PAROLA : KIZIL KUM #WATTYS2018

SELİM'İN AĞZINDAN - 20

Yurt dışında olan eğitimi mi bitirmiş artık evime, yurduma dönme vaktim gelmişti. Babamla telefon da görüştüğümüz de bana ayrı bir ofis açmayı teklif ettiğin de çok şaşırmıştım doğrusu. Koskoca şirkete mi sığamamıştım? Nice insanlar orada çalışabilmek için çırpınırken ben neden babamın şirketinde çalışmayacak mışım? Eşyalarımı toparlayarak babamın belirlediği gün ve saatteki uçağıma yetişmeye çalışıyordum. Babam beni araba gönderip aldırtacağından bahsetmişti o yüzden içim haliyle çok rahat tabi. Uçuş işlerimi hallettikten sonra uçakta yerimi almıştım. 12 saat sürecek bir yolculuk, gece binmiş olmamdan kaynaklı daha rahat olacağımı düşündüm. Belki yolu uykuyla geçirirsem daha çabuk biter...

Sonunda gelmiştik. İndiğim de valizimi bularak kapıya doğru adımlarımı yönlendirdim. Dışarı çıktığım da tanıdık sima görmeye çalıştım ama bu davranışım olumsuz sonuçlandı. Bana doğru şaşkın şaşkın bakan ve elin de " SAYAR HOLDİNG " yazan tabelayı tutan genç bir bayan gördüm. Sonrasın da zaten bana doğru gelen şoför olduğunu tahmin ettiğim bir adam yaklaştı. Hoş geldiniz Selim Bey diyerek valizimi elimden aldı ve o güzel bayanın yanına doğru ilerlemeye başladık...

Hoş geldiniz diyerek cümleye başladı ve adının serpil olduğunu öğrendiğim bu bayanla arabaya doğru ilerlemeye başlamıştık. Bana karşı olan kibar ve ilgili tavrından fazlasıyla sıkılarak " Hep böyle misiniz? Yoksa babama yaranmak için mi? " diye soru yönelttim oda hep böyle olduğunu ifade ederek arabaya doğru geldik. Bu kızda garip bir şey vardı? Ne olduğunu pek anlayamamış olsam da biraz ilgi göstererek anlayacağımdan hiç şüphem yoktu. Her kadın böyle değil midir zaten?

Bundan sonra benimle özel ilgilenecek olduğunu öğrendiğim de güzel planımı kusursuz yürütebileceğim kanısına fazlasıyla vardım. İlla ki bir açık, bir fiyasko verecek. Kusursuz cinayet yoktur. Ve ben serpil hanımın fazlasıyla ilgili tavrının altın da bir gariplik olduğunu fazlasıyla sezmiştim...

Babamla hasret giderdikten sonra serpilin kahvelerimizi getirmesiyle babamın onunla olan muhabbetine kulak verdim. Sonuçta babam eğer onun kötü bir niyeti olsa kesin anlardı. 2 gün sonra yurt dışına çıkacak olduğunu öğrendim. Eğer babam bir işi için Serpil'i seçmişse bu ona sonsuz güvendiğini gösterir ama hala benim içimde olan bu şüphe de neyin nesi böyle?

Anlayacağım diyerek kendime söz verdim. Babamın yanından ayrılarak şirketten çıkmış olan serpilin bilgisayarının başına kuruldum hemen bu kadın hakkında şirket dosyaların da ve haricinde olan tüm bilgileri toplamaya çalıştım. Adres bilgileri, telefon bilgileri, ailesinin bilgileri, eğitim bilgileri, sahip olduğu tüm bilgileri ve cv bilgileri her şeyine ulaşmıştım. Şimdi sadece bekleme zamanı, vakti gelince piyonlardan kurtulup şah-mat yapacağım...

Aradan geçen 2 gün boyunca serpil hakkında topladığım tüm bilgileri teker teker inceledim. Kusursuz sayılabilecek bir geçmişi vardı. Beni asıl tedirgin eden de buydu işte. Kim böylesi kusursuz olabilir ki o olsun? Uçağının olduğu akşam onu şaşırtarak evine gittim kapıda beni görünce şaşkınlıktan açılan kocaman ağzı ve gözleriyle ne kadar güzel göründüğünü fark ettim. Düşüncelerime lanet ederek içeri geçerken neden geldiğimi açıklamaya çalıştım. Uçuş saatinin geldiğini söyleyerek ve başka akşama daha güzel ağırlayacağı sözünü vererek evden ayrıldık. Evin de fazla eşya olmaması beni haddiyle fazla şaşırttı. Sadece 3-4 tane çerçeve dikkatimi çekmişti oturduğum 5 dakika boyunca onlar da ailesiyle olan fotoğraflarıydı gördüğüm kadarıyla. Arabaya binince sessizliği bozan taraf serpil oldu bende sizli bizli konuşmamasını rica ederek güvenini ve samimiyetini kazanmaya çalıştım şirket dışında nasıl birisi olduğunu öğrenmeye çalıştım.

Yurt dışında olduğu sürece boyunca aklım sürekli serpil de kalmıştı. Neden gitti, ne işi var, babam neden ona bu kadar güveniyor, nasıl olur da kusursuz birisi olabilir...? Bunun gibi bunca soruyla boğuşup durdum. Yurt dışından döndüğünde beraber çalışmaya başlamıştık. Çalışma sistemine katı kurallarla uyan, ama enerjisi ve sempatisiyle havayı her zaman sıcak tutan bir insan olduğu kanaatine vardım. Onun öyle içten gülümsemesi, sıcacık bakan gözleri, samimiyet kokan muhabbeti her şeyi ile dört dörtlük bir insan o.. Anladım ki babam onu yanında çalıştırmakla çok mantıklı bir karar almış.