Not ; Fluff Fluff Fluff *-*
Jungkook'un Bakış Açısından
Yumuşak horlama sesiyle uyandım. Bu soğuk sabahta, gerçekten sıcak hissediyordum. Birisi bana sıkıca sarılıyordu ve o birisinin kafasını omuzuma yasladığını hissedebiliyordum. Eğer biraz hareket edersem, kendimi kötü hissederdim. Bunun bitmesini istemiyordum.
Yavaşça kafamı çevirdim ve kurtarıcı çocukla karşı karşıya geldim. Çok yorgun görünüyordu ve şu an huzurlu bir şekilde uyuyordu. Yumuşak nefesinin bana vurmasını hissedebiliyordum. Yumuşak horlamaları sessizliği dolduruyordu.
Taehyung...
Hayatıma girdi... Tanrı, Seokjin hyung beni bıraktıktan sonra tam 1 yıl olmuşken beni bu çocukla bir araya getirmişti. Tüm bunların arkasında bir şey olmalıydı, ama bu tesadüf hakkında düşünüp durmaktansa günümün tadını çıkarmak ve eğlenmek istiyordum. Taehyung beni daha önce hiç olmadığım kadar mutlu ediyordu. Bu Seokjin hyungun beni hiç mutlu etmediği anlamına gelmiyordu, ama... Ciddi bir ağrıdan sonra, birisinin onu iyileştirmesinin nasıl hissettirdiğini biliyorsunuzdur... 'Yeni bir hayata başlama' ve 'devam etme' hissini.
Taehyung'un gözleri yavaşça açıldı. Tüm bu zaman boyunca kendimi onun güzel yüzüne bakarken bulmuştum. Gözleri derin bir şekilde bana bakıyordu.
"Günaydın..." diye fısıldadı. Bana bir sabah öpücüğü vermişti. Her sabah derin uykumdan uyandıktan sonra bunu aldığım için gerçekten mutluydum ve sonra birinin sizi selamlayıp, öpücük vermesi gerçekten güzeldi. Özellikle de bu en çok sevdiğiniz kişi ise. Harika hissettiriyordu, değil mi ?
Yumuşak kahverengi saçlarını karıştırdım ve onları daha çok dağıttım. O sadece sessizce yerinde kalmaya devam etmiş, çocuksu hareketimi görünce gülmüştü. Her sabah bunu yapmama izin veriyordu. İntikamını beni yatağa iterek ve benimle sarılarak alıyordu.
Bu anın ne kadar süreceğini merak ediyordum. Taehyung'la birlikte olduğum sürece, ona her geçen gün biraz daha aşık olmaya çalışacaktım. Sonunda pişman olmak istemiyordum.
Üzerime uzandı ve beni gıdıkladı. Gerçekten çok gıdıklanan birisiydim ve onu durdurmayı denesem de başaramamıştım. Sadece güldüm. Onun derin sesiyle kıkırdamasını duymayı, gerçekten çok seviyordum.
İkimizde yorgun hissediyorduk ve o hızlıca kalkmıştı. "Uyan küçük çocuk, yoksa seni gelin tarzında taşırım"
Uyuyakalmış gibi davranıyor ve yastığıma sarılıyordum. "Aahh... Bu yastığı seviyorum..." dedim şakayla. "Heyy beni aldatıyor musun ???" Beni gelin tarzında kucağına aldı ve odamdan dışarıya yürüdü. Yani... Bizim yatak odamızdan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stay With Me | TaeKook [Çeviri]
FanfictionObsession adlı fanfiction'ın 2. kitabıdır. Onu okumadan buna başlamayın... "Sende mi beni bırakacaksın... ?" Bunun ikinci kez olmasını istemiyorum... Lütfen, benimle kal... Thank you for permission @-vvtaekook