45 ♛ ALTIN VE YEŞİL

857 134 143
                                    

Bu bölümü de bu kurguyu seven herkese ithaf ediyorum.

Elbet, sevdiğini belirtenlere daha çok ithaf ediyorum <3 Yorumlarınız benim için çok değerliler.

Elbet, sevdiğini belirtenlere daha çok ithaf ediyorum <3 Yorumlarınız benim için çok değerliler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

45. Bölüm

ALTIN VE YEŞİL

"Dahi kardeşime söyle, Veilhr. Bir daha bana güvenerek tek bir kelime bile etmesin."

"Onu benden iyi tanıyorsun." dedi melez elf ona bakarak. "Bunu tekrar yapmayacağını biliyorsun."

"Yine de hatırlat."

"Nasıl istersen, Kara Kraliçe. Elbet, onunla karşılaştığında kendin de söyleyebilirsin bunu."

Kara Kraliçe yanıt vermedi. Saatlerdir durmamışlardı. Eldivenleri dizginleri tutmaktan aşınmıştı. Ellerini dizginden ayırdı. Görüşünü azaltan pelerininin başlığını indirerek etrafına bakındı. Hala güneş doğmamıştı. Ay ve yıldızların ışığı yolun iki yanını ve üzerini kapatan ağaçları geçemiyordu. Soğuk güzelden öte rahatsız ediciydi ve hava kasvetliydi.

Hisleri onu yanıltmazdı. Bu bölgenin ağaçlarının, insanlarının, yaratıklarının gölgeleri uzayacaktı. Atının bastığı zemin ona ait değildi. Bunu fazlasıyla hissediyordu. Bu ülke Zinaida yüzünden onun için tehlikeliydi.

Esen rüzgarda yüzüne gelen saçlarını düzeltti. Bir gün öncesinde gruplarındaki çoğu insana Zerath'la gitmeleri emrini vermişti. Onunla Diyar'a gidenler Veilhr, Aias, Karissa ve Uranian'dı.

Veilhr, yarı elf yarı orman insanıydı. Doğu Ormanı'nın hanedanına mensuptu, bir prens sayılırdı fakat Diyar'da soyu kişinin önemiyle ortaya çıkardı. Eğer kişi güçlü değilse ailesinin önemi yoktu. Veilhr ismi ona yarı ak elf, yarı orman elfi olan annesinin batıdaki ailesi tarafından verilmişti. Doğudaki ismini yıllardır kullanmamıştı. Dymentsia, onun hanedan adını merak ediyordu.

Aias ve Uranian yıllardır onun yanında olan güçlü kara savaşçılardı, Karissa ise yeteneklerini savaş sanatında kullanan kara elfti. Dymentsia Karissa'nın savaştığını hiç görmemişti. Elflerin üstün duyuları onları özellikle uzak dövüşte savaşçılarla neredeyse bir tutuyordu. Aias ve Uranian, kuzeyin geleneklerinden olan savaşçı düellolarında onlarca kez savaşmışlardı. Kara Kraliçe, bu düellolardan çoğunda izleyici olarak bulunmuştu, birkaç kez arenaya çıkmıştı. Diyar'ın bazı bölgelerinde arenalar yasaktı. Kuzey bu geleneğin binlerce yıldır sürdüğü bir yerdi. Elbet, eskiye göre ölümle bitenler daha azdı. Şu anki mücadeleler ölümle değil üstünlükle ilgiliydi. Ölümcül yaralar yasaktı, arenalar korumalıydı. Bazı savaşçı, büyücü, elf ve devler suçlarının karşılığı olarak arenaya çıkarlardı, kimileri yükselir, kimileri ölürdü. Bazen şehrin veya bölgenin önde gelen iki güçlü ismi yüzleşirdi, arenaların tamamı dolardı.

KARANLIĞIN ŞAFAĞI ♛ Kraliçelerin Savaşı IIIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin