bölüm 10~gizli numara

1.1K 54 3
                                    

Ateş beni sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Burhan'ın  yeğenlerini tanıyor musun sevgilim?"
Düşünüyordum. Ama aklıma sadece yağmur ile Ali vardı.
"Sadece yağmur ve Ali'yi tanıyorum. Ali daha küçük 13-14 yaşında yağmur da 23 yaşında."
" Kızlardan değil de erkeklerden şüpheleniyorum normal olarak. Telefonunu verir misin?"
Kafamı sallayarak telefonu uzattım.


"Onur mu Ateş mi Onur mu Ateş mi hadi Onur'un getirdiği papatyaların yapraklarını tek tek kopar ve sevdiceğini bul. Bu arada gönlüm Onur'dan yana :)

Demek sonsuz olacaksınız he! Sizin sonunuz ben olacağım seni ona asla bırakmayacağım bu sonsuz masalın katili ben olacağım."

Kafama kaynar sular dökülmüştü.
"Onur... Onur muymuş bana bunları yazan burhan abinin yeğeni."
"Ara. Burhani ara ve yeğeninin adını sor."
Telefonu ateşin elinden alıp burhan abiyi aradım.
"Ne oldu?"
Dedi direkt.
"Senin yeğenin... Adı ne?"
"Yola mı geldin canım kızım."
Dedi mutlulukla.
"Bana kızım deme! Adı ne senin yeğeninin!"
"Ömer."
Ateşle göz göze geldik. İsmi tutmuyordu.
" Numarasını iste." Dedi sessizce.
"Numarasını at bana burhan abi hemen!" Dedim telefonu yüzüne kaparken.
" Ömer diyor. Onur onun yeğeni değil mi?"
"Bekle güzelim."
Numarasını atınca kaydedip profil resmini açtım. Bu onurdu.
"Onur.. ne oluyor ateş ben hiçbir şey anlamıyorum."
"Onur'un sana verdiği numarayı ara."
Dediğini yaptım.
"Alo! Su beklemiyordum."
"Ben... Nasılsın onur?"
Ne diyeceğimi bilmiyordum. Ateş bana bir şeyler yazıp verdi.
"İyiyim Su sen nasılsın?"
"İyiyim. Şey diyeceğim sana.. ben biraz kötüyüm bize gelebilir misin adresi atsam? Kimse yok evde duvarlar üstüme üstüme geliyor."
"Tabi hemen gelirim sen at adresi."
"Tamam ... Bekliyorum. Görüşürüz. "
Telefonu kapatıp ateşe baktım.
"Eve gidiyoruz. Biz annenin yardımıyla  pencereden odana gireceğiz. O gelince burhan'a kapıyı açtıracağız onlar konuşurken içeri gireceğiz. Ve tüm yalanları öğreneceğiz."
Kafamı salladım.
Yolda annemi arayıp bizim odanın camını açmasını ve burhan abiye bir şey caktirmamasını rica ettim. Eve gelince annemin sarkıttığı kalın halata baktım. Benim kadar sakar bı insan bu halattan nasıl çıkacaktı.
"Su çıkacak misin halata ilanı aşk filan mı edeceksin güzelim?"
Ateş'e bakıp halata tutundum. Ama tutunduğum gibi halatla yere yapışmam bir oldu.
Ateş gülmemek için kendini zor tutuyordu.
"Eğer gülersen seni gebertirim!"
Ağzına fermuar çekip beni kaldırdı ve omuzlarına aldı.
"Çabuk tırman."
Ellerimi pencerenin mermerlerine koyup kendimi yukarı çektim. Ateş ise benim tersime sanki hep cama tırmanıyormuş gibi tırmandı.
O sırada zil çaldığında hemen benim kapıma gittik.
"Burhan! Kapıya bakar mısın?"
"Bakıyorum!"
Burhan abinin ayak sesleri kapımdan geçip sokak kapısında son buldu.
"Buyurun?"
"Ben, şey Su'yun arkadaşıyım. Beni çağırmıştı ama-"
"Su burada değil oğlum. Hadi güle güle!"
Diyip kapıyı kapatınca birbirmize baktık. Ne yani Onur onun yeğeni değil miydi?
"Ben anlamıyorum hiçbir şey."
Dedim sessizce.
"Bende güzelim şuan anlamadım hiçbir şey."
"Burhan! Markete gidip şunları alır mısın hemen lazım."
"Tamam alırım dilek ver." Burhan abiyi annem evden çıkartınca odaya geldi.
"Çocuklar ben bir şey anlamadım."
"Bizde anlamadık anne. Tüm oklar onun yeğeni olduğunu gösteriyordu. Profil resmi oydu. Bana gelen me- öyle işte."
Dedim son saniye mesaj konusunu açmadan. Annem bana dikkatli bakarken ateşe döndü.
"Sen ne diyorsun oğlum?"
"Bu işte bi iş var..."
"Biz çıkalım artık anne o gelmeden."
Annem bir şey diyecekken ateşin kolundan tutup evden çıkmıştık.
"Güzelim farkında mısın biz bir aptallık yaptık."
"Ne gibi?"
"Hani bu sana yazan bizim her adımımızı biliyor ya."
Gözlerimi sıkıca kapadım.
"Bizim eve geldiğimizi de biliyordu tabii ki de. Ve bu yüzden burhan abi'ye haber verdi. Ve büyük ihtimalle burhan abi de bana gelen mesajlarla bağlantılı."
Kafasını salladı. "Biz nasıl bir oyunun içindeyiz?" Dedim sessizce. Ateş bana sıkıca sarılmıştı. "çözeceğiz güzelim merak etme."
Telefonum yine titredi.
"Senden beklemezdim bunu Su. Beni kandırdın. Evde bile değildin. Bunu niye yaptın bana? Cidden yazıklar olsun."
Onurdu bu.
"Şerefsize bak bir de vicdan azabı çektirmeye çalışıyor. "
"Ne olacak şimdi?"
Ateş cevap vermiyordu. Birlikte ateşlerin evine gelmiştik.
Saat sabah 10a geliyordu. 10... Biz 10a kadar uyumamıştık.
"

Ateş Ve SuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin