriz biri daha var.

-Bak şimdi daha da meraklandım. Kim bakalım?

-Sürpriz Steve, sürpriz.

-Peki kızıl kraliçe. Hemen geliyorum.

-Tamam, görüşürüz.

-Görüşürüz.

∆∆∆

Natasha sevinçle oturma odasının kapısından içeri girdi.

"Bruce!! Steve geliyor!"

Bruce sevindiğini belirten bir ifade takındı. "Harika, ne zaman geliyor?"

"Az önce yola çıkmış olması gerekiyor."

"Umarım hemen gelir, özledim koca adamı."

Bunlar konuşulurken Tony donmuştu. Steve buraya gelirse ne yapardı? Hem de o geceden sonraki günde. Sonra dünyadaki tek Steve'in O  olmadığını düşünerek Nat'a sordu.

"B-bu hangi Steve?"

"Steve Rogers, benim liseden arkadaşım."