6.BÖLÜM

129 22 20
                                    

Merhaba!Bu bölümü MMBF çetesi üyelerinden melisaltass ve testraltuyu 'a hitaben yazıyorum. Umarım beğenirsiniz. Beğenilerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum. Keyifli okumalar...🤗
¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤

Uyuyamayacağımı anladığım da yatakta doğrulup pijamalarımın üzerine lacivert hırkamı geçirdikten sonra sırt çantamın ön gözünden aldığım sigara paketini hırkamın cebine koyuyorum.

Nehir'i uyandırmamaya çalışarak yavaşça kapıyı aralıyorum. Hızlı ve sessiz olmaya çalışarak merdivenlerden de indikten sonra arka bahçeye çıkan kapıyı aralıyorum.

Annemlerin odası ve Nehir ile benim şu anda kaldığım misafir odası ön bahçeyi görüyordu. Rüzgar ve Elvan'ın odaları ise arka bahçeyi. Bu yüzden Bora'ların eviyle bizim evin arasında kalan kısma geçiyorum. Burayı Nehir'in ve benim ileride olacak odalarımız görüyordu. Belki Bora'ların evinden biri beni görebilirdi ama bu umrumda değildi. Yani rahattım. Çimenlere oturup cebimdeki sigara paketini çıkarıyorum. Sigara paketinden önce sigarayı sonra da çakmağı çıkarıyorum ve sigaramı yakıyorum. Sigaramdan bir nefes alıyorum.

Dumanı dışarıya üfledikten sonra ne zamandır sigara içmediğimi fark ediyorum. Sigara bağımlısı değildim. Normalde canım çekmiyordu. Sadece kendimi iyi hissettiğim veya uykusuz olduğum zamanlar içerdim.

Üzgün olduğum zamanlar içemiyordum. Sanırım bu yüzden uzun zamandır içememiştim. Gerçi her şey o kadar çok üst üste gelmişti ki ne hissettiğimi bile bilmiyordum.

Sigaram yavaş yavaş biterken Nehir'in söyledikleri geliyor aklıma.

'Ben Bora'dan hoşlanıyorum'

Ben bunu neden bu kadar kafaya takmıştım? Aslında Nehir'in bundan sonra söyledikleri daha çok aklıma takılmıştı.

İKİ SAAT ÖNCE:
"Ben Bora'dan hoşlanıyorum." diyor tek nefeste.

Ben şaşkın gözlerle ona bakarken o başını eğip konuşmaya devam ediyor."Çok garip bir his. Böyle içim içime sığmıyor. Hep yanımda olsun istiyorum. Yani bilmiyorum belki de hoşlanmaktan daha fazlasıdır hissettiklerim."

Başını kaldırdığın da ne kadar ağlamak istesem de gülümsüyorum. "Ben öyle şeylerden anlamam biliyorsun ama umarım mutlu olursun çünkü mutlu olmayı en çok sen hak ediyorsun." diyorum.

Neden ağlamak istiyordum ki şimdi? Nehir tekrar konuşmaya başladığın da ellerime bakarak onu dinlemeye başlıyorum.

"Aslında ben onun senden hoşlandığını düşünüyorum. Yani sanki sana biraz yakın davranıyor. Beni ise hiç takmıyor. Sanki ben yokmuşum gibi."

Bora benden hoşlanıyor olabilir miydi? Yok devenin nalı.

"Saçmalama. Bora tabiki benden hoşlanmıyor. Hem ona biraz zaman ver seni fark edecek ve senin ona olduğun gibi oda sana aşık olacaktır." diyorum samimiyetsiz ses tonumla. O da iç çektikten sonra "Umarım." diye mırıldanıyor kendi kendine.

ŞİMDİKİ ZAMAN:
Nehir'in aşık olması güzel bir şeydi ve buna sevinmem gerekirdi. Peki, ben neden ağlamak istiyordum? Ya da Bora'nın benden hoşlanma ihtimali neden -az da olsa- hoşuma gidiyordu?

Elimden sigaramın alınmasıyla yerimden sıçrıyorum.

Karşımda Bora'yı görmeme çatılan kaşlarım Bora'nın sigarayı yere atıp üzerini ezmesiyle daha çok çatılıyor.

KARDELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin