Tehlikeli Çanlar

Bölüm 6

Medya:Sarp Gedik-Kyle Ellison

Multimedya:Nightcore - Legendary Lovers

İçimde yayılan korku hormonları tüm bedenimi sarmıştı.Aklım kalbime hükmedemiyor,gözlerim dolmaya başlıyordu.Bende derin etki bırakan bakışları bambaşka hissetmeme sebebiyet veriyordu.Kulağımda çınlayan 'Tehlikedesin'kelimesi ile kendimi daha kötü hissettiriyordum.

Bana bakan derin mavi gözlerini yavaşça kantinci ablaya çevirdi,ne dediğini duyamıyordum,önümdeki insan topluluğu yüzünden.Elinde ki iki tostu gördüm adımları bana doğru geliyordu.Gözleri bu süre zarfında gözlerimden ayrılmıyordu.Aniden elindeki tostun birisini bana uzattı,bu bir çok kişinin bakışlarını bana dönmesine sebebiyet verdi.

Ona inanamaz şekilde bakarken eli bana uzanıp kalmıştı elinde ki tostu almıyordum,almazdım.Bana daha 5 ders öncesinde tehlikedesin diyen çocuk şuan bana tost uzatıyordu mantığım almaz şekilde ona bakmaya devam ettim.

'İstemiyorum.'dedim kelimenin üstüne basarak.

Gözlerini sinirle kapatıp yeniden açtığında bir an beni dövecek sandım.Bu korkumun artmasını sağladı.

'Al şunu yoksa sonucu çok kötü olur.'diyerek elime uzanan elleri çok soğuktu normal bir insanın ellerinin soğukluğunda değildi.Tostu ellerimin arasına sıkıştırıp yanımdan hızla geçti.Ne olduğunu anlamadan elimdeki tostla bakıştık.

Milletin 'Şanslı sürtük.' diyen kelimeleri kulağıma ışık hızıyla gelip sinir damarlarımı delmişti.

Yavaş adımlarla ilerleyip gözüme köşedeki boş bir masayı kestirip oraya yürüdüm.Sandalyeyi çekip oturdum tostumdan bir iki ısırık alıp etrafı süzmeye başladım.Bakışlarım benim olduğum masaya doğru gelen Alp ile buluştu.

Elindeki çayı masanın üzerine koyup sandalyeyi çekip oturdu.Ona hayran bakışlar atıp çaya uzandığımda elime sertçe vurdu.'O senin değil benim çek ellerini çayımdan.'diyerek alayla güldü.Bana alsaydı şaşardım aptal kuzen.

'İyi be zıkkım iç inşallah boğazında kalır.'derdemez aniden öksürdü gerçekten kalmıştı kahkaha atıp elimdeki tostan bir ısırık daha aldım.

'İlk günün nasıldı kuzen.'dedi çayından yudumlarken.

İlk günüm lanet bir gündü,bu kadar şey yaşamış olmam normal değildi,böyle sahneler normalde dizilerde veya filmlerde olurdu.

'İdare eder kuzen ya normal sıradan okul günü gibiydi.'diyerek yalan söylemiştim.Çok üstelemeyerek bakışlarını çayına düşürdü.Benim gözlerim bir süre daha kantinde süzüldü.Bakışlarım bu sefer bize doğru gelen Gaye ile buluştu.

Güzel olduğu kadar,çok gıcık, şimarık ve sinir bozucu bir kızdı Gaye,Alp ile beni kıskanıyordu kardeşim dediğim kişi ile beni.Ona bunu bir çok kez anlatmaya çalıştım ama anlamıyordu.Neymişte annesinden bile kıskanıyormuş Alp'i.

Yanımıza gelip Alp'in yanındaki sandalyeyi çekti Alp'e yapışır şekilde otururken bana dik dik bakıyordu.Bakışlarımı ondan alıp Alp'e çevirdim Gaye'ye inanılmaz aşk ile bakıyordu.Eğilip Gaye'nin yanağına sulu bir öpücük bıraktı.Bunu anlamıştım çünkü ses çıkmıştı.Midemin bulanmasıyla aniden yerimden kalkıp onlara inanılmaz şekilde baktım.İğrenç insanlar iştah filan bırakmadılar.

Kantinin merdivenlerinden çıkıp bahçeye gittim hava çok güzeld,ilk baharın bitişi ile birlikte başlayan yağmur ve hafif esinti,toprak kokusunu burnuma getiriyor beni benden alıyordu.Elimde ki kahvemi yudumlayıp duvara yaslandım,gözlerimi beş saniyeliğine kapattım ki bu beş saniye dolmadan elimdeki kahvenin alınmasıyla bir an irkildim.Gözlerimi sinirle açıp bu lanet kişinin kim olduğunu anlamaya çalıştım.yandan profili nasıl bu kadar muhteşem olabiliyordu.Bu profilden bile mavi gözleri belli oluyordu onu hayranlıkla incelerken,Kahveden bir yudum aldı benim içtiğim yerden hemde.Beni görmüş olacak ki bakışı bana dönüp yüzünü bana yaklaştırdı.

