Sallanmaktan midesi ağzına gelmişti Karanın . Tamamen uyuşmuştu artık bir anda gözlerine bir ağırlık çöktü ve bayıldı .
Gözlerini açtığında büyük tahta bir tavana bakıyordu yuvarlak topraktan yapılma penceresiz bir odanın içindeydi . Hasırdan bir yatakta yatıyordu yaraları sarılıydı . Yerinden doğruldu avcıları üzerindeki acı gitmişti artık ama bunun nedeni kendi ilacıydı . Felnler şifacılık konusunda pek iyi sayılmazdı .
Ayağa kalkıp etrafına bakındı .
Odanın zemininde beyaz yünden yapılma kalın bir örtü vardı oldukça yumuşaktı yürürken bulutların üzerinde yürüyormuş gibi hisseti . İşlenmemiş kahverengi kapıya yöneldi .
Tabi buna kapı denebilirse ne açmak için bir kolu nede bir anahtar deliği vardı .
Bunu yerleştiren kişi burada dursun yeter düşüncesi ile koymuş olmalıydı .
Hafif açık olan aralıktan ışık geliyordu içeri araya elini atıp yavaşça açtı kimseyi ürkütmek istemediğinden kapının çıkardığı gıcırdamaya izin verip geldiğinin mesajını önden vermek istemişti.
Kapıyı açtığında kendini buraya getiren Feln kızı küçük bir şöminenin başında oturmuş küçük bir tencerenin içinde çorba pişiriyordu yanındada küçük ve oldukça şirin Feln çocukları vardı . Birbirleriyle oyun oynuyorlardı .
Küçük Felnler Karanı görünce büyük olanın arkasına geçmişlerdi .
Karan enejisin bir tutam yayıp ona doğru gönderdi . Feln kızı ona bakıp demek uyandın dünden beri uyuyorsun .
Karan bana yardım ettiğin için sağol tek başıma kesin ölürdüm oralarda . Bu arada daha önceden tanışamamıştık benim adım Karan senin adın nedir . Benim adımda Yumi tanıştığıma memnun oldum Karan yanındakileri göstererek bunlarda benim kardeşlerim Hudin ve Yintu .
İkili duydukları karşısında korkmuşlardı çünki bir insanla konuşabiliyorlardı .
Karanda ateşin başına oturmuştu. Çorbanın bahartlı kokusu burnun direğini sızlatmıştı . Emeğine saygısızlık etmek istemem ama sanki bu çorbanın baharatı fazla olmuş gibi . Yumi biz Felnler acılı yemekleri çok severiz özelliklede çorbaları . İçtikten sonra beğeneceğine eminim .
Karan ne garip böyle konuşmamız insanlar ve Felnler kanlı bıçaklıdır normalde . Yumi normalde seni öldürecektik ama köyün büyücüsü ve en yetkili kişisi olan Darm seni sağ bırakmamızı emretti söylediğine göre senden bize en ufak bir zarar gelmezmiş . Birde şöyle dedi onun zararı ancak kendisinedir .
Karan bir sözü ile en büyük düşmanınızı bile sağmı bıraktınız .
Yumi biz Darma herkesten çok güveniriz oda bize güvenir bizim için her şeydir o .
Yıllar önce tek başına bizi insanlara karşı savundu ve hayatımızı kurtardı şuan sen bile kurtarıldığın için bana değil ona minnettar olmalısın .
Karan bu kadar güvendiğinize göre gerçekten çok iyi bir lider olmalı . Hemde en iyisi diye devam ettirdi Yumi .
Karan peki şimdi bana ne olacak . Yumi gitmekte özgürsün . Ama biraz dinlensen iyi olur en azından tam olarak iyileşene kadar .
Karan bu arada kardeşlerin ve sen burada isen ailen nerede .
Yumi üzgün bir ifadeyle onlar yıllar önce öldü bende ormanda avlanarak kardeşlerime bakıyorum .
Karan Yuminin üzerindeki çiziklere ve yaralara bakıp sence de bu çok tehlikeli değil mi .
Yumi evet ama başka çarem yok köyümüz küçük ve fakir . Tek seçeneğim bu .
Bu sırada fışardan çekiçlerin sesi gelmeye başladı . Yumi Demirciler işe başladı dedi .
Karan duyduğum kadarı ile Felnler oldukça iyi demircilermiş .
Yumi evet hemde en iyisi dedi .
