Kendi yarattığınız zindanın içine hapsolmuş, demir parmaklıkların arasından avuç içlerinizi uzattığınızı düşünün. Parmaklıklar ne kadar geniş olursa, umutların o kadar rahat ettiğini hayal edin.
Dapdardı benim parmaklıklarım.
Avuç içlerimden, ölen umut tanelerinin hengâmeleri yetişmeye çalışıyordu sonsuzluğa.
Kalbim zindanda hapsolmuştu. Minik bedenim ise günden güne ezilen kalbimi izliyordu.
"Bak bakayım," dedim elimin üst kısmını çeneme doğru bastırarak, dirseğimi masaya uzattım. Balkon masasına iyice yayıldım ve gözlerimi Yaren'in elindeki kahve bardağına diktim. "İyi bak, para çıksın."
"Dur, odaklanıyorum." dedi Yaren Türk kahvesi fincanını elinde tutmuş döndürürken. Kaşları çatık, gözleri bardağımdaki kahve telvelerinin şekillerini çözmeye çalışıyordu. "Hmm," dedi yavaşça. "Çok nazar var, Yağmur."
"Ay Allah korusun!" dedim hızla masaya üç kez tıklatırken. Sonrasında elimi çeneme tekrardan koydum ve dikkatle Yaren'e baktım. "Gözü olanın gözü çıksın!"
Yaren hafifçe güldü ve kendini toparladı. Gözlerini kaldırarak bana baktı. "Kız, Yağmur! Biri sana büyü yapmış!"
Hızla elimi çenemden çekip diğer elimin avuç içine birkaç kez vurdum. "Vay başıma gelenler! Kim yapmış!" dedim korkuyla. "Neden yapmışlar?"
"Dur, bakıyorum." dedi tekrardan ve kaşlarını çatarak kahve fincanıma baktı. "Bu, bu bir adam." dedi kaşlarını çatarak.
"Kesin ağabeyim," dedim gerilerek. "Kesin!"
"Yok, bu daha yakışıklı." dedi hafif gülerek. Sonrasında gülmesini bastırmak için dudaklarını sıkıca birbirine bastırdı. "B harfi var."
"B....B....." dedim ve gözlerimi yukarı kaldırarak düşündüm.
"Hatta," dedi ve gülmesini engelleyemeyerek kocaman sırıttı. "Hatta seni düşünüyor şu an." Gözlerimi yukarıdan Yaren'e doğru indirdim merakla.
"Kız, kimmiş bu?" dedim kaşlarımı çatarak. "Bana ne büyüsü yapmış?"
"Aşk büyüsü!" dedi ve kocaman bir kahkaha attı. "Bora diye bir adammış, zenginmiş, güçlüymüş. Seni çekip kollarına alacakmış."
"Ya bir siktir git!" dedim gülerek ve geriye doğru gerinip yayıldım. "Ben de ciddi ciddi dinliyorum ya."
"Aptalsın çünkü." dedi gülerek ve paketinden sigara çıkarttı.
Bora çekip gittikten sonra eve çıkıp birkaç saat uyumuştum. Terk edilmiş gibi hissediyordum. Yaren bana geldiğinde Türk kahvesi yaparak odamın balkonuna geçmiştik. Telefonuma gelen mesajla kaşlarımı çattım.
Cenk : Fal mı bakıyorsunuz bücürler
Yağmur : evet gel sana da bakalım
Cenk : Karı mıyım ben
Yağmur : kes sesini
Yağmur : bizi mi dikizliyon sen gelsene yanımıza
Cenk mesajımı okuduktan bir süre sonra perdeyi açarak balkona çıktığında ona bakarak dil çıkardım. Yaren kolunu balkon demirinden sarkıtıp Cenk'e döndü.
"Komşu, naber?" dedi Yaren sevecen bir sesle.
"Sağ olasın, Bülent nerede?"
"Çalışıyor, kocam." dedi sırıtarak. "Bir akşam toplanalım bir yerlere gidelim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAĞANAK YAĞMUR | +18
Teen FictionYağmur, evli bir adam olan Bora Acar'a aşık olur. Onu elde etmek için türlü oyunlar oynamaya başlar. Bir yandan Bora'nın eşiyle yüzleşir, bir yandan yüzleşmeye korktuğu geçmişiyle. "Birlikte çamura mı bulaştık?" diye sordum şehvetle. Nefes nefeseydi...