Noktalama işaretleri ve yazım kuralları hakkında hiçbir şey bilmiyorum üzgünüm mfksmfms
Bir de Taehyung anlattığı için ve 15 yaşında olduğu için çok fazla edebi şeylere girmiyorum umarım sıkmıyordur
İyi okumalar 💞
▪▪▪
Yüzümü yıkamakta olduğum banyodan kurulanmadan çıktım. Evden ayrılma vaktimde uyanmıştım. Son zamanlarda uyanma zorluğu çekiyordum ve bunu yorgunluktan başka bir şeye bağlayamıyordum. Ve bu yorgunluğun bedensel olduğunu düşünerek kendimi avutuyordum.
Bakıcı henüz gelmemişti, normalde geç kalan birisi de değildi. Kahvaltı da hazır olmadığı için üstümü çabucak giyindim. Ne üstüme çeki düzen vermeye ne de çantamı kontrol etmeye vaktim vardı. Ama anneme bakmaya her zaman vaktim vardı. Yine de odasına girip çıkmam bir olmuştu. Geniş yatağında huzurla uyuyordu ve rahatsız etmemek adına çabucak çıktım.
Fakat bir sorun vardı.
Küçük çocuk yoktu?
Annemin yanında uyuyordu ama onu odada görememiştim. Sırasıyla kullanılmayan odaya, banyoya hatta kendi odama bile baktım. Gözlerimi girebileceği her yerde gezdiriyordum. Nihayetinde onu salonda dışarıyı izlerken bulmuştum. Koltuğun hemen arkasındaki camın önüne yerleştirdiği taburede, dizlerinin üzerinde, duruyor ve dikkatlice bahçeye bakıyordu. Öyle ki geldiğimi bile duymamıştı. Biraz yaklaşıp neye baktığını görmek için boynumu uzattığımda eriyen karların arasında, toprağı eşeleyen birkaç serçe olduğunu gördüm.
Sayılarının aniden artmasıyla heyecanlanmış, ellerini camın önüne koyup yükselmişti. Kalın pembe dudakları yine "O" şeklini almıştı. Çok geçmeden kuşların birleşip uçmasıyla bütün dikkati dağılmıştı.
İrislerimiz buluştuğunda geç kaldığımı hatırlamama rağmen yerimden kıpırdayamamıştım. Gözlerim, kızarmış gözlerinde takılı kalmıştı adeta. Ne zamandan beri burada duruyordu? Bunu sormayı çok istiyordum ama cevaplayacağını sanmıyordum. Bu yüzden göz temasımızı bozarak mutfağa doğru ilerledim. Göz ucuyla tabureden indiğini görmüştüm. Ayrıca peşimden gelen ayak seslerini de duyuyordum. Çıplak ayakları zeminde garip, tanımlayamadığım bir ses çıkarıyordu. Gerçi duymamam için ayrı bir çaba sarf ettiğini sanmıyordum çünkü tabiri caizse uçarak geliyordu peşimden.
Sanırım şu durumda yapabileceğim tek şey paketlenmiş ramendi. Mutfağın kapısındaki hareketliliği fark etsemde tüm dikkatimi kaynaması için ocağa koyduğum suya çevirmiştim. Üç dakika istediğim şeyi elde etmem için yeterli olmuştu.
Çubuklarımı ve yemeğimi alıp arkama döndüm, kapının arkasında duran ufaklık hemen gözüme çarpmıştı. Kapının kenarını tutmakta olan eline, çıplak ayaklarına ve en sonda çekindiği her kısmından belli olan yüzüne baktım. Bana hiçbir şey dememişti. Tek kelime dahi etmemişti ama ne istediğini anlamıştım. Bu durum biraz tuhafıma gitse de ona istediğini verecektim. Bu yüzden fazladan bir tabak daha çıkardım. Kendi tabağımdakilerin bir kısmını diğer tabağa aktarıp ikisini de masaya koyduğumda tekrar çıplak ayaklarının çıkardığı o tuhaf sesle koşarak gelmiş, saniyesinde masanın başındaki tabureye tırmanıp oturmuştu. Belki çubukla yiyemez diye çatal da alıp tabağının yanına koydum. Ses etmeden yanındaki tabureye oturdum, bir yandan yemeğimi yerken bir yandan da onu gözlemliyordum her zamanki gibi. Uzanarak çubukları almıştı. Küçük ellerine büyük geliyordu ve doğruyu söylemek gerekirse düzgün tutamıyordu bile. Yine de umursuyormuş gibi görünmüyordu. Tabağını hızla sıyırmaya başlayınca az koyduğumu düşünerek kendi tabağımdan biraz daha koymuştum onunkine. Kaldığım yerden devam ederken bakışlarının bir süre üzerimde olduğunu hissetmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LITTLE BROTHER | Vmin ✓
FanfictionBayan Kim gülümsedi. "Yeni kardeşine merhaba de Taehyung~" ↪VMIN↩