Bir tür şaka falan olmalıydı!!

383 28 16
                                    

Ben daha 5 yaşındaydım ve bir gün ailemi öldürüp, beni bir odaya tıkıp 4 sene boyunca bana hep işkence ettiler. O pislik insanlar. Halbuki biz onlara bir şey yapmamıştık ama onlar butün ghoulları kötü sanıyorlar. Tamam insan yiyoruz ama bu bizim suçumuzmuydu. Biz isteğimizle ghoul olarak doğmamıştık. Ama o insanların bu akla yetecek beyinleri yok maalesef.

Ama bir gün, o gelip beni bu işkenceden kurtarmıştı. O beni bu leş kokan yıkık dökük, pislik odadan kurtarmıştı. Oydu beni bu durumdan
kurtaran. Oda benle aynı yaştaydı o zamanlar. Ama o benim gibi korkak değildi. O cesurdu ve hiç bir zaman onun gibi olamamıştım.

O Misakiydi. Bana o zamandan beri yardım eden kişi ve ona hayran olduğum kızdı. O benim en sevdiğim insandı bu hayatta. Benim ailem oydu.

Her zaman rüyamda bunu görüyordum ve yine rüyada olduğumu anladım. Artık uyanmam gerekiyordu. Ama sanki bir şey beni tutuyor ve uyanma diyordu. Sonunda zorla uyanabilmiştim ama bedenimi haraket ettiremiyordum. Benim uyanmama izin vermeyen şeyde buydu ve o anda bana ne olduğunu hatırlamıştım. Ben yaralanmıştım ama küçük bir yara değildi kesinlikle değildi. Resmen ikiye bölünmüştüm ve sonra, sonra ne olmuştu. Evet, evet ben birinin kucağındaydım. O kişide dağınık mavi saçlı çocuktu. Evet oydu. Adı neydi acaba?

Gözlerimi tamamen açabilmiştim ama nerde olduğum hakkında bir fikrim yoktu. Sadece en son o çocuğun kollarındaydım ve şimdide bir odanın koltuğunda yatıyordum. Neler olmuştu? Şu anda hiç bir şey hakkında bir fikrim yoktu. Zaten kalkamıyordum da. Nerde olduğumu bir an önce öğrenmezsem delirecektim. Korkuyordum. Misaki yanımda olmadığı sürece hep korkuyordum. O günden beri!

Nerde olduğum hakkında biraz çevreye baktım ve masada beni kurtaran dağınık mavi saçlı çocuğun fotosunu gördüm. Küçüktü ve bir adamla bir de kız çocuk vardı. Muhtemelen babası ve kız kardeşiydi ama neyse ki biraz rahatlamıştım. Üstüme baktım ve üstümde kalın bir battaniye vardı. Beni çok iyi korumuştu ve kesinlikle dünden daha iyiydim. Ama en önemlisi bana niye yardım etmişti ve o kimdi. Kafamda bir sürü soru işareti yatıyordu.

Bunları düşündükten hemen sonra içeri kapıyı tıklatıp Misaki girdi. Hemen benim yanıma koştu ve bana ağlamaklı bir şekilde:
- Dün olanlar yüzünden çok özür dilerim Lawliet, hepsi benim suçumdu. Seni oraya çağırmamalıydım. dedi. Ama ben bunun üzerine üzülmene gerek yok bile diyemedim çünkü o anda konuşcak halim bile yoktu. Sonra devam edip:
- Biliyorum, konuşamıyorsun bile. Senden nasıl özür dileyeceğimi bilemiyorum. Lütfen beni affet. Ben, ben sadece sana birisini tanıştırmak istiyordum. Özel birisini. dedi.
Ama niye beni birisiyle tanıştırmak için oraya çağırmıştı? Bunu sordum ona:
- Peki niye orda, korkunç bir sokakta tanıştırmak istedin? diye sordum, titrek bir sesle.
O da şöyle cevap verdi:
- Onun gerçek halini ve sana onun nasıl güçlü olduğunu göstermek için oraya çağırdım. Orada her şeyi anlayacaktın. dedi.
Bende şu an o bahsettiği kişiyi gerçekten merak etmiştim çünkü bu kadar önemli birisiyse aşık olmuş olabilirdi ve bundan da haberimin olması iyiydi. Bende:
- O zaman bana ondan biraz bahset, adı ne ve kim olduğundan. Onlan orda tanışamadıysak bari. dedim.
O da:
Şimdi sen onları hiç düşünme, iyleşmene bak. dedi.
Ama ısrar ettim ve o da anlatmaya karar verdi.
- Öncelikle onun ismi Ayato ve çok hoş dağınık mavi saçları var, dedi ve Ayato içeriye girdi.

O dağınık mavi saçlı çocuk Ayatoydu ve Ayato da Misaki'nin sevgilisi gibi bir şey oluyordu.
Ben o anda ikinci kez bir darbe yemiş gibi olmuştum zaten. O kişiden bahsettiğimize inanamıyordum. Bu gerçekten ama gerçekten bir tür şaka falan olmalıydı. Yeter!! O anda ne yapıcağımı bilemedim ve artık gözümden bir yaş damla süzlülmüştü nihayetinde.

Evet arkadaşlar okul çok ödev verdiği için uzun zaman sonra yazabiliyorum anca ama yinede beğenirsiniz diye umuyorum. Iyi okumalar.

Bir Ayato Hikayesi {Ayato Kirishima}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin