SHEPHERD STAR | ÇOBAN YILDIZI

6# Gerçeğe yakın

Kate, sen Psişiksin. Bu zamana kadar sadece bir kişi varmış ama şu an sen bilinen ikinci psişiksin kızım.. Bunun ne olduğunu merak ettiğini biliyorum. Bu senin ölümü hissedebildiğin anlamına geliyor. Yani sen çevrende biri ölmeden önce onu hissediyorsun. Hatırlarsan eğer bundan 6 yıl önce...." elimle annemi susturdum. Çünkü o günü unutma ihtimalim yoktu. Babamın öldüğü günde bunu yaşamıştım. Bu ikincisi olmuştu. Ve o gün bu acı babamı da alıp öyle gitmişti bedenimden. Bugün ise hiç tanımadığım bir kızın ölümüne şahit oldum.. Parçalar yerine oturmuştu. Evet, ölümü hissedebiliyordum...

Peki bir daha ne zaman yaşayacaktım bu acıyı. Bu acı bedenimden çıkarken hangi sevdiğimi alacaktı yanımdan? Yeniden bu acıyı hissettiğimde ne yapacaktım? Çaresizce bekleyip kimin öldüğünü mü öğrenecektim.. Bu sefer kalbim acıyordu. Nedensiz...

"Akşam saat 20.00 da olacak yeni yıl partisine hepiniz davetlisiniz " bu da ne diyerek sıçradım yerimden bu korkunç müdirenin sesiydi bu kadında farklı bir şey vardı bakışlarında...
Ne partisi diye zırvalarken saati unutmuştum baktığımda dersin başlamasına 5 dakika vardı.
Bir anda kalkıp elime ne geldiyse giyinip çıktım.O kadar hızlı koşmuştum ki nefes nefese kalmıştım hocayla birlikte sınıfa girip yerime yerleştim.Sınıfın kapısı açıldı bir anda iki adam yere bir şeyler serip gitti. Bunlarla ne yapacağımızı düşünürken hoca açıklamaya başladı."Bugün uygulama dersindeyiz arkadaşlar 2 etaplık bir uygulama olacak ilk etapta kurayla hepiniz bir simülasyona yerleştiriliceksiniz.Orada savaşıp bayrak toplamanız gerekiyor.Topladığınız bayrak sayısına göre size silahlar sunulucaktır. Yarın ki olacak 2.etapta ise bu silahlarla bilek gücünüzü göstereceksiniz."
Anlamamıştım bu nasıl bir ders oysa ben takla atacağımızı falan düşünmüştüm ne yapacağım derken bir kahkaha patladı. "HAHHAHA eğlence diye ben buna derim" bu sinir bozucu ses tabii ki de Aria dan geliyordu. Hoca kuraya başlamıştı . "Rick ve Marcel buraya gelin ! "
Niye herkes bu kadar ciddiydi? bu durum beni ürkütüyordu.İkisi yerlerine yerleştirilmişti ve simülasyon başlamıştı . Bir süre sonra Marcel titremeye başlamıştı göğüs kafesi yerinden çıkacak gibiydi. Hocaya bakıyordum hiçbir şey olmamış gibi onları izliyordu biraz daha dursa ölücek diye bağırmak gelmişti içimden etrafıma baktığımda herkes normal bir şeymiş gibi izliyordu onları, sadece ben kasılmıştım . Rick'in Marcel e göre daha dayanıklı olduğu her halinden belliydi aynı şekilde oturuyordu. Ve evet Marcel yere düştü hemen kaldırıp sınıftan çıkardılar nereye götürüldüğünü düşünürken yanımda bir ses duydum "kliniğe" döndüğümde çok şeker bir kız gördüm ." Merhaba ben nina " dedi.
Katherine diye cevap verdim. Ve hocanın sesi duyuldu "Aria ve Katherine"
hayır olamaz neden ben bu kızla sınanıyorum diye düşünürken Aria hocanın yanındaydı bile, bana sinsi bakışlar atıyordu. Herkes neyi bekliyorsun der gibi bakış attıktan sonra bütün cesaretimi toplayıp hocanın yanına gittim sandalyelere oturduk.Aria bana gülerek bakıyordu ne kadar korksam da tek kaşımı kaldırıp bakışlarına cevap verdim. Kafalarımıza bir şey geçirildikten sonra gözümü açtım bir ormandaydım karanlık bir hava ve ürkütücü sesler...

Hocanın dedikleri geldi aklıma bayrak toplamam gerekiyordu uzakta kırmızı bir bayrak görüp koşmaya başladım ilk bayrağı alıp önümdeki torbaya koydum. Hızlıca koşmaya başladım gözlerimle her yeri kolaçan ederken bir tane daha görüp hızlı adımlarla yanına gittim.Alamamıştım ama havada uçuyordum simülasyonla alakalı bişey olduğunu düşünürken sert bir şekilde yere düştüm bayrağın oraya baktığımda kocaman bir şey vardı mavi renkte kocaman dişleri olan bir yaratık içimden "bu kadar kolay bir görev olduğunu düşünmüyordun dimi kate "derken yaratığın üstüme doğru yürüdüğünü fark ettim.

Hayır olamaz bir yolunu bulup onu etkisiz hale getirmem lazımdı. Ne yapabilirim diye düşünürken her yeri bir duman kapladı ortalık aydınlanmaya başladığında yaratık önümde yatıyordu. kütüphanede okuduğum kitap geldi aklıma orada resmi olan yaratıktı bu altta kalbinden vurmalısınız notu da vardı yandan bir ağacın dalını kopardım ve yaratığın kalbine sapladım. Gözlerine baktığımda o gün babamın gözlerindeki morluk vardı. Gözümden bir damla yaş aktı ama şuan yapmam gereken bir görev vardı kalkıp bayrağı aldım ve başka yönlere doğru koşmaya başladım. Bir ağacın en üstünde bayrağı gördüm tırmanmam gerekiyordu ama küçük bir sorun vardı bu ağacın her yeri böceklerle kaplıydı iki üç küçük böcekten nolur canım diyip tırmanmaya başladım ağacın yarısına geldiğimde derim morarıyordu her yerimde böcekleri hissediyordum ısırıyorlardı. Hemen inmezsem ölecektim daha hızlı hareketlerle bayrağı alıp aşağı indim hemen her yerimi çırptım ten rengim eski haline dönüyordu. Ağacın tepesindeyken diğer bayrağı da görmüştüm bir gölün içerisindeydi o tarafa doğru koşmaya başladım hemen daldım suyun içerisine yüzüp bayrağı elime aldım geri dönerken ayağımda bir baskı hissettim gitmemi engelliyordu dalıp baktığımda ayağımı sarmaşıklar sarmıştı bütün gücümle kurtulmaya çalışıyordum sürekli dalıp çıkıyordum gücüm kalmamıştı çıkmam gerekiyordu artık son kez tüm gücümü toplayıp sarmaşığı kopardım hemen sudan çıkıp koşuyordum ki bir anda karşımda hocayı gördüm bitmişti galiba o kadar terlemiştim ki su içindeydim sanki 2 saattir ordaydım duvardaki saate baktığımda sadece 10 dakika geçmişti gözlerime inanamadım hoca "Katherine 4 bayrak Aria 7 "diye bağırdı. Arianın bana baktığını hissettim fakat ona dönmedim yerime geçtiğimde başım inanılmaz derecede ağrıyordu. Bu saçmalığa daha fazla dayanamayıp hocadan izin alıp sınıftan çıkıyordum ki arkadan Aria nın sesini duydum "Akşam partide görüşürüz Kate" dedi dönüp bakacak gücüm olmadığı için bakmadan çıktım. Odama gelip yatağa attım kendimi gözümü açtığımda kapı çalıyordu zar zor kalkıp kapıyı açtım ve karşımda...