Siren sesleri etrafı sarmıştı fazla bir vaktimiz yoktu artık. Yolun sonu muydu? Daha başlamadan biten bir kaçış planı yapmıştık ama elimizde patladı lanet olsun. Burada daha hiç bir yeri bilmiyorduk tek bildiğimiz yer geçen seferki toplandığımız salondu. Oraya doğru koşuyorduk ne yürümeye takatimiz vardı ne de koşmaya.Korunaklı bir binadan nasıl çıkabilirdik ki burada saklana bileceğimiz bir yer bile yoktu salona nefes nefese girince demir kapılar etrafımızı kapattı odaya kısıldık. Herkes korkuyla kapıları açmaya çalışıyor, pencerelere tekme atıyorlardı herkez kaçmanın yolunu bulmaya çalışıyordu bense olayları hazmedemiyordum olduğum yerde Hareketsizce bekliyordum. Baran'ın sinirle yanıma gelip siren sesleri arasında kükreyişini dinliyordum hatta dinliyor gibi yapıyordum hatta barandan başka bütün sesleri duymamazlıktan geliyordum kendi içimde yolun sonuna geldin Irmak her şey bitti diye düşünürken baranın sesi iyice yükselmişti dayanamayıp karşılık vermiştim.
-Nereden kaçtığımızın farkında mısınız siz ?Bizim kaçtığımızı fark ettiler. Kapılar kapandı artık. Nereye kaçtığımızı sanıyorsunuz? Kapana kısıldık, bitti kabullenin bunu , dedim. ağlamaklı olan sesimle. İlk başta çok kararlıydık hepimiz yani en azından ben kararlıydım ama şimdi eser bile kalmamıştı buradan kurtulabileceğimizi , tekrar ailemize kavuşacağımızı düşünmüştüm bir anlık ta olsa. Bendeki hayal kırıklığından herkesin yüzünde vardı. Baranın suratına baktığımda artık onda da o kararlılıktan eser yoktu Oğuza baktım yere yavaşça çöküp sırtını duvara yasladı. Kızlar da oldukları yere oturdular Baran ile Anıl'da ayakta duruyordu şimdi durup bize ne olacağını bekliyorduk.
Bekliyorduk ne olacağını bilmeden biz kaçmayı göze almıştık ama onlar bizi bırakmaya niyeti yoktu belli ki çaresizce yere çoktüm düşünmemiz gerekiyordu elimiz kolumuz bağlanmıştı evet ama bu kadar kolay olmamalıydı bizi buraya getiren kimse farklı bir amacı vardır diye düşünüyorum.
Kapılardan biri açılmıştı içeriye gelen askerlerlerin Arasında İlhan Abi de vardı artık kimseye güvenmiyordum bizi sürekli kandırıyorlardı bizde salak gibi inanıyorduk hepimiz ayaklanmıştık gizem onu almaya geldiğini sanacak ki korkudan titreyen elleri ve kas katı kesilmiş donup kalmıştı onun halini görünce bir hamle yapıp Gizemi arkama almıştım benimle birlikte Anıl, Oğuz, Baran ve idil de yanıma gelmişti bu sefer o kızı alıp götürmelerine izin vermeyecektik. İlhan abi durup önümüzde bekledi bir süre ne diyeceğini merakla bekliyordum.-Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz ? Her şeye burnunuzu sokmayın ve işlerimize karışmayın. Bir şey bildiğiniz yok kaçmaya çalışıyorsunuz. Gerçekten buradan kaçabileceğinizi mi düşündünüz ? Güldürdünüz beni. Size buraya özel bir nedenden ötürü geldiğinizi söyledik ama bizi dinlemeyip işlerimize burnunuzu soktunuz. Bunun sonuçlarına katlanacaksınız.İyi niyetimizi suistimal ettiniz.Bundan sonra size iyi niyetli davranılmayacak götürün bunları hücreye , dedi kızgın bir şekilde. Onun sinirlendiği kadar bende sinirlenmiştim hatta bir tek ben değil herkes sinirliydi. Odada sinirlerimiz iyice gerilmişti kendimi daha fazla tutamıyordum. İlhan Abi kapıdan çıkarken arkasından seslendim. Sesim boş olan salonda yankılanıyordu. Şaşkınlık içindeydi, belliydi suratından. Askerler iki kolumdan tutmuştu bense ellerinden kurtulmaya çalışıyordum. İlhan abi bırakın diye işaret etti. Bıraktıklarında kolumu sıkmış olacaklar ki tuttukları yer açıyordu hatta morarmış bile olabilirdi daha fazla oyalanmadan konuşmaya başlamıştım adeta taramalı tüfek misali.
-Neden o görev dediğiniz şeyden bizim haberimiz yok acaba. Anlam veremediğimiz şey size inanıyorduk ve siz bizi hücrelere kapattınız bize bir açıklama yapmadınız oda yetmezmiş gibi Gizem'i zor kullanarak götürmeye kalktınız. İlhan Abi sence sen bunlar olurken bizim uslu uslu oturmamızı mı bekledin??! Dedim yüksek ses tonuyla haklı olduğumu biliyordum haklı olmasam bile düşüncelerimi bilmelilerdi. Buraya gelirken neler yaşadığımız konusunda kimsenin bir fikri yoktu bu da beni daha çok sinir ediyordu. Hızımı alamayıp tekrar konuşmaya devam ettim
- Bakın bizim yaşadıklarımız kolay değil belki sizinde olmaya bilir ama bize buraya gerçekten gelme amacımızı söylemeniz gerek görev tamam ama bu görevde oturup hücrelerde beklemeyeceğiz değil mi.
İlhan Abi elini ensesine götürüp düşündü derin bir iç çekerek konuştu.
-Bakın biraz sabretseydiniz zaten sizi odalarınıza götürecektik ve size önce de demiştim bir eğitim süreci olacak ve ondan sonra hazır olduğunuzu anladığım da size buraya geliş amacınızı anlatacağım ama sizin kaçmak yerine güvenmenizi istiyorum anlatabildim mi.Ne? Nasıl güvenebiliriz ki aklımda sadece bir soru vardı hadi onları geçmiştim Gizemi kaçırma amaçlarını bilmemiz gerekti soruyu soracaktım ki söze Oğuz girdi aklımdaki sorunun aynısını o sormuştu İlhan Abi'ye
-Abi onu bunu geç biz burada gene dururuz eyvallah ta sizin Gizemi kaçırma amacınız neydi? teker teker götürecek miydiniz?? Dedi hepimiz İlhan Abi'ye bakmış merakla cevabını bekliyorduk. Duraksamıştı, suratı asılmıştı ama kararlılıkla konuşmaya başladı.
- Bu sorunuza şöyle söyleyeyim derken arkadan gelen sesle arkamıza dönmüştük ki gördüğüm şeyle çığlık atmıştım Gizem yerde yatıyor ve titriyordu ilhan abi yanına koşup boynuna baktı kafasını kaldırıp
-İşte onu götürme nedenimiz buydu. Dedi......Evet arkadaşlar bölüm sonu vote ve yorum bırakın lütfen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇIŞ ( MUTASYON ) #WATTYS2020
FantasyHerşey bir akşam askerlerin gelmesi ve bir Grup seçilmiş kişileri zorla götürmek istemeleriyle olaylar başladı. Bilim adamları ve doktoraların anlamadığı bir şekilde ters giden ve henüz çaresini bilmedikleri bir virüsle karşı karşıya gelmişler...