Medya Tris
Uyandığımda kasaba gibi bir yere gelmiştik.Babam markete gitmemizi söyledi.Hipermarkete gelmiştik.İçeriye sessizce girdik.İlerden üç aylak bize doğru koşmaya başladı.Babam kafalarına sıktı kanlar oluk oluk akıyordu.Babam marketten poşetlere su konserve ekmek vb. Gıdaları koydu.
"Baba bu hırsızlığa girmez mi?"
"Kızım artık paranın bir önemi yok belki de başkan bile kendi canını zor kurtardı.Hayatta kalmalıyız.Şimdi bana yardım et.Hava kararmadan sığınacak yer bulmalıyız"
Bence bir hapishaneye sığınmalıyız kendimizi hücrelere kiliklemeliyiz.Şu an sadece ölmek istiyorum.Ne kadar dayana biliriz ki bir hafta iki hafta.
Tedavi bulunacak mı iğne hap.Herneyse bunları düşünmemek gerekir güçlü bir kız olmalıyım.
Annem yanımda olmasa da beni koruyacak koca yürekli bir babam var.Babamın adı Rick.Mutlu bir adam,pozitif.Annemin adı ise Juilet.Annemi özledim.
Poşetleri bagaja koyduk.
"Baba nereye gidiyoruz?"
"Daha güvenli bir yer bulmalıyız."
Tam arabaya binecek iken bir aylak sürüsünün ileriden geldiğini gördüm.
"Kızım arabanın altına yat ve çok sessiz ol"
Babamın dediğini yaptım.Terliyordum yaklaşıyorlardı ya bizi fark ederlerse onlardan biri olmak istemiyorum.Babama baktığımda o da benim gibi yatmış silahı hazırda tutuyordu.
Bazılarının ayakları parçalanmış bazılarının kemikleri bile gözüküyordu.Böyle nasıl yürüyorlar derken saçmalama Tris bunlar ölü.
Korkudan titriyordum.Bir ses çıkarsam hepsi saldıracak idi.Bende silahımı çıkarırken silah elimden düştü.
Birkaç tane aylak aşağı eğilip koklamaya başladılar.Babam çakısını çıkardı ve kafalarına saplamaya başladı.Kolumdan biri tutunca babamı izlemeyi bırakıp kolumu tutan aylağı savuşturdum.Babam elimden tutup arabanın altından beni çıkardı.
Koşmaya başladık.Ölmek istemiyordum.Bir karavanın içine girdik.Karavanda tuvaletin içine girdik.
"Tris eğer yaşamak istiyorsan sessiz ol."
Başımı salladım.Burası çok kötü kokuyordu.Ama başka şansımız yoktu.Öldüremeyeceğimiz kadar çok aylak vardı.Sessizce onların uzaklaşmasını bekliyorduk.Bir süre bekledik.Üstte bir kapak vardı.
Kapağı babam yavaşça açtı ve etrafa baktı.
"Görünürde tam altı aylak var.Bıçakla öldürmeliyiz.Silah çok ses yapar.Tris bana yardım etmelisin.Birlikte hareket etmeliyiz.Anladın mı?"
"Baba ben daha önce hiç aylak öldürmedim."
Babam kafamı tuttu ve gözlerimin içine hüzünle baktı.
"Yaşamak istiyor musun Tris?"
"Evet."
"Üç dediğimde kapıyı açacağım hazır mısın?"
Çok heyecanlıyım korkuyordum ya bizi bekleyen bir aylak kapıda ise.Şavaşmalıyım ne olursa olsun.
"Evet."
Babam saydı ve kapıyı yavaşça açtı karavan da aylak yoktu dışarda vardı.
Elime cebimdeki çakıyı aldım ve babama kafa salladım.
Babam karavandan çıktı bende arkasından.Babam öldürmeye başlamıştı.Üstüme gelen aylak beni yere düşürdü ve ısırmaya çalıştı.Çakıyı gözünden soktum üstüm kan olmuştu.Ayağa kalktım bir tanesine daha tam alnından soktum.Babam yere düşmüştü aylak onu ısırmaya çalışıyordu.
Koştum ve ensesini defalarca deştim.
"Onu iyi hakladın Tris.Ama bir kere deşmen yeterli."
"Seni ısırmaya çalışıyordu baba."
Babam omzumu sıktı.
"İyi işti kızım.Arabadaki eşyaları karavana getirelim."
Babama yardım ettim karavanın kapısını zincirle kilikledik.
Akşam olmuştu.Karavanı bir yere park edip karavan da konaklamalı idik.
Babam karavanın üstünde nöbet tutacak bende yerde yatacaktım.Ne kadar rahatsız olsam da başka lüksüm yok.
Yere yattım ve düşünmeye başladım ya bir aylak sürüsü gelirse.Babam ısırılır ise onu beyninden vurmam gerekecek mi.
Bunları düşünme Tris sakin ol ve uyu.Yorgundum hiç olmadığım kadar.Sadece yaşamak istiyorum.
***†***†***†***†***†***†***†***†***†Lütfen vote ve oylarınızı esirgemeyin ne düşünüyorsunuz yoruma yazarsanız sevinirim.Bu bölümü uzun yaptın umarım beğenirsiniz. 😍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zombi Salgını
HorrorBenim adım Tris. Her zamanki gibi normal bir gün geçirirken herşey tuhaflaşmaya başladı. Sanki insanlar doğmak için ölüyorlardı. Bir virüs hayatımızı değiştirmek üzere... Bu virüs kan yoluyla bulaşıyor ısırılan şahıs 60 saniye içinde zombiye dönüşü...