YAŞANANLAR 3

19 6 0
                                    

Başak bana baygın baygın bakarken bir yandanda uzun uzun söyleniyordu.

“ mal yemin ederim mal .Yok yok sen böyle değildin böylede yani olmaz işte yaa bu ne kızım hiç bişeymi hatırlamıyorsun ya.Akılsız hatta ultra akılsız arkadaşım. arkadaşım hani istersen bir hatırla o tablonun arkasında ne gibi bir şey yada birşeyler olduğunu he ? Ama dur ya sen hafızanı kaybettin nede olsa demi hiç birşey hatırlamazsın .Ama ben sana bişey diyimmi varya hatırlamazsan senin zararına kızım bak bunuda böyle bil  "

dedi ve sustu.Ay üstüme iyilik sağlık bu ne biçim bir isyandır e o konuşacakta ben susacakmıyım? Hi! Anca bekler diye düşündüm ve anında konuşmaya başladım.

“Hoop hop ! Sende kimsin be ne bu maşallah içini döktün he ! Ama dursana çok iyi oldu böyle olması nede olsa bu sayede gerçek yüzünü öğrendim.En yakın arkadaşın ama dur ! Tabi yağ sen belkide benim en yakın arkadaşım falan değilsin he? Bu kız hafızasını kaybetti biz bu malı işletelim dediniz ,dediniz ama ben bu numaralara gelmem tamammı annem üvey olabilir ama sende onun ajanı olabilirsin bana bir bilgi verip on bilgi alcaktın ama git o üvey annem olacak kadına selamımı söyle "dedim  daha doğrusu bağırdım  .

Başağın suratı şok olmuş şekilde bana bakıyor gözleriyse domates misali kızamış ve büyümüştü.Ama ben daha bu numaralara Kanmam .hemen ayaklandım ve kapıya doğru yöneldim .

Başağın eylül diye seslenmelerini umursamadan kapıyı açtım tam çıkacakken birine çarpmamla geri sendeledim.

Başımı kaldırdığında toprağa çarptığımı gördüm.toprak hemen kolumu tutarak “ özür dilerim yani bişey olmadı demi " dedi .ben hem sinirli olduğumdan hemde geriye sendelediğimden aksi bir sesle “ hayır olmadı" dedim .toprak bakışlarını sınıfa çevirdiğinde kaşları havalandı bende arkama döndüm ve başağın hıçkırarak ağladığını gördüm.toprak hemen başağın yanına koştu ve “ başak ne oldu neye ağlıyorsun .?" dedi başak şoka girmiş gibi gözlerini bana dikmiş ve başka hiç bir yere bakmıyordu.

Ben daha fazla onun bakışlarını çekemeyeceğimden hızla sınıftan çıktım ve kendimi koridora attım .Bir kaç kişi bana bakıyor ama hiç birşey demiyorlardı.Eve gidemezdim o halde bir cafeye gitmeli ve sinirim geçince eve gitmeliydim .

Okulun bahçesinden hızla ilerleyerek okuldan ayrıldım.okul olduğu için buralarda bir yerlerdede cafe olmalıydı.yoldan karşıya geçtim ve o anki hislerime güvenerek sağ tarafa doğru yürümeye başladım.

yaklaşık 20 dakika yürüdükten sonra ismi yaprak cafe olan yere girdim .girer girmez burnuma kahve kokuları geldi .cafeyi incelediğimde yeşil renginin hakim olduğunu gördüm. Cam kenarında boş bir yer gördüm ve oraya doğru ilerledim.Garson yanıma gelip  ne istedğimi sorduğunda orta şekerli bir kahve söyledim.Garson yaklaşık beş dakika sonra kahvemi getirdi ve gitti.

Telefonum  çalmaya başladığında telefonu çantamdan çıkardım .Arayana baktığımda toprağın aradığını görerek telefonu masaya geri bıraktım.

Benimle öyle konuşamazdı yani öyle umuyordum.daha beni doğru düzgün bile dinlemeden hiç konuşamazdı. Beni kandırmasına ihtimal vermesemde o an sinirinden sırf onu üzmek için öyle demiştim . pişmanmıydım ? Belki.Bu durum onu haklı yaparmıydı ? Kesinlikle.

Cafe hafta içi olmasından olsa gerek doluydu. Çoğu kişi gruplar halinde oturmuş sohbet edip gülüşüyor kimileriyse bireysel oturmuş ya kitap okuyor yada ders çalışıyordu.

Yaklaşık beş on dakika sonra kapı tekrardan açıldı ve içeri sarı saçlıki- tek teli bile gerçek olmayan - yani olmadığı belli olan uzun boylu zayıf ve birbo kadar güzel bir kız girdi.yüzünde sıcak bir tebessüm cafeyi taradıktan sonra bakışları bakışları bana çevrildi ve sanki aradığı şeyi bulmuş gibi dudakları iyice yukarı doğru kıvrıldı ve benim oturduğum masaya doğru yürümeye başladı.

Yanıma geldi ve “ ah eylül bizi gerçekten çok endişelendirdin seni ne kadar merak ettik bilemezsiniz " dedi ve koca bir kahkaha patlattı .ben karşımdakinin kim olduğunu bilmediğimden anlayamaz ifadeyle ona baktıgımı görünce suratı düştü ve “ ay canım sen şimdi benim kim olduğumu hatırlamıyorsun demi.Dur ben sana kim olduğunu tanıtayım" dedi ve iyice dibime girdi.

“ Ben kimim biliyomusun başağın senin hakkında daha doğrusu sana uydurduğu yalanların ortaya çıkmasını anlayan kız. Ben banu . Bu arada istersen oturalım bunları birazdan da konuşuruz " dedi ve benim karşımdaki masaya geçip oturdu.


Hadi ama başak bana yalan konuşmuyordur demi?
Yani üvey annem hakkında bir sürü bilgiye sahip olmuştum onun yüzünden ve şimdi banu denen biri ki doğru mu söylüyor onu bile bilmiyorum bana gelmiş lafı başak sana yalan söylüyora getiriyordu.tamam başakla bugün baya bir tartışmış olabilirim ama bu tartışma doğruluğundan bir gram bile emin olmadığım söze inanacagım anlamına gelmiyordu tabiki .Başağı savunacak yani duruma göre ve normal arkadaşlık ilişkimiz dışında başağın üvey annem hakkında bildiklerini söylemeyecektim.





Evet arkadaşlar bölüm hakkında yorumlarınızı paylaşıp bölümleri beğenirseniz çok mutlu olurum

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 25, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

OKYANUS MAVİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin