Salona girdiğim de Burak ve yanında 4 kişi vardı. Koşuyorlardı. Görünmeden en arkada köşede bekledim. Kocaman bi salondu. Insanlar yavas yavas içeri dolusmaya başlamıştı.
Sahaya Aden ve takımı çıktı. Sanki kavgaya gelir gibiydi tavırları. Aldırış etmedim. Buraya geliş amacım sadece Burağın kafami karistirmasiydi. Ust sınıflardan birini bulup hakem yapmışlar. Sanirim kendisi hala basketbol oynuyor pek bi formda görünüyordu. Aden ve takımı da isinmaya başladılar. Düdük çaldı ve macın baslamasi için hakem iki tarafın kaptanini çağırdı. Kendi aralarında konuşuyorlardı. Butun tribun neredeyse tikabasa doluydu. Bende artik farkindalik yaratmadan oturabilecegimi hissedince ortalar dogru ilerledim.
Tam oturacaktım ki biranda Adenle göz göze geldik. Bana öyle değişik bakiyordu ki anlamlandiramadim. Aden bakislarini uzerimden cekince bana bakan baska bir cift mavi göz gördüm. Aden icin benimle konusmaya gelen sarışın. Tam karsimdaki tribunde oturuyordu. Gözlerini benden cekene kadar ona bakmaya devam ettim.
Aramizdaki bu guzel bağı (!) bozan hakemin ikinci düdüğü oldu.Takimlar el sıkıştı ve hakem top atisini yapti. Topu kapan Buraktı. Butun tribun alkışlamaya başladı. Bense hic bi tepki vermiyordum.
Basketbolu seviyordum kısa bir süre bende oynamıştım ancak bu maçı izleyesim yoktu.
Maç skoru hızlıca artıyordu. Burak önde, Aden yetişebilmek için pespese 3'lük atması gerekiyordu. Ilk sette Aden Burağa yetismeye çalışıyordu. Hakem duduguyle ilk setin bittigini ogrendim ve ufak bi mola verildi sadece sporcular su içtiler ve konustular.
Hakem ikinci düdüğü çaldı ve maç devam etti.
Burak yine topu aldı ve potaya doğru ilerlerken Aden bilerek faul yaptı. Çift atıs hakkı verildi ve Burak ikisinide kendi hanesine yazdı. Aden'nin morali iyice bozulmaya başlamıştı. Ve artik basketbol oynamıyor Burağın sakatlanması için tehlikeli hareketler yapıyordu.
Top yine Buraktaydı ve Aden'nin yaptığı hareketler dikkatini çekmişti ve attık pota altina girmeyip 3'lük atmaya başladı. Burak 3 denemesinde kaçırırken Aden Burağa yetişiyordu. Skor birden 56 - 57 oldu. Aden basket atarsa öne geçecekti. Burak buna izin vermeyip blokladı ve Aden yere düştü. O sırada sarışınla göz göze geldik ve Aden'nin yerde kıvrandigini gordum. Sakatlanmıs olmasından endişelenmistim.
Basina toplanan arkadaslarinin bagirismalarindan durumunun iyi oldugunu anladim ve sonunda Aden ayağa kalktı. Mac devam ediyordu. Burak çok hirslanmisti ve asla durmayacaktı. Maçı 3 set oynanacaktı ve 2 set Adenin yere düşmesiyle bitti.
Spocular yine su icmeye ve konuşmaya cekildiler. Molaları 2 dk sürüyordu.
Hakemin düdüğü çaldı ve maç yine Burağın takımı tarafından alınan top ile başladı. Aden ve arkadaşları sinirlenmeye basladılar.
Burak yine 3'lük lerine ara vermiyor ve kazanmaya devam ediyordu. Maçı Burağın kazanacağı belli oluyordu yavaş yavaş neredeyse son dakikalardaydık ve bir anda ışıklar kapandı herkes telefon ışığını açtı ve aniden yangın alarmı çalmaya başladı. Butun tribün hizlica dışarı cikmaya çalışıyordu.
Saha ya bi kac koltuk uzakliktaydim ve sahaya dogru ilerledim merdivenden atladım. Ve o esnada biri beni kolumdan cekti ve dışarıya doğru kosmaya başladı. Kendince beni kurtariyordu ama bu yaptığı beni cekistirmekten baska bisey değildi. Kim oldugunu bilmiyordum bile tanımadığım bi el di ve heryer karanlikti telefon isiklari sadece kisinin kendi onunu gormesine yetiyordu o kalabalikta telefon cikartmak imkansiz gibi biseydi zaten.
Beni cekistirenin elinden kurtuldum ve kosarak arabamin yanina gittim. Arabaya bindigim gibi calistirdim ve park ettigim yerden hizlica ciktim. Ama kafamda birsuru sey dönüyordu.
Yangin alarmı çaldı ama etrafta alev yoktu ve hic bi yanık kokusuda yoktu. Daha fazla garip bi hal almadan spir salonunun önünden gecerken gözüme yine sarışın takıldı Adeni sakinlestirmeye çalışıyor , Burak yanındaki kiz ile konusuyor hatta ona sarılıyordu.
Aniden fren yaptım. Önüme bi kız atladı. Ve camı açmamı istedi.
"Aynı yerde kalıyoruz. Ve benim ilaçlarımı icmem lazım bir sonra ki otobüs 20 dk sonra gelecek ve ben burda kalmak istemiyorum bende gelebilir miyim ?" Dedi korkmus bi ses tonuyla.
Kapının kilidini açtım ve iceri gelmesini isaret ettim.
" Teşekkür ederim. Ben Arya. Sen ? "
Bakışlarımı hala Aden ve Burak'tan alamıyordum. Bunu fark etmiş olacak ki daha sorusuna cevap vermeden " o iki aptaldan birine bile yaklaşmayı aklından geçirme onlar iyi degiller bugun burdaki maçın sebebi Smyrna adında 1. Sınıf a yeni gelen bi kızmış herkes adını biliyor ama kim oldugunu bilmiyor " dedi.
Söylediklerini duydum ama onlar hakkında soylediklerini umursamadim çünkü malesef o iki aptal bana bulasmayı başarmıştı. Bakışlarımı Aden ve Burak'tan ayırıp Arya'ya çevirdim.
"Ben Smyrna "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SMYRNA
RomanceBir insan kaç kere vurulabilirdi ? Kaç kere kaybedebilirdi ? Smyrna 18 yaşında güzel ve alımlı genç bir kız. Üniversite sınavına hazırlanırken annesini kaybeder. Babası başka kadınla evlenir. Ve herşey şimdi başlıyor. Üniversite, yeni insanlar , ye...