Karan üzerindeşki sargılara baktı oldukça acemi işiydi . Sanırım şifacılığınız pek iyi değil . Yumi evet ne yazıkki öyle nerdeyse hiçbir şey bilmiyoruz bu konuda . Bizim halkımız sadece demir işinden anlar .
Zırh kılıç kalkan mızrak ve çeşitli savaş aletlerinin en iyisini yaparız . Ama dediğim gibi şifacılık hakkında hiçbir şey bilmiyoruz köyümüz dünyaya kapalı . Ve bunu öğretecek birisi de yok .
Karan aslında ben çok iyi bir şifacıyım size bildiklerimi öğretebilirim .
Yumi sevinçle gerçekten bunu yapar mısın . Karan ustam şifacılığı insanlara yardım etmek için öğretti .
Şu çorbanı bir içeyim ondan sonra şifacının yanına gideriz .
Yumi başını sallayıp tamam öyleyse dedi sesinde büyük ölçüde mutluluk ve biraz da heyecan vardı . Bu çok şirin bir görüntüydü o kadarki Karanın içinden onun başını okşamak gelmişti .
Karan küçüklere bakıp elini oynattı ve parmak uçlarından yıldızlar dökülüp odanın dört bir yanına yayıldı etraf karardı ve yıldızlar odayı aydınlattı .
Yıldızların içinde uçuyorlardı .
Yumi önündeki tencerenin kapağını açtı ve buhar yayıldı bir anda buharın içinden ejderhalar çıkıp yıldızların arasında uçuşmaya başladılar . Hudin ve Yintu büyülenmişçesine etrafa bakıp olan biteni heycanla izliyorlardı .
Sonra herşey karanın avçunda toplandı Karan avcunu kapatıp açtı ve hiçbir şey yoktu . Yumi çok garip bir yeteneğin var Karan dedi . Karan sadece bir ilizyon fazla bir şey değil .
Bu sırada çorba tahta kaplara doldurulmıştu bile . Yumi büyük olanı Karana uzatıp işte al biraz iç seni rahatlatacaktır .
Karan etrafda bir kaşık göremeyince fazla sorgulamadan kaseyi iki eliyle tutup bir yudum aldı sıcak ve acı çorba boğazını yakıp geçmişti ama oldukça güzel bir tat kalmıştı dilibde bir yudum daha aldı boğazından geçip giden sıcak çorba onun içini ısıtmıştı . Biraz sonra çorba bittiğinde terlemiş ve gözleri yaşarmıştı . Tüm gözeneklerinin açıldığını hissediyordu oldukça rahat bir şekilde nefes alıp veriyordu .
Biraz daha oturduktan sonra Yumi sana güzel olduğunu söylemiştim şimdi oldukça rahatlamışsındır . Elini uzatıp Karanın anlındaki teri temizledi .
Siz insanların tüysüz derisi gerçekten çok garip oldukça ve yumuşak .
Yüzüne dokunan Yumye bakıp lütfen şunu yapmayı bırakır mısın oldukça garip hissettiriyor . Hareketlerinden daha önce pek insan görmediğin anlaşılıyor .
Ayağa kalkıp neyse şimdi başka bir işimiz var önce şifacının yanına gidelim elinden tutup havaya kaldırdı .
Karan ve Yumi evden çıkıp yola koyuldular . Evlerin hepsi topraktan yapılmaydı yolda giderlerken her köşe başındaki demircileri fark etti sonsuz bin döngü gibi cınlıyordu kulağında çekiç sesleri .
Biraz sonra diğerlerinden daha küçük bir önünde durdular kapıyı açıp içeri girdiklerinde Yaşlı beli bükük bir Feln ve genç yardımcısı vardı içeride .
İkili aynı anda onlara baktı .
Yaşlı olan bu insanı neden buraya getirdin Yumi daha iyileşmedi mi .
Karan araya girip isterseniz durumu ben açıklıyayım duyduğum kadarı ile şifacılıkta yetersizmişsiniz isterseniz size şifacılığı öğretebilirim .
Yaşlı şifacı yeteneğini duymuştum genç insan bizi anlayabiliyorsun aslında ben de senden bunu isteyecektim seni buraya getirdiklerinde üzerine sürülü garip bir şey vardı . Bir kaç denemeden sonra anladımki bu şey kırıkları iyileştiriyormuş .
Sen tam olarak kimsin insan .
Karan ben sadece yanlız avcıyım .