'Bana öyle bakma sana aşık olabilirim.'bunu o güzel yüzündeki tebessüm ile söylemişti.

Allah'ım bu çocuk çok kişilikli mi?Neden böyle,ne yapmaya çalıştığını anlamıyorum.Ama çok güzel gülüyor.

Bakışlarımı ani bir hareket ile yana devirip elimi göğsüne yerleştirip ittim,tökezlemişti ama bakışları hala bendeydi,aramızdaki mesafe azda olsa açılmıştı,böyle daha rahattım.

Bana doğru yürüyüp yeniden önümde durdu bu sefer fazla yaklaşmadı ama yinede mesafe azalmıştı.Bana 'Belkide aşık olmuşumdur.' dedi.

Yerdeki bakışlarımı gözlerine yerleştirdim.Gözleri çok derindi,bir dakikadan fazla bakarsam içinde kayıp olacakmışım gibiydi,çok yakışıklıydı,kalbim özgürlüğünü ilan etmiş koşar adımlarla ona doğru gidiyordu.Ah bir anlasaydı kalbim o yolda ne kadar çok tehlike olduğunu.Aklım bağırıyordu kalbim dinlemiyor mantığım tamamen gözlerinde kayıp olmuştu.

'Belkide bana aşık olmuşsundur.?'dedi yüzünde ki gülümsemeyi büyüterek,gözlerim o kadar çok büyümüştü ki o halime gülüyordu kesin.

Titrek bir sesle 'Ne?' dedim.

Aniden gözlerindeki o ifade gitmiş yerini dalgacı bir bakış almıştı,kahkaha atarak'Aptal şu suratındaki ifadeyi görebilseydin keşke.Senin ile uğraşmak çok güzel ve eğlenceli olacak galiba.'diyerek arkasını dönüp gitti.

Olduğum yerde öylece donup kaldım.

**************

Son dersin zili çalmış bu günümü ölmeden atlata bildiğime şükrediyordum,defterimi çantama koyup,Azra'nın beni dürtmesi ile sarsıldım.

'Hadi Mısra tanışmamızı kutlamak için bir kafeye gidelim hem birbirimizi daha iyi tanırız.'

Ona ifadesizce baktım,şimdiye kadar bir arkadaşım olmamıştı,ne kafeye nede eğlence için bir yere gitmiştim.Günün okuldan sonra evde geçiyordu.Ya kitap okuyordum,yada yabancı diziler izliyordum.O günlerimi özlüyecekmişim gibi duruyordu.Gözlerim dolmaya başladığında Azra beni bir kez daha dürttü.

'Mısra hey!,kendine gel.'

Ona bakıp boynuna sarıldım göz yaşlarımı serbest bıraktım,bu gün yaşadığım onca şeyden sonra ağlamamam olmazdı.Mısra genellikle duygusal izlediği diziden bile etkilenen bir kızken ağlamaması olanaksızdı.Güçlü olmak isterdim ama olmuyordu.O lanet olasıca Sarp aklıma geldikçe kendime engel olamıyordum.

Azra omuzlarımda tutup beni yavaşça omzundan kaldırdı.Kızarmış olduğunu hissettiğim gözlerime bakıp.

'Ah canım.Bende bu kız neden bu kadar sakin ağlamıyor diyordum.'diyerek beni çekmeye başladı.

'Kesin emin oldum yürü kafeye sana çikolatalı bir pasta ısmarlıyayımda biraz mutuluk hormonu salgıla.'

Onun dediğini yapacaktım,kafamı onaylar anlamda sallayıp koluma girmesine izin verdim.Normalde böyle yılışık hareketleri, sevmiyordum,ne zaman annem bana sarılmaya çalışsa çocuk olmadığımı söyleyip onu geri çeviriyordum.İnsanların bana dokunmasını sevmiyordum.Bu gün bir istisna olmuş Azra'ya sarılmıştım ve şuan sakin ve rahattım.

Okulun yakınındaki bir kafeye gelip girdik,içerisi aydınlık ve sıcaktı masalar rengarek ve sandalyelerde öyleydi.Göz ucumla kafeyi süzdüm.Gözlerime takılan dört kişi ile içimde az önce sakin ve rahatım dediğime pişman eden görüntü ile karşılaştım.Bunlar günümün içine eden üç lanet,psikopat kişilerdi yanlarında birde onlara benzeyen ilk görüşte sinirlerimi alt üst eden bir kız vardı.Esmer teni ve gıcık kahkahaları ile içimdeki katili uyandırıyordu.İlk görüşte aşk duymuştum ama ilk görüşte nefret biraz tuhaftı.

Anladım ki bunlardan kurtuluş yoktu.

**********

Yorumlarınızı bekliyorum.

Sevgiyle kalın.