BÖLÜM 4

9K 412 14
                                    

Medya: Alya

"Derdin ne senin pis sapık" diyerek ayağa kalktım.

Ayaklandığımu görür görmez oda ayağa kalkarak hırsla baktı gözlerime.

"Derdim dünkü terliğin hesabı."

Elimi belime koyarak yapmacık bir sırıtmayla baktım hırslı gözlerine.

"O terliği haketmeseydin atmazdım. Ayrıca bana bak sapık benim laz damarımı attırma yoksa! " dedim ve masada duran onun kahvesini elime aldım.

"Bunun biraz tadına bakarsın!?"

Geri çekilerek alayla sırıtmıştı.

"O biraz sıkar."

"Ah öylemi Demir bey!? "

"Öyle Alya hanım!?"

Elimdeki kahveyi alıp kafasından aşağıya boşalttım.

"Ah.... Siktir.... Yanıyorum ulan.... Alya bitirdim seni!!!..."

Olduğu yerde horon teper gibi zıplayıp üzerime doğru gelmeye başladığında masanın üstüne çıkarak diğer tarafa atladım. Adımlarımı takip ederek masanın diğer tarafına geçmişti. Bir ona bir merdivenlere bakarak tüm cesaretimi toplayıp merdivenlere koştum. Üçer beşer çıkarken arkamdan koşuş seslerini duyuyordum. Kendimi koridora atıp koşmaya devam ederken bir kaç saniye arkama bakmıştım ki yeniden önüme döndüğümde lağam deliğine çarparken bulmuştum kendimi.

"Napıyorsun yavaş!"

Arkamda bir sapık varken onunla tartışamayacağım için cevaben onu kenara itip ilk gördüğüm sınıfa attım kendimi.

Zaten tenefüstü, ne yaptığımı anlamaya çalışanları umursamadan arkama baktığımda nefes nefese kapıdan tutunuyordu.

Ah salak ya ne diye kovalıyosa yakalayamıycak nasıl olsa. Hayır yani o kadar insanın içinde neden benimle uğraşıyor anlamıyorum ki. Ah abi ya neden onu oracıkta dövmedin ki!

Şaşkın şaşkın beni izleyenlere sahte bir gülümseme bırakıp sıranın üzerine çıktım.

"Tüh bir türlü yakalayamadı!"

Alaya karışık gülerek söylemem onu daha da kızdırmıştı. Üzerime koşup benimle güreşmesini beklerken öfkeli bir bakış atıp sınıftan çıkmıştı.

Bu hareketi beni epey şaşırtmıştı. Omuzlarımı silkerek sıradan inerken
"Allah Allah niye böyle oldu ki?" demiştim.

Sınıftakiler hala şaşkın ifadelerini yüzümde gezdirirlerken elimi kaldırıp başımı salladım.

"Kusura bakmayın arkamda bir boğa vardı. Nasıl girdiğimi bilemedim."

"Defterimi çiğnemeseydin iyiydi ama."

Sırasına çıktığım kız defterine hüzünle bakıyordu. Çiğnediğim defterin üzerini sanki eski haline dönecekmiş gibi çırptım.

"Kusura bakma canım ya fark etmemişim."

"Deli danalar gibi çıkarsan tabi fark etmezsin."

"Bir sayfanın lafını mı ediyorsun be! Kusura bakma dedik ya!"

"Of tamam Alya birşey demedim. Çenenle uğraşacak zamanım yok."

"Zaman değil de cesaret demelisin."

Gözlerini devirerek yeniden defterine döndüğünde elimi salla der gibi sallayarak sınıftan çıktım.

4 saat sonra_

LAZ KIZI (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin