2.BÖLÜM - DENİZ MAVİ GÖZLER

279 12 3
                                    

        2.BÖLÜM     -      DENİZ MAVİ GÖZLER

"İşte geldik" Gerçekten de çok güzeldi burası. Az ilerde ormana giren bir yol vardı. Her taraf yemeyşildi. Yan taraftaki çay bahçesinden iki tane bisiklet kiralayıp geldi. Bindik bisikletlere ve yüklendik pedallara. Ağaçların arasından geçerken Mert'ten başka bir şey göremiyordum. Onun yanında o kadar mutlu hissediyordum ki kendimi... Seviyorum ben bu çocuğu ya. Çok masum bakıyor bana. Alamıyorum kendimi o deniz mavi gözlerden.

Yorulmuştuk ve bir açıklığa gelince indik bisikletlerden. Manzaraya karşı oturduk ve başımı omzuna koydum. Çok rahattım. Sessizliği bozan o oldu.

"Rüya sana bir şey söylemem lazım."

Yüzünde, sanki şu anki rahatlığımı bozacak bir ifade vardı. İşaret parmağımı dudaklarına götürerek konuşturmadım Mert'i. Mutsuz bir haber varsa duymak istemiyordum gerçekten. Biraz daha oturduktan sonra beni eve bıraktı.

Eve geldim, Efe oyun istiyordu. Ona yorgun olduğumu söyleyrek odama çıktım. Bu arada Efe, Oya hanımın şirin mi şirin bir torunu. Çok can yakar bu çocuk büyüyünce söylemedi demeyin. Arada sırada böyle ziyarete gelirler. Birkaç gün kalacakları için de park sözümü yarına erteledim.

-------------------------------------------------------------------

Sabah kalktım, aileyle yapılan güzel bir kahvaltıdan sonra okula yürüyerek gitmeye kara verdim. Tam okulun önündeki kavşağa gelmiştim ki üzerime sürülen arabayla yolun kenarına savruldum. Arabanın açık camından Burak'ın sesi duyuldu :

- Küçük hanım dikkat biraz cık cık.

İnanmıyorum resmen dalga geçiyor şuna bak ya ! Yanında da Başak !  Burak'tan daha önce de bahsetmiştim. Başak ve çetesi beni Eylül'ün yanından kaldırırken de gülerek sinir etmişti beni.O an ne oldu bilmiyorum ama belli ki çok şey olmuş. Niye mi ? Ben , Rüya böyle bir durumda nasıl sesini çıkaramaz  ya. Koşarak okula gittim. Benim şansımdan, tabi ki benden önce varmışlardı . Sınıfa girdiğimede Başak :

"Kızlaaar görüyuor musunuz bizimki geldi, hem de yırtık çorapla." dedi ve bir kahkaha patlattı.Kahkaha demeye bin şahit ister. Ciyakladı resmen.

Olamaz düştüğümde olmuş olmalı ! Burak'a pis pis baktım. Ellerini iki yana açarak

" Kaza ! "

dedi fısıltıyla sonra göz kırptı bana.

Çıldırdım resmen.Yine sustum ama bi gün çok fena olcak.  Gün boyunca yırtık çorapla gezdim okulda ya inanamıyorumm.

Çıkış zili çaldı. Çantamı toplarken bir an gözüm Burak'a kaydı. Kumral saçlarını öyle bir savurdu ki neredeyse kendimden geçecektim.

"Aman Rüya, ne saçmalıyorsun böyle. Hem Mert varken bu kendini beğenmiş çocuğa neden bakıyorsun ki !" dedi iç sesim . Bu iç ses hanıma da bi isim bulmak farz oldu artık sizce de öyle değil mi yaa .

O sırada Burak bana döndü ve ona baktığımı görünce fırsattan istifade "Hey sarışın dikkat et yolda yürürken" dedi. Sonra sırıtarak çıktı sınıftan. Geride bıraktığı tek şey rüzgar soğukluğundaki parfüm kokusuydu.Maalesef ki mükemmel kokuyodu.

------

Eve geldim Efe'ye sözümü tutmak için onu hazırlayıp Oya hanımı da öperek çıktım evden. Evin yakınındaki parka gittik. Efe :

"Rüya abla Rüya abla sallasana beni ! " diyerek sarı renkli salıncağa oturdu. Kalktım oturduğum bankatan ve sallamaya başladım Efe'yi. Arkamdan gelen sesle irkildim.

DAMN İT !!

"Oooo Rüya hanım. Şimde de bebek bakııclığına mı başladınız ?"

Arkamın döner dönmez resmen Burakla burun burna geldik.

Ben buralarda biraz yeniyim arkadaşlar.  Yeni bölümler daha güzel olacak. Umarım beğenirsiniz. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum :DD

İyiki Varsın AyıcıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin