Eleven

392 31 20
                                    

Jungkook'un Bakış Açısından

Gerçekten Taehyung'a sıkıca sarılmak ve gitmesine asla izin vermemek istiyordum. Çok muhtaçtım... Çocuksuydum...

Geçen geceden önce, son birkaç haftadır zar zor konuşuyorduk. Konuşsak bile, çok kısa bir süre içinde oluyordu. 1 dakikadan bile daha az olabilirdi. Onu ne kadar özlediğimi biliyor muydu ? Nasıl hissettiğimi biliyor muydu ? Dün gece, ne yaptığını fark ettiğinde sonunda beni öpmüş ve bana sarılmıştı... Eğer böyle davranmasaydım, bu şeyleri tekrar asla alamayacaktım. Sabah, gitmeme izin vermemiş ve sonra bana sabah öpücüğü vermişti... Onu affetmem için yaptığını biliyordum. Aptal olduğumu düşünüyordu.

"Kookie, biraz geç evde olacağım ama söz veriyorum, bugün son gün" Gitmeden önce söyledi. Çalışmaları sırasında bir şey yiyip yemediğini merak ediyordum bu yüzden ona bir şeyler yapmaya karar vermiştim... Bu onu tamamen affettiğim anlamına gelmiyordu, sadece ona değer veriyor ve hasta olmasını istemiyordum. Yemeği ona akşam vermeyi planladım böylece bittikten hemen sonra onu eve getirebilirdim.

-

Saat 8 olmuştu. Şimdi gitmek zorundaydım... Ama... Bir şeyler doğru değildi. Zorlukla yürüyordum... Yaralandığımdan falan değildi... Sadece oraya gitmekle ilgili içimde kötü bir his vardı. "Hayır... Jungkook. Çok hassassın, gitmelisin." dedim kendi kendime.

Bu akşamki son otobüse bindim, yani bu eve yürüyerek dönmem gerektiği anlamına geliyordu. Aslında fazla uzak bir yer değildi ama ben yürümek için fazla tembeldim. Otobüste, pencereden dışarı bakıyordum. Uyuyordum... Birisi omuzuma dokunup, beni uyandırana kadar vardığımızı bilmiyordum. "Efendim, geldik." Pekala buradaydım, Taehyung'un üniversitesinin kütüphane kapısı önünde. Önce etrafıma bakmıştım, hala burada toplanan birkaç kişi vardı ve bazıları ödev ya da projeler yapıyorlardı. Bazıları da eşyalarını topluyor ve gidiyorlardı.

Kütüphaneye girmek üzereydim ama... Aniden cesaretim yok olmuş gibi hissetmiştim. "Hayır, iyi olacak." Kendime hatırlattım ve yavaşça kapıyı açtım. Kütüphane boş gibi görünüyordu. Olumsuz düşünmemeye çalıştım. Taehyung'u arayarak etrafa bakıyordum... Ama adımlarımı durdurmuştum.

Elimde taşıdığım yemeği düşürmüştüm. İnanamıyormuşcasına gördüğüm manzaraya baktım. Yaşların gözlerime battığını hissedebiliyordum, arkama dönerken... Kesinlikle ağlamak istemiştim... "Bunu bana nasıl yapabilir... ?"

Kaçmaya çalıştım ama başaramamıştım. Bu Taehyung'tan başkası değildi. Ellerimi çekerek, ona bakmam için uğraşıyordu. "Jungkook, lütfen... Gördüğün gibi değil... Ben-..." "Bırak beni ! Daha fazla açıklamaya ihtiyacım yok ! Bu çok belli ve sonunda neden beni her zaman yalnız bıraktığını anladım" Uzaklaştım ve nefesimi tutmaya çalıştım. Yüzümü saklamayı ve gözyaşlarımı durdurmayı denemiştim, ama ne kadar denersem o kadar hızlı akmaya başlamışlardı. Hızla yürüdüm ve takip ediliyor gibi hissediyordum. Arkama bakmadan yürümeye devam ettim. Bu kadar yeterliydi...

Taehyung'un Bakış Açısından

Çoktan saat 8'e geliyordu ve neredeyse bitirdiğimiz için memnundum. Jimin'in neredeyse son kısmı yazmayı tamamladığını görmüştüm. "Jimin, sen gerçekten çalışkan birisin huh ?" Şakayla karışık onunla alay ettim. "Haha pek sayılmaz" Kıkırdadı. "Oh Jimin ? Bu kitapları geri koymama yardım edebilir misin ? Bu çok fazla, yazının geri kalanında sana yardım edeceğim" diye sordum. "Uhm tabi, bana kitabı ver."

İkimizde kitapları raflara geri koymakla fazlasıyla meşguldük. Ödünç almak istediğim bir kitap vardı ama Jimin'in elindeydi bu yüzden ona yaklaştım. Ama aniden yerdeki kitabı görmediğimden kaymıştım ve Jimin yukarıdan bana bakıyordu... Yanlışlıkla öpüşmemizi sonlandırdım. Hızla geri çekildim ve bir şeyin düşme sesini duydum. Kim olduğunu görmek için arkama döndüm...

"Jungkook... ?"

Gözyaşlarının yere düştüğünü görebiliyordum ve gözleri doğrudan benim gözlerime bakıyordu. Sadece orada duruyordu ve uzaklaşmak üzereydi. Ona yaklaştım ve ellerini kavradım. "Hayır, Jungkook... Gördüğün gibi değil... Ben-..." "Bırak beni ! "Bırak beni ! Daha fazla açıklamaya ihtiyacım yok ! Bu çok belli ve sonunda neden beni her zaman yalnız bıraktığını anladım" Ellerimi uzaklaştırdı ve hızla yürümeye başladı. Çok hızlıydı. Jimin yerinde hiçbir şey söylemeden duruyordu ve iki eliyle ağzını kapatmıştı. Jimin'in gözleri yaşlanmış ve yüzü kıpkırmızı olmuştu. Uzaklaştı, bilgisayarını da aldı ve ayrıldı.

Çantamı aldım ve eve koştum.

Jungkook bunu yanlış anlamış olmalıydı... Bu bir kazaydı, ben çok dikkatsizdim... Jungkook bunun için gerçekten benden nefret ediyor olmalıydı...

-

Çantamı yere bıraktım ve yatak odasına doğru koştum. Jungkook'un hıçkırıklarını duyuyordum, bu beni acıtmıştı... Kapıyı açtığımda, orada... Jungkook yerde oturup dizlerine sarılmış, duvara yaslanıyordu.

Jungkook'un Bakış Açısından

Kapı açılmıştı ve adımların yaklaştığını duyuyordum. Koşmak istiyordum... Ama hiç gücüm kalmamıştı. "Kookie... Bak... Özür dilerim..." Baş parmağıyla göz yaşlarımı silerken, özür diledi. Uzaklaştım. "Bana dokunma" dedim sert bir şekilde. Yakına gelip kollarını etrafıma sarmış ve başımı göğsüne yaslamıştı. Bırakmaya çalıştım ama o benden daha güçlüydü. "Kookie... Özür dilerim..." Parmakları saç tutamlarımda gezinirken, fısıldadı. Kalbi kulağımın karşısında atıyor, gözyaşlarım onun tişörtünü ıslatıyordu... Ama daha fazla bu şekilde kalmak istemiyordum bu yüzden onu ittim. "Özür dilerim mi dedin ? Tamamen yalnız olmanın nasıl hissettirdiğini biliyor musun ? Yani tüm bu zaman boyunca beni aldatıyordun... Bunu yaptığına inanamıyorum, Taehyung..." Sesim titriyordu. "Jungkook... Açıklayabilirim !" Ağlamaya başlarken söyledi. "Daha fazla açıklama istemiyorum dedim. Bugün projenin son günü olduğunu söyledin... Bunu duyduğuma gerçekten mutlu oldum... Ama hep içimde kötü bir his vardı... Ve bu oldu, bu bizim son günümüz."

Taehyung'un Bakış Açısından

"Bu bizim son günümüz... Şimdi beni yalnız bırak ! Git..."

.

.

Nereye gideceğimi bilmiyordum... Ama yaptığım şeyden sonra, bunu hak ettiğimi biliyordum. Jungkook'un incindiğini biliyordum ve bu benim yüzümdendi... Bunu nasıl fark edememiştim ? Aptalsın, Taehyung... Aptalsın. Yanlışlıkla onu görmezden geldiğim için çok pişmandım çünkü kendime çok odaklanmıştım.

Jungkook'u hala seviyorum... Onun erkek arkadaşı olarak elimden geleni yapmıyorum. Bunu onu inciterek sonlandırdım.

Aptalım...

Stay With Me | TaeKook [Çeviri]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin