Hava soğuktu. etrafa acının ve korkunun kokusu hakimdi.Saat 03:06 ' yı gösteriyordu ve saatler önce Mark denen sadist bir kadını gözünün önünde işkncelerle öldürmüştü.Sonrada Rachel'i odadaki bir demire bağlayıp,kadının cesetinide işkence aletinden çıkarıp götürmüştü.Mark Rachel'i saat 8 sularında kaçırmıştı bu demek oluyorduki bu kadın Rachel'dan önce kaçırılmıştı.Şahit olduğu cinayet aklından çıkmıyordu.Kadının işkence aletine bağlanışı,demirlerin vücudunu delmesi,bedeninin kanlar içinde parçalanmasını gözünün önünden silemiyordu.Bir kadının ölmünü izlemişti ve asıl mesele sıra şimdi ona gelmişti.Çaresiz olacakları beklemeye başladı.Yorgundu,açtı ve üşüyordu.Korkuyordu,hemde çok korkuyordu..İşkence odasının dışarıdan açılan kilit sesini duydu.Az sonra Mark yüzünde kar maskesiyle içeriye girmişti."ceseti nereye attı kim bilir..!"diye aklından geçirdi Rachel.Öfke dolu gözlerle Mark'a baktı.Mark maskesini çıkarıp alaycı bir gülümseme attıktan sonra konuştu;
-filmimi nasıl buldun hayatım ?
Rachel yüzünü başka yere çevirdi.Ondan korkuyordu ama korkusunu belli etmemeye çalışıyordu.Mark kızın çenesini tutup bir anda başını kendine doğru çevirdi.Öfkeyle konuşmaya başladı
- Bana itaat etmemek öylemi?Beni öldür diye yalvaracaksın ama seni öldürmeyeceğim acı çekeceksin ..!
diyerek kafasını geriye doğru itti.Gözlerinden alev çıkıyordu.Rachel titrek dudaklarla konuşmaya çalışıyordu;
-yalvarırım beni bırak.Gördüklerimden kimseye bahsetmem yemin ederim.
Mark Rachel'in bu sözlerine katıla katıla güldü.
-Sen mi çok akıllısın,yoksa beni çok aptalmı sanıyorsun?Ahh bebegim seni bulmuşken bırakmak olurmu hiç.?Daha oynayacağımız çok oyun var ..
Rachel yine o soruyu sordu:
-Bana ne yapacaksın?
Aslında bu sorunun cevabını biliyordu sonu belliydi.Belki ölümü o kadınla aynı şekilde belkide farklı şekilde olacaktı.Mark Rachel'in arkasına geçip zincirlerini açmaya başladı.Onu üst kattaki kafese götürecekti.Bir yandanda sorusuna cevap verdi:
-bu bir süpriz tatlım.
Tam o sırada Rachel fırsattan istifade zincirleri açılır açılmaz sağında duran demirle Mark'ı sırtına vurdu.Mark aldığı darbeyle yere düştü.Rachel kapıya doğru yöneldi,kapıyı açtı hızlı adımlarla merdivenleri çıkmaya başladı.Mark doğruldu,kendini toparlaması uzun sürmedi hızla Rachel'in peşinden koştu.Rachel merdivenleri 3'er 5'er çıktıktan sonra koridora gelince durdu.Bu koridor çok büyüktü ve bir sürü kapı vardı.Hepsini tek tek açmaya çalıştı.Tam umudu tükenmişken açmak için uğraştığı son kapı açıldı.İçeriye girdi.Nerede olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu.Mark koridora gelince Rachel'in nerede olduğunu tahmin edebiliyordu.Direkt Rachel'in girdiği kapıya doğru yöneldi fakat kapıyı açmadı ona süpriz yapacaktı.Rachel kapıyı arkadan kilitledi.Etraf çok karanlıktı elleriyle ışığı açma düğmesini aradı.Biraz duvarda ellerini gezdirdikten sonra düğmeyi bulup ışığı açtı.Arkasına dönmesi ile çığlık atması bir oldu.Tam karşısında Mark duruyrdu!Mark kızın ağzını kapatarak konuştu
-Kaçmaya çalışmakla hata ettin.Benden kaçamazsın tatlım,unutma burası benim evim.Bana itaatsizliğinin bedelini ödeyeceksin.Oyunlarımızı yarına saklıyordum ama sen şimdi oynamak istiyrsun anlaşılan.
Rachel'in gözünden yine yaşlar akmıştı.Karşısında hem çok akıllı ,hemde profesyonel bir katil vardı.Bu adamdan kurtulması çok zordu.Kaçma eğlemi ölüm saatlerinin daha erken olmasına neden olmuştu.Mark onu kolundan tutup kapıdan çıkardı.KIzı tekrar alt kata indirdi.Eğlence odasına geri döndüler.Mark bu sefer Rachel'i odanın diğer tarafına götürdü.Üstündeki tüm kıyafetleri çıkarmaya çalışıyordu.Rachel direnmek istedi ama bu işi dahada zorlaştırıyor ve Mark'ı daha çok kızdırıyoru.Mark kızın kıyafetlerini yırtarak çıkarmayı başarmıştı.Rachel iç çamaşırlarıyla kalmıştı.Mark onu sol çaprazda duran sandalyeye oturttu.Bu da bir çeşit işkence aletiydi.Ellerin ve ayaklarını sandalyenin kemerleriye bağladı.Kafasına bir düzenek yerleştirdikten sonra getirdiği kızgın yağı sandalyenin tepe kısmında kalan depoya doldurdu.Ardından Rachel' baktı.Rachel her hareket edişinde üstüne kızgın yağlar dökülüyordu.Acı içinde bağırmaya başladı..Mark kahkahalarla güldü.Bu durum onun çok hoşuna gitmişti.
-Sanarım oyunumu çok beğendin.Bu daha başlangıç.
Rachel'in bir kaç dakikada vücudunun çoğu yeri yanmıştı.Mark bir süre sonra onu aletten çıkardı ama oyun henüz bitmemişti.Kollarından çekerek başka bir alete götürdü.Rachel yalvarmaya başladı.Ama Mark onu duymuyordu bile.Bu sefer alete sırt üstü yatırdı.Aynı şekilde ellerini ve ayaklarını bağladı.Aletin tepesinde dikdörtgen şeklinde bir demir vardı ve üstündeki kalın iğneler göz korkutuyordu.Mark bu iğneleri tuzlayıp aleti çalıştırdı.Rachel'in belirli bölgelerini delmeye başladı.Rachel bu tarifsiz acıya artık dayanamıyordu.Mark acıdan bayılmaması için ensesindeki kasları sıkıyordu.Rachel acılar içinde kıvranıyrdu.Sadist bu günlük bu kadar yeter diyerek aletin çalışmasını durdurdu.Sonra Rachel'i o halde bırakarak ışıkları kapatıp odadan çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAHIN BEYAZA TUTKUSU
FantasíaBir adam ,o aslında bir şeytan ! Kendisine itaat etmesi için kadın köleler arıyor.Seçtiği kölelerin gençliklerini,güzelliklerini ve hayatlarını çalıyor..! Ona itaat etmemek mi ? Bu, seçtiği kurbanlar için imkansız! Ona itaat etmeyenlerin sonu türlü...