Kitap Tanıtım

55 14 7
                                    

Merhaba arkadaşlar. 

Bir kitap daha getirdim size.

Kitabın adı : BÜYÜLÜ DÜNYA

"İki yaşam çizgisinin ortasında kalan genç bir kız"Kendisini ait hissetmediği bir hayatın içinde bir yaprak gibi savuran 16 yaşında Simya'nın varoluş hikayesiSimya açıklayamadığı şeyler yapan hayvanlarla konuşabilen, dokunmadan eşyaları hareket ettirebilen bir kızdır. Ailesinin ölümünden sonra kendisinden pek de haz etmeyen üvey halası ve eniştesiyle yaşamaya başlar. Halasının kötü davranışları ve okulundaki zorba çocukların yaptığı onun yalnızlığa iterken içten içe bu dünyaya ait olmadığını düşünür. Okulda yaşadığı bir olay sonucu sinir krizi geçirirken devirdiği kitaplık onun yeni hayatının yolunu çizecektir. Daha önce görmediği güzellikte olan büyük mavi kitabı açtığında artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Gözyaşlarıyla açtığı kitap bambaşka bir dünyaya açılan bir kapıdır. Büyülü Dünya... İlk defa aşık olacak, güçlü arkadaşlıklar edinecek ve büyü okulunda cadılık eğitimi alacaktır. "Kim olmak istediğini ve nereye ait olmak seçebilirsin."

Bölüm 3'den bir kesit...

"Pencerenin önünde duran büyük ahşap elbise askılığının üstünde çok zarif kırmızı yeşil çizgileri olan, uzun kuyruklu, narin gagalı bir kuş vardı. Simya kuş türlerini pek fazla bilmese de ömründe böyle bir kuş görmediğine emindi. Kuş kanat çırpmaya başladı, havada birkaç tur atmıştı birden uzun siyah saçlı bir kadına dönüştü. Simya'nın gördükleri karşısında nutku tutulmuştu. Gözleri kocaman olmuştu, çığlık atmak istiyordu ancak çok korkmuştu sesi çıkmıyordu. Demin orada duran kuş şimdi karşısında bir kadın olarak duruyordu. Gördüğü şey konusunda kesinlikle emindi değildi, belki de kafayı yemişti hatta sıyırmıştı. Gözlerini karşısında duran 40'lı yaşlardaki kadından alamadan bir süre baktı ve pat diye yere düştü, mermer zeminde boylu boyunca uzanıyordu. Tibet onu tutmak için hamle yaptı ama yetişememişti. "Profesör yardım edin" diye bağırdı.Profesör Elena ve Öker Simya'yı bir masanın üstüne yatırdılardı. Profesör Elena, Tibet'i Şifacıyı çağırması için revire gönderdi. Bir süre sonra Simya sanki bir uykudan uyanırmışçasına gözlerini araladı. "Bana ne oldu?" diye sordu, sertçe yere vurduğu kafasını okşadı. Hala etrafı puslu görüyordu. "Nerdeyim ben?" diye sordu tekrar. Sanki kafasının üstünde çizgi filmlerdeki gibi kuşlar uçuşuyordu. Bir kadının kendisine seslendiğini duyar gibi oldu. "Zavallı yavrum bayıldın birden. Şimdi iyi misin?" diyordu bu ses. Gözlerini hafifçe araladı, artık dünya daha az dönüyordu. Tepesinde ona bakan bir çift koyu kahverengi göze baktı, masanın üstüne doğruldu. Karşısında uzun kırmızı, yeşil renkte kadife bir elbise giymiş bir kadın vardı. Profesör Elena oldukça endişeli bakıyordu. Çakmak çakmak kahverengi gözleriyle Simya'yı inceliyordu. Upuzun neredeyse yere değen siyah saçları eliyle geriye attı. Simya etrafına baktı, gördüklerinin rüya olmadığı anladığı an çığlık atarak masadan kendini yere attı. Eline bir sandalye alarak önüne koydu. Arkasını şömineye vermişti. Profesör Elena ve Öker'e karşı durdu."Sizde kimsiniz?" diye bağırdı acı acı "Asıl siz nesiniz? Olamaz şaka değil mi bu. Ya da bunların hepsi benim kafamda oluyor. Bunlar gerçek değil."

Yazarın adı : aydan1s1k

Kitabın yayımlı 36 bölümü var. Okuyup destek verirseniz sevinirim.

İyi okumalar...


VOTE & TANITIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin