Vişne Rengi Hazlar

24 2 0
                                    

Kokuşmuş umutlar biriktiriyorum bu aralar. Bu aralar şaraptan yaralar açıyorum kendime. Kokusu güzel ka- dınları kıskanıyorum bir de. Tanrım en güzel ben olmak isterken nasıl böyle çirkinleşiyorum aklım almadı.

Seni içimden soyunduğumu söylüyorlar kimi giyindiğimi bilmiyorum.
Kaç kırmızıya böldün beni kaç siyah sevdirdin söyle hadi. Neden bu suskunluk, neden konuş- muyorsun benimle bak herkes beni şizofren bir kaltak sanacak, kısmen öyleyse de. Kriminal ağrılar birikiyor üstelik içimde bir yerlerde. Bu kaç cinayet dosyası eder ki bir edebi metinde? Kaç şiir öldürmüşlüğüm var ki benim? Görüyor musun hatırlamıyorum kişiliğim bölündü yine. Kronolojisini bir türlü yapamadığım aşkların renklerine bulanırken maviye çalıyorum. Beni seviyorum. Vişne rengi hazlardan saçlarıma tokalar takarken, fkir- lerimi pişmemiş topraktan taraklar ile tarıyorum. Saçlarım dolaşırken ellerimde, düşüncelerimi düzenliyorum.

“Ki senin vişne rengi dudakların,
Tüm bekâreti ile anlatıyordu aslında,
Nasıl böyle fahişe bir şiir olunur,
İkiyüzlü sevişmelerin soğuk yatağında.”

diye biten bir şiiri defalarca okurken anlıyorum her şeyi ve anlamsızlaşıyor hiçbir şey, ben de onları baş başa bırakıp se- vişmelerini bekliyorum. Böyle geçiyor günüm, küfürbaz şiirler yazarak, seninle mektuplaşıp kendimden kaçarak.

Tanrı'ya Mektuplar " Kitap Oldu"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin