Kafamı duvara yaslayarak dinlemeye devam ettim.
"Güzel gidiyorsun ama yavaş."dedi kadın sesi."Bu kadar uçuk bir teklifi bile kabul etmiş, üstelik iftira da atıyor."
"Farkındayım."dedi diğer ses.
Bu Jimin'di.
"Bana kalırsa daha uzunca bir süre seninle uğraşacağız Jimin."dedi kadın.
Jimin'in sesinde sabırsızlık vardı, bu tonu ilk kez duyuyordum."Ben elimden geleni yapıyorum. Siz de bana verdiğiniz sözü tutup beni buradan çıkaracaksınız."dedi.
O da mı benim gibi buradan çıkmanın peşindeydi.
"Senden onu iyileştirmeni bekleyen yok Jimin, sadece.."dedi kadın.
"Sadece ne?"dedi Jimin.
"Sadece daha da kötüye gitme."dedi kadın.
Yandaki kapı açıldığında hızla duvardan uzaklaştım.
"Ha Neul?"dedi Doktor Hyu.
Duvara sırtımı yaslayarak,"Merhaba Bayan Hyu."dedim.
"Senin buralarda ne işin var?"dedi kaşlarını çatarak.
"Boğulmadan önce hava almak istedim."dedim.
Tek kaşını kaldırarak, "Öyle mi? Daha f azla dışarıda kalmak senin için yararlı olmayacaktır."dedi.
Yapmacık bir biçimde gülümseyerek,"Evet."dedim.
Bana tebessüm ederek.uzaklaştı.
Ortalıkta kimsenin kalmadığından emin olduğumda hiç düşünmeden Jimin'in odasına girdim.
O beni görünce ne kadar şaşırdıysa bende onu sandalyeye bağlı gördüğümde o kadar şaşırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fel in Luv ; 𝐩𝐣𝐦 [ᴇɴᴅᴇᴅ]
Fanfictionburada aklı başında olan bile delirirdi. -its about misaki- #627