Bir eylül gecesiydi, gündüzünde hayatıma girmiş bir huzur tanesini düşlüyordum.
Düşledikçe dualarımın sesi yükseliyordu.
Yüreğim mutluluğunu haykırıyordu.
Geceye sevdalanmış olmasına rağmen gündüzü iple çekiyordu.
Yalnızlığı beraat etmiş, özgürlüğe savurmuştu yüreğim.
Hayallerime uğrayan gözlerinin peşine düşmüştü gözlerim.
Ay ışığında dans eden yıldızlar şahitlik ediyordu yüreğime.
Yüreğimin aşkı nasıl özlediğine.Eylül geceleri işte ,
Sevdaya adanmış, aşka yazılmış gecelerdendi.
Gözlerim gözlerini misafir eden düşlerdeyken
Aşkın ıslık seslerini duymaya başlamıştım
Yoksa bu yağmur duasımıydı
Bir yağmuru eksikti bu gecenin
Hayallerime tane tane düşmesini istediğim.Bir nefes kadar yakındı duyduğum sesler
Ardıma baktığımda sokak lambasıydı ıslıklayan.
Dans eden kelebeklere çalıyordu.
Ömür bitmeden, bitmeyen aşklarına çalıyordu.
Kıskanmamak elde değildi
Ömürlük aşklarını.Sesli bir şekilde dile getirmiştim fark etmeden.
Duyan çiftler konmuştu omzuma
Ömürlerinden zaman ayrıpta.
Sormama fırsat bile kalmamıştı
Buna değer mi diye ..Söylenmişlerdi yüreğime
Sevdiğin biz misali diye
Sevdiğin kelebek misali işte.
Değer bir ömür heba etmeye
Baksana şu güzelim hayallerine
Sakın bırakma dolan yüreğine
Biz misali işte
Kelebek misali değer verin birbirinize..