4 saatlik uçak yolculuğumun ardından sonunda Katar semalarına gelmiştik. Yolculuk boyunca aklımda Selim beyin tavırları vardı. Ne oldu da bu adam 2 gün de böylesine bir değişim yaşadı ? Aklımı kurcalayan bu soruları kafamı sallayarak yok etmeye çabaladım. Benim daha büyük meselelerim varken onu düşünmek saçmalık olur..
Uçaktan iner inmez valizimi de alarak dış kapıya doğru yöneldim. Elinde pankartıyla beni bekleyen şoförü görünce, herşeyin kusursuz ilerlediğini daha iyi anladım. Arabaya binerek otele gitmek istedigimi belirttim. Sanıyorum ki şoförüm de beni otele götürüyordur. Görüp anlayacağız...
Otele geldim, adıma ayırtılan odanın anahtarını aldım. Bellboy'um ile asansöre binerek kalacağım odanın yolunu tuttum..
Işte yine mükemmel, ışte yine enfes bir oda Mahir beyin bonkörlüğüne birkez daha teşekkür ettim.. Bellboy' a bahşişini verdiğim gibi kendimi yatağa atmam bir oldu sanırım çok fazla yorgunum ve çok fazla dinlenmeye ihtiyacım var.. Öylece nekadar kaldım bilmiyorum gördüğüm kabus yüzünden kendime geldim.. Kendimi duşun altına atarak rahatlamaya çalıştım.. Telefonumu açmayı unuttuğumu fark ederek çantamı kurcaladım açtığım zaman çağrı olmaması beni şaşırttımı tabiki hayır..
Telefonla arayarak odamda yiyeceğimi söyledim, hiç aşağılara inerek yorulamam zaten ölüyorum yorgunluktan sonra da bol bol yatar uyurum. Benimle irtibata geçip haberleşen de olmadığına göre daha buradayım gibi gözüküyor.. Yarın da küçük bir katar turu yaparım oh miss, gelmişken elimizdeki imkanları kullanmamak haksızlık olur..
Çalan kapının yemek servisi olduğunu bilerek girmesini rica ettim. Gelen yemekleri güzelce yedikten sonra bilgisayarımı açıp maillerime göz gezdirdim.. Ee orada da birşey yok! Bu ışte çok büyük bir gariplik var. Birilerinin benimle irtibata geçmesi gerekiyor benim de ne götüreceğimi bilmem gerekiyor hadi ama bu süreci hızlandırmamız lazım..
~~~~~~~
Sabah tüm yorgunluğumu atarak uyandım. Şimdi hazırlanıp kahvaltıya inme vakti sonra da şoförüme söyleyeyim de beni gezdirsin..
Ilk önce gezime Islam Eserleri Müzesi ile başladım. Mekan' a ilk girdiğim de ferah ve geniş olmasıyla bir ruh ferahlığı hissettim... Fatih Sultan Mehmet Han'ın ve Muhammed Ali'nin portlerinin olmasıyla beni kendine daha fazla hayran bırakan mekan oldu. Sonrasında gezime Şeyh Faysal Bin Kassim Al Thani Müzesi ile devam ettim. Içi okadar muhteşem ve güzel ki anlatamam o eski dokuma halılar, ilk el yapımı ahşap gemiler, maketler, çini sanatları ve en çok beni benden alan tarihi arabalar..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Işte benim sadece 2 saatimi ayırdığım o güzel bölüm. Onlara olan zaafım bir başka ya okadar güzel ve hassaslar ki ne ben arabalardan ayrılmak istedim nede arabalar benden.. 2 aşık gibi bakıştık durduk..
Sonrasında aynı kapalı çarşı tarzında olan souq waqif ' e gittim yine orası da tarihi dokusuyla beni kendine hayran bırakan bir yapı oldu..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu güzel gezimin ardından otel'e dönerek tekrar dinlenmeye devam ettim..
