•Bölüm 41•
Uzun ve güzel bir bölümle selamlar. Bazı şeyler yerine oturacak.
Bölüm şarkısı:
Zayn FT Sia-Dusk Till Dawn
Multimedya da Gediz.
İyi okumalar.
###
"Ovv. Bu bayağı sert oldu." Bakışlarımı Koray ve Gediz arasında gezdirirken ağzıma bir avuç dolusu mısır dolduruyorum. "Ahh!" Gediz,morarmaya başlayan elmacık kemiğini tutuyor. Koray,yerinde birkaç kez zıplayıp bu kez soldan indiriyor yumruğunu. Suratımı buruşturup ellerimi birbirine vuruyorum. "Olmuyor böyle arkadaşlar. Burası anasınıfı mı? Oyununa vuruyor gibi vuruyorsunuz." dediklerim üzerine Gediz boynunu kıtlatıyor ve yumruğunu bir metre gerip Korayın burnuna geçiriyor. "Evet ekranlarda görmek istediğimiz manzaralar bunlar işte!" İkiside gaza gelip birbirine sayısız yumruk indirirken etrafta yankılanan bir kötü kadın kahkahası atıyorum.
O ona,o ona derken keyifle yerime iyice yayılıp,mısırımı avuçlıyorum ve ağzımdakileri umursamadan konuşuyorum "Bon mosor yoyorom,sozdo borboronozo. Hoohohoho."
"Bedizz." Omzumu delecek gibi dürten kişiye yastığın altından çıkarttığım elimi savurdum. Halen kendi kendime 'hohohho' diye gülüyordum. "Ah! Lan sığır acıttın." bu ses abime aitti. Niye dönmüştü ki bu! "Obo." dedim boğuk çıkan sesimle "Soktor got." Yüz üstü yatmaya devam ederken kafama vurdu "Sen iyice alıştın küfür etmeye! Bir dönelim İzmire söylüycem hepsini anneme." İspikci Canla niye bu kadar yakın olduklarını daha iyi anlıyordum.
"Sende bana taktın abi!" sinirle yatağa oturdum. Masanın üzerindeki bardağı aldı,suyun yarısını içti,yarısınıda üzerime serpti. "Ben seninle hep uğraşıyordum bücür." O öyle diyince aklıma gördüğüm rüya geldi ve gülümsedim. "Zaten beni hep bir ezikle sen. Pislik."
"Sırıtmada kalk!" abim beni sertçe çekti "Baş belası. Yine kabardı kardeşlik duygularım. Zaten seni bu yüzden başıma bela ettim bu yaz." Geçen sene beni getirmemiş sadece kendi gelmişti. O yüzden burda bir hakimiyeti bir çevresi vardı. "Sen nasıl abisin ya." kaşlarımı çatarak ona baktım "Ablam olsa daha kibar daha nazik olurdu. Sen gibi çoraplarını ağzıma sokuşturmazdı. Yada ne bileyim önüne gelen yerde enseme şaplak indirmezdi." Yavaşca yataktan kalktım abimde bunu fırsat bilip yayıldı. "Çok konuşmada giyin hadi. Gezdirecegim seni." Dolabı açıp beyaz bir tişört ve mavi şort aldım. Klasik ben. "Neyle gezecez?" alayla ona baktım "Toplu taşıma araçlarıyla mı?"
"Arabamla." demiştim der gibi ona baktım "Başka neyle olaca- Ne!?" Arabam mı dedi o?
"Arabamla geldim. O yüzden bir gün erken döndüm. Biletlerde bitmişti."
"Na-nasıl yani?" dedim heyecanla "Şu olağanüstü güzel arabanla mı?" kafasını salladı "Evet."
"Yes be yes! Hay jantlarını öptüğüm. Hadi biran önce binelim yavruya." Abimin akşamları bile çalışıp aldığı arabası bi porshe bi lamborgini olmasada güzeldi. En azından bizim mahalledeki en iyi arabaydı. Ve ben o arabayı abimden daha çok seviyordum. Aldıktan sonraki bir hafta içinde yatmıştım lan. Yalayarak temizlemiş,jantlarını hergün pamıkla silmiştim. "Giderken ben kullanabilir miyim?"
"Hayır."
"Abi nolur ya." diye yalvarmaya başladım "Bokunu yeyim ya!"
"Ehliyetini alalım gidince istediğin zaman kullabilirsin." Omuzlarımı düşürüp kapıya doğru ilerledim. Neyse,en azından binecektim. Her ne kadar sürücü koltuğunda da olsa. Elimi cebime atıp telefonumu aldım ve wp grubumuza girdim. Evet,yeni whatshapp bencede bok gibi. Bu ne ya. Hikaye hikaye. Yazar mıyız oğlum biz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kamp-ı Eğlence
Humor#Mizah 37 #Eğlence 12 Kamp-ı Eğlence başlığı altında toplanan bu hikaye size: ▶Mavi gözleri ile bir şaheser olduğunu düşünen ve iç sesine diss atan "Her ne kadar ergen değilim desende sivilcelerin bir yerden sonra patlak veriyor." Bediz'in; "Kızım b...