5

1.5K 141 79
                                    


Koordinatlarda belirtilen yere geldiklerinde Tasha'nın planına uyup çifter gruplar halinde ayrıldılar. Tony ise tek başına havada savaşacakları yeri kontrol ediyordu. Hisleri birbirine girmişti. Bir yanı deliler gibi özlem duyuyordu, diğer yani ise intikam istiyordu. Tüm bu karışıklığa rağmen Tony şaşırılacak derecede soğukkanlıydı. Buraya gelirken çok düşünmüştü. Steve'i görünce ne yapacağını bilmiyordu. Ne demeliydi, nasıl bakmalıydı mavi gözlere? 

Düşüncelerini dağıtmak için başını iki yana salladı. Lanet olası düşünceleri yüzünden erkenden ölmek istemiyordu. Geldikleri yer şehir merkezinden oldukça uzaktaydı. Terk edilmiş fabrika ürkütücü gözükse bile en azından insanlar olmadığı için daha güvenliydi. 

"Tony, Hydra'ya ait birkaç birlik bize ateş açmaya başladı."

Tasha'nın sesini duymasıyla harekete geçmesi bir oldu. Saniyeler sonra büyük alana varmıştı. Tasha ve Bucky birliklerden tekini hallederken Wanda Clint'le beraber diğer birliği hallediyordu. Daha fazla gecikmeden yeni yeni gelmeye başlayan askerlere doğru kolunu doğrulttu. Ateş aldığı askerler tek tek yere düşüyordu.

"Tasha yeni birlikler gelmeye devam ediyor."

Clint'in sesiyle birliklerin geldiği yöne doğru baktı. Bir düzine Hydra ajanı devasa silahlar eşliğinde Wanda ve Bucky'e ilerliyordu. 

"Ben yeni gelenleri hallediyorum."

"Friday iticileri hazırla. Şunların işini bitirelim."

"Hemen hallediyorum Bay Stark."

Friday'den onayı aldığında hızını yükseltip yeni askerlere doğru uçtu. Ateşleyicileri en tehlikeli hale getirip Hydra ajanlarına kolunu doğrulttu. Hydra hayatının içine sıçıyordu. İlk önce sevgilisini elinden almıştı şimdiyse arkadaşları için tehdit haline gelmişti. Askerleri acımadan tek tek vururken arkasında hissettiği darbeyle ani bir atak yapıp başka yere uçtu.

"Tony dikkat et, sana saldırıyorlar."

Bucky'nin sesi endişeli geliyordu. En azından biri Tony'i düşünüyordu. Bu görev bittiğinde Bucky'e sarılacaktı. Bu sefer gerçek bir sarılma olacaktı. Tekrar askerlere odaklanıp havada keskin dönüşler yapmaya başladı. Kimi görse ıskalamayacak şekilde vuruyordu. Daha da yükseğe çıkıp askerlerin geldiği yöne uçtuğunda gördüğü manzarayla duraksadı.

"Siktir... "

Steve yanında ki sarışın kadınla fabrikanın tepesinde duruyordu. Onunda kendisini gördüğünden %100 emindi. Kolunu bir anlığına indirip sevdiği adama yaklaşmak istedi. 

"Stark."

Steve çok farklı gözüküyordu. Sevdiği adam değilde sanki bir başkası gibi giyinmişti. Üzerinde siyah Hydra üniforması vardı.  Yüzünü süsleyen sakalları Tony'nin kalbini gümbür gümbür attırmıştı. Mavi gözleri en koyu tonundaydı, saçları güneş gibi parlıyordu.

"Steve, sen değişmişsin."

Tony'nin bal rengi gözleri Steve'in yanında ki kadına kaydı. Sarı saçlarını balerin topuzuyla tepesinde tutturmuştu. Kadının yeşil gözlerinde karanlığı hissetti. Eli Steve'in kaslı kolunun üzerindeydi. İkisi arasında neler dönüyordu? Kötü düşünceler rahat durmayarak Tony'nin aklına girmek üzereydi.

"Tabi ki değiştim. Ben senin tanıdığın Steve değilim Tony."

Tony kabul etmediğini belli eder gibi başını iki yana salladı. Oysa ki buraya gelmeden önce intikam konusunda çok planlar yapmıştı.

Falsch /Stony/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin