Keşif

100 8 19
                                    

Öncelikle merhaba:) bu bölüm diğerlerinden farklı. Ben yine özet şeklinde kısa bir bölüm yayınladım. Konusu diğerlerinden sanki biraz daha farklı. Bir değişiklik olsun istedim. Büyük ihtimalle bir daha bu şekilde bölüm yayınlamam. Çünkü tereddütteyim. Bu biraz basit gibi oldu. Ama olsun. Siz yine de okuyun. İyi okumalar dilerim... 💖

Aylin, Sedef ve Beyza üç iyi arkadaştır. Üniversite dersleri ağır gelmiştir ve dinlenmek için tekne  gezisine katılırlar. Tekne bir adada durur. Ada bölümlere ayrılmış ve her bölümde çadırlar vardır. Bu çadırlarda da yerli halk bulunmaktadır. Tekne gezisinde gidilecek bir otel veya kalacak bir yer bulunmadığı için yolcuları bölümlerdeki çadırlara yerleştirirler. Bölgeyi keşfe çıkan bu üçlü de akşama kadar gezer. Karanlık çökünce çadır alanını bulamazlar. Ormandan zorla çıkarlar ve aniden önlerine çıkan adam ile konuşurlar. Adam bu saatte dışarı çıkmalarının tehlikeli olduğunun, bir efsaneye göre ormanın sonunda geceleri ortaya çıkan ama ne olduğu veya neye benzediği bilinmeyen bir varlığın olduğunu, gece ormana gidenlerin bir daha geri dönmediğini, bu yüzden yerli halkın yıllardır geceleri dışarı çıkamadığını anlatır. Tabii bunları söylerken bir yandan da kızları çadır bölgesine götürür. Burada bir hafta kalacaklardır. Kızlar çadırda bir karar alırlar. Bu gizemi çözecek ve yerlileri bu durumdan kurtaracaklardır. Ertesi sabah ormana keşfe giderler. Burası uzun ağaçlarla çevrilidir. Yollarını kaybetmemek için de yürürken belli bir iz bırakmaktadırlar. Üç gün boyunca bu ormana gelip giderler. Ertesi gün karşılarına bir mağara çıkar. Mağaradan sesler gelmektedir. Kızlar başta korkarlar çünkü içeride gördükleri hayvan ve insan karışımı    bir yaratıktır. Ama sonra bu yaratık  başındaki maskeyi çıkartır ve içinden bir adam çıkar. Kızlar şaşırır. Mağarada sessizce ilerledikçe bir kadın ve dört tane de çocuk görürler. İlk başta yanlarına  gitmek istemezler ama sonra dayanamayıp ilerlerler. Adam kızları görünce ilk başta şaşırır ve onları korkutmaya çalışır ama fayda etmez. Kızlar sadece konuşmak istediklerini, kendilerine bir şans vermelerini isterler. Adam kabul eder ve kızlara başından geçenlerin anlatır. Yıllar yıllar önce dedesinin dedesinin dedesi ve daha devam eden dede sülalesi zamanında o dede halk arasındaki bir yarışmayı kaybetmiştir. Bu da o kabilenin onurunu zedelemiş böyle olunca da o dedeye demediklerini bırakamamışlar. Ailesinden zorla ayırarak dedeyi o bölgeden kovmuşlar. Dede de ormana sığınmış. Bunun intikamını alacağına yemin etmiş ve kendini bu kılığa sokmuş. Sevdiği bir kadını kendi yanında hapsetmiş ve neslinin devamını sağlayan bütün erkek çocuklarına bunu devam ettirmelerini söylemiş. Nesillerdir devam eden bu işi şu anda  da bu mağaradaki adam üstlenmiş. Kendisi de o soydan gelmeymiş. Kızlar bunu duyunca çadır alanına geri dönmüş ve kaybolduklarında kendilerine yardım eden adamı bulup olanları anlatmışlar. Adam o kabilenin başkanıyla konuşacağını ve bu durumu çözeceğini söylemiş. Aynı zamanda kızlara yaptıkları için teşekkür niyetine o bölgeye ait bir hediye vermiş. Adam kabile reisi ile konuşmuş ve reisi mağaraya götürmüş. Reis mağaradaki adamı ve ailesini kabul etmeyeceğini ama bu işe son verirse onlara yakınlarda ihtiyaçlarını karşılayacak bir çadır açmasına izin vereceğine söz vermiş. Adam bu teklifi kabul etmeme taraftarıymış ama karısı çok zorlatmış. Çünkü mağara köşesine sığınmaktan bıktığını, artık rahat etmek istediğini söylemiş. Kocası mecbur kabul etmiş ve çadıra yerleştirilmişler. Kızlar bunu duyunca çok sevinmişler. Bir gizemi çözmenin verdiği gururla tatillerini mutlu bir şekilde geçirmişlerdir.

Etrafını sen nasıl görmek istersen öyle görürsün. Önemli olan hangi açıdan baktığındır. Hiçbir şey göründüğü gibi olmayabilir. Karar vermeden önce iyi düşünmeli, doğruyu bulmak için çaba sarf etmeliyiz.

Hikayemi sonuna kadar okuyan, oy veren ve yorum yapan herkese teşekkür ediyorum.  Beğenmeniz dileğiyle. Mutlu kalın, hoşçakalın💖

KISA HİKAYELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin