8. BÖLÜM - OKUL ÇIKIŞI

237 12 2
                                    

Selam arkadaşlar ben geldim :)) Elimden geldiğince uzun bir bölüm yazdım. Bölümler geç geliyor çünkü vote ve yorum sayıları çok az siz arttırdıkça bölüm daha sık gelmeye başlayacak . Sizi seviyorumm :)))

Anahtarla kapıyı açarak eve girebildim düşüncelerimin yoğunluğu karşısında şükür ki bunu başarabilmiştim bari.

 Tüm bitmişliğimle eve giriyordum yan taraftaki anahtarlığa anahtarımı atarken lanet olsun ki gözüm yine takılı kalmıştı boy aynasında.

Ben partiden çıktığımdan bu yana bu kılıkta mıydım tanrım !?

Kızarmış burnum, şişmiş gözlerim –akan makyajımı hiç saymıyorum- ,iyice dağılan topuzumla mükkeliyetime (!) bir kez daha şahit oluyordum .

 Ne kadar süre aynayla bakıştım bilmiyorum ama Oya Hanım’ın bağırmasıyla kendime geldim . Ne olmuştu bu kadına ?

Bu aralar fazla gergindi önce eşiyle tartışmalar, şimdi de bu telefon görüşmesi sandığım – çünkü evde bu gece Ahmet Bey olmayacaktı – bağrışları. Kapının kenarına geçerek kulak kabarttım  .

“ Bak bu zamana kadar benim yanımdaydı anlıyor musun bundan sonra asla hayatımıza girmene müsaade etmeyeceğim, sakın buna yeltenmeye dahi kalkışma artık çok geç kurulu bir düzenimiz var ve bir daha bizi sakın arama ! “ 

Bunların hepsini karşısındakine söz hakkı tanımadan tek nefeste söyleyivermişti. Sonra da hiç beklemeden telefonu kapattı.

O hışımla arkasını döndüğünde beni gördü.  Hem bu haldeydim hem de fazlasıyla afallamış göründüğümü biliyordum .

“Rüya ! Kızım ne bu hal ? “ dedi telaşla yanıma hızla gelerek. “ Y-yok bişey o k-kimdi “ dedim.

 Konuşamıyordum bile Oya Hanım şu hayatta en anlayışlı bana davranıyordu bunu fark ettim . Ama fazlasıyla şaşırdım bu melek gibi kadını hangi insan bu hale getirmişti ?

 “ Eski bi mesele kızım çok eski bir arkadaş aynı zamanda “ diye geçiştirdi hemen .

Sonra bana sarılarak “ Sen benim kızımsın değil mi Rüya’m seni ben hakediyorum “ dedi .

 Ne olmuştu birden bire anlamadım ama şu an diyebileceğim tek kelimeyi dedim dokunsam ağlayacak gibi olan kadına

“ Evet “

Sonra iyi geceler diyerek iyi hissettireceğini umduğum bir öpücük kondurdum ve seri adımlarla odama geçtim.

Odama geldiğimde deri ceketin hala üzerimde olduğunu fark ettim.

Cekete bakarken düşünüyordum : Ne olmuştu bu çocuğa ? Kafasına taş mı düşmüştü? Gözyaşlarımı silmeler, ceketini vermeler falan . Çok şaşırtmıştı bu koca ayının böyle davranması .

 “Ne güzel işte daha ne istiyorsun romantikleşmeye de başladı “  hayret nerde kaldın ki sen gece boyu iç ses teyze ?

  "Of saçmalama romantikleşse ne yazar artık hayatımdaki aşk sayfası Mert ‘ le birlikte kapandı.

 Bilmiyormuş gibi abuk sabuk konuşma . Hem her iddiasına varım ki yarın eski haline dönecek . Çünkü ruhu ayı be onun.”

“Ay yeter yatıyorum ben didişemem gece gece seninle “ diye laf yetiştirmeyi de ihmal etmedim iç ses teyze’ ye.

 Ceketi çıkardım tam bir kenara fırlatacakken kokusu durdurdu beni.

 Kendime yenik düşerek koklamaya başladım. Ne yapıyorum ya sıradan bir parfüm kokusu işte güzel –mükemmel- kokması normaldi yani.

İyiki Varsın AyıcıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin