5. Bölüm "SANA BİR ŞEY OLMAYACAK"

82 21 4
                                    

Çıkmıştım!!! Anıl'ı da kurtardım diye bir çocuk gibi seviniyorum olayları Anıl'a özet geçtikten sonra onunda yüzünde de görmüştüm o dehşeti.
Neden biz değil de o kızı götürmeye çalışıyorlardı ya da o kızdan sonra sıra bize de mi gelecekti??
Sorular zihnimde yankı yaparken kurtulmalıydım bu düşüncelerden derken nedenini bilmediğim bir konudan dolayı ne eski gücüm vardı nede kendi hareketlerime hakim olabiliyordum nasıl davranmam gerektiğini bilmiyordum onun dışında kafam sürekli bir şeylerle meşgul gibi hissediyordum yada gerçekten de kaçırılma olayları beni bir hayli yordu diye düşündüm ama ne kadar doğru ne kadar yanlış orasını bilmiyorum kendi zihnimde kendi kendime konuşurken Anıl o sırada beni dürtünce yerimden az da olsa sıçradım.

-Hadisene neyi bekliyorsun sen, yakalanmayı mı??!. İşte o anda Anıl kükrerken kendime gelebilmiştim cevap vermeden onu takip etmeye başladım Anıl soğuk kanlı biriydi korkuyor olsa bile hiç korkularını belli eden biri değildi sanırım.

İlerledikçe odadan sesler yükseliyordu. Askerlere görünmeden karşıya geçmemiz gerekiyordu ama bu hiç kolay olmayacaktı. Eğer yavaş yavaş geçersek kesinlikle yakalanacaktık başka bir yol daha vardı o da koşarak geçmekti buraları bilmediğimiz için ve kaybedecek zamanımız olmadığı için başka yolu yoktu ama bu imkansız gibi bir şeydi. Anıl'a dönüp,

-Bunu başaracağımızı hiç sanmıyorum Anıl, kaldık burada. Şimdi odadan da çıkarlar elleriyle koymuş gibi yakalayacaklar bizi, bittik olum biz dedim sızlanarak, bir yandan suratımı astım beklerken. Ani hareketle duvara kıstırıldım. Anıl'ın öldürücü bakışları üzerimdeyken

-Bana bak biz yakalanmak için çıkmadık oradan ellerinde kız var hadi kızı da geçtim bizi neden o hücrelere kapattılar sanıyorsun. O kızdan sonra biz geliyoruz Oğuz sızlanmayı bırak ve kendine gel deyse seni tekrar o hücreye kapatırım dedi. Ciddiydi. Yapacağından da adım gibi emindim.
İç sesim araya girdi konuşmaya başladı.
Yaa gördün mü Oğuz besle kargayı oysun gözünü ahahah seni kendi elleriyle koyar oraya oturursun güzel güzel.
Zihnim benimle dalga geçiyor ne kadar güzel bir bu eksikti zaten. Anıl tekrardan konuşmaya başladığında bütün ciddiyetimle onu dinledim.

-Şimdi yapacağımız şey karşıya olabildiğince hızlı bir şekilde koşarak geçmek ve hiç durmaksızın kuytu bir köşeye çekilip Gizem ve askerlerin çıkmasını bekleyeceğiz sonrası zaten basit, dedi sözünü bitirmişti. Ben soru soran gözlerle bakınca :
-Ne? Ne oldu bence harika plan, dedi.
-Basit olan şey ney acaba? Dedim.
-İşte basit dedim ya neresini büyütüyorsun adamları yere indirip, kızı alıp, beni çıkardığın gibi adamlardaki kartlardan alıp diğerlerini kurtaracağız, dedi. Konuşmaya atladım direk :
-Hadi diyelim ki adamları yere seremedik yakalandık ne olacak Anıl hıh ne olacak ? Bütün olumsuzlukları düşünüyordum kafamın içinde dolanıp duruyordu ama şöyle bir şey var ki Anıl ters ters bakıp sanki sen ciddi misin ahbap der gibiydi fazla uzatmadan - tamam tamam sadece bir düşünceydi dedim.

Karşıya sağ salim geçmiştik geçtiğimde ki mutluluğun tarifi yoktu. Orada durup dans etme isteğini geri tepip koşmaya başladık.
İleriye doğru giderken gidip gelen lambaların olduğu bir koridor vardı en güzel orada saklanabiliriz diye düşündük. Ve hızlı adımlarla ilerledik bu sırada nefes nefeseydik olduğum yere oturup beklemeye başlamıştık.

Yaklaşık 20 dakika beklemiş olacaktık ki adamlar göründü yanlarında Gizem vardı ittirerek sürüklüyorlardı. Kız yalvarıyor ağlıyor ama nafile. O anda içim acıdı o kadar kötü görünüyordu ki tam üzerlerine atlayacakken Anıl kolumdan tuttu sıkıcana Anıl'a içimden söverken suratına baktım.

-Lan olum nabıyon sen bir dur ya, ele vereceksin bizi daha değil sakin ol dedi. Haklıydı aslında duygularıma yenik düşmüştüm ağlayan birine hiç bir zaman karşı koyamıyordum Anıl'a döndüm ve hadi ser gibi el hareketi yaptı bana,

-Şimdiii!! Dedi

Anında adamların üstüne atladım zaten iki kişilerdi birini ben birini de Anıl almıştı. O anda gözüm Gizeme takıldı yerde yatıyordu telaşlanmıştım tam o sırada adam dikkat dağınıklığımdan faydalanarak sağlam bir yumruk indirmişti yere yığılıp kaldım ama tekrar toparlanıp çok geçmeden adamın da icabına bakmıştım Anıl yanıma geldiğinde .

-Hadi oyalanma da hemen kartları al da diğerlerini de kurtaralım şimdi fark edip sürü gibi gelirler, dedi nefes nefese konuşup.

-Ama Gizem bayıldı sanırım nasıl bırakacağız onu burada dedim ben de.
Anıl biraz düşündükten sonra

-Tamam o halde sen onu al ve sakladığımız yerde durun ben halletmeye çalışacağım dedi.
Tam itiraz etmeye hazırladığım sırada Gizem gözlerini araladı zar zor kekeleye kekeleye konuşmaya başladı.

-Siz be-beni kurtardınız teşekkür ederim ama nasıl çıktınız ? Dedi .

Hem zar zor konuşuyor hemde bir kadın olarak haliyle sorularının ardı arkası kesilmiyordu. Ya arkadaş üzümünü ye bağını sorma dedim içimden sitem ederek ama belli ki hem korkmuş hemde çok yorgun görünüyordu. Usulca yanına eğilip;

-Sakin ol ! Ben burdayım sana bir şey olmayacak.....

Evettt arkadaşlar bölüm sonu umarım beklediğimize değmiştir bence güzel bir bölüm oldu .Bende yazarken çok eğlendim Oğuz ve Anıl hakkında düşündüklerinizi merak ediyorum açıkcası yorum kısmında belirtin lütfen
Vote yapmayı unutmayın sizleri seviyorum kendinize iyi bakın görüşmek üzere ☺💞💞

KAÇIŞ ( MUTASYON ) #WATTYS2020Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin