[22]

684 76 23
                                    

Bölüm 5 kez silindikten sonra yılmayan ben;) ŞAKA YAPIYORUM hesabı yine bırakmıştım.

Kapıyı çaldı, ses gelmedi, ikinci kez çaldı, tık yok. Derin bir nefes alıp kapıyı yavaşça açtı. Sabah 9 olmasına rağmen, odanın hala perdeleri kapalı ve çocuk hala yatağındaydı. Başına doğru ilerledi, taklit yapmıyordu. Derin derin solumalarını duyunca tebessüm etti cama doğru yürüyüp perdeleri yavaşça açtı.
Çocuk biraz kıpırdanıp yorganına iyice gömüldü. Levi'nin aklına sinsi bir fikir geldi, biraz geriledi geriledi.. Yatağa birkaç adımda durdu.

İçinden 3'e kadar sayıp onu uykusuz bırakan çocuğun üzerine doğru koşmaya başladı. Üzerine atlarken, kendi kendine kahkaha atıyor ve Eren'in yüz ifadesini merak ediyor düşüncesi kahkahasina şiddet veriyordu.
Ancak...
Yine tuhaf bir şey oldu.

Çocuk yataktan sıçrama ya çalışırken üzerinde ki kuvvetten dolayı kalkamadi önce. Kendini iyice yorganına altına sokdu. Levi altında ki bedenin birden yok olduğu sezmesi ile ani bir tekme ile yere devrilmesi bir oldu. Daha ne olduğunu bile anlamamisken, kollarının arkadan çarpmaz şekilde tutulması ve kafasına baskı yapan yastık ile şaşkınlığı arttı.

Ardından çocuğun korkunç sesi geldi, "Kim olduğunu söylemek için üç saniyen var" başında ki basınç arttı. Bir an durdu, hızla üzerinden çekilip geri adımladı. Yastığı ayni anda hızla gelip çekti ve Levi'i gözleri açık görünce önce derin bir nefes aldı ve ardından tekrar korku aldı vücudunu, geri geri yürüyüp bir köşeye çöktü. Levi de farksız değildi, o da bir o kadar şoklar içindeydi ve ne yapacağını bilemedi.

Eren'in daha korkmuş yüzünü görünce ona doğru atak yaptı, yanina çöküp çocuğu göğsüne yasladı. Eren bir karşılık vermedi. Levi onu kendinden ayırırken sordu "Bu neydi?"
Eren bir süre boşluğa baktı "bilmiyorum"
"Beni kim sandın?" eren tereddüt eder gibi bir hale girdi. Bakışları karardı, koyulaştı.. Olmayan bir hale soktu gözlerini.. "Yabancı, teklikeli biri" diye cevap verdi. Levi tatmin olmadı, "Bu hareketler-"
"Babam" diye lafını kesti eren. Sohbet biraz daha uzasaydı bariz bir şekilde titremeye başlayacaktı ancak Levi onu çoktan çözdü ve daha dün taburcu olan çocuğun üzerine fazla gitmemeye karar verdi.

"Kahvaltı?"
Başını hızla iki yana salladı, "iştahım kaçtı" diye cevap verdi. Gerilim Levi'nin gözünden kaçmadı "çocuk yasta iştah diye bir şey olmaz, ne bulursan yiyeceksin" diye cevap verdi. Eren ona bakıp tebessüm etti.
"Pişman olmuşsun herhalde" diye cevap verdi. Levi boy konusundan nefret etse de çocuğun şu an Gülümsediğini görmek onu ört bas etti.
Sadece şu sıra, onu mutlu istiyordu.. Olduğundan ve yaptığından daha mutlu..

Kahvaltı sessiz sedasız sürdüğü dakikalarda,
"Bu gün" elinde ki çatalı bıraktı, "yani gece" diye düzeltti Levi. Zorlanır gibiydi, kotu bir şey mi vardı? "Mahallede bir düzenleme var" Eren gözlerini iriltti. Levi bariz bir şekilde bir rahatsızlık ve konuşma içerisindeydi.
"Mahallede her yıl yapılan bir kutlama, genellikle yaşlı kesim destekliyor" tek kaşını kaldırdı "Özel bir gece mi?"Omuz silkti, fazla değil, normal kıyafet de yeter." biraz tereddüt etti "çocuklar için bilemem" diye cevap verdi.

Eren gerilmesini anladı, zeki bir çocuktu o. Gece, kutlama, kalabalık, bol insan.

Bingo! En nefret edilen maddeler. "Öğrenelim Erwinden" diye cevap verdi. Eren bir an eğlenceli olabileceğini düşündü. Hem uzun süredir söylemek istediği şeyi kutlama sonu söyleyebilirdi. "Ben konuşmak istiyorum" Levi tek kaşını kaldırdı. Herhangi bir yakınlık veya samimiyeti yoktu, başını iki yana hafifçe salladı. Telefonu açıp ona uzattı, hemen olmasına şaşırsa da bozmadı eren.

Bekledi.. Levi'nin dinlemeye çalıştığını görünce tebessüm etti ardından bakışlarını kaçırdı, erwinin sesi duyuldu.
"Alo... Evet benim... Yok acil bir durum falan değil..... İyiyim teşekkürler siz nasılsınız.... İyi işte..... Ben bir şey soracaktım.... Akşam bir kutlama falan olu-.... Levi söyledi.... Hayır ağzından falan kaçmadı.... Bir dakika...." eren biraz uzaklaştı, Levi ona pis pis baksa da aldırış etmedi.
"Tamam.... Gerçekten mi?....Vermez ki.... Tehlikeli olmaz mı?... Evet, doğru.... Tabi ki isterim..... Tamam...."

Telefonu koca tebessümü ile kapatıp Levi'a dondu. Yüz ifadesine gülmeye başlamışken, soğuk bakışlar ile durup masada yerini aldı.
"Ne söyledi?" Eren tebessüm etti. "Sırrrr"
Levi'nin bakışları karardı, birden bire ciddilesti. Eren önce şaşkınlık sonra da korku hissini duydu vücudunda. Levi sinirli miydi? İyi de neden?  Birden bire bakışlar tekrar eski yumuşaklığına döndü.
"Sırrınız ne zaman açığa çıkacak bakalım" ellerini birleştirip çenesi ile tutturdu. Eren kolunda ki saate baktı, ardından cama. Tebessüm yine dudaklarına yayılırken Levi'den müsade istedi. Ayağa kalkıp adimlarken
"Nereye" Eren arkasını dönmeden cevap verdi "Bir şey getiricem, odamdan" Levi şaşırsa da bir şey demedi. 5 dakika içinde, dış kapının sesi duyulması ile Levi yerinden fırladı.

Kapıya baktığında sadece yerinde olmayan ayakkabılar ve küçük bir not buldu. Okumak için eline aldı.

BİRAZ DA BENİMLE TAKILSIN

Erwin

Küçük Ve Masum -RiRen-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin