7

1.5K 125 44
                                    

"It's a beautiful sky,
The sky is clear like you.
There is not a cloud,
Because of you."

7

soundtrack: GOT7 – You Are

"Anlayamadım menajer-nim, ne demek Bangtan ile birlikte şarkı söyleyeceğiz?"

Hei Jung, heyecandan nefes nefese bir şekilde kalmış, yerinde zıplayarak menajer-nime bağırıyordu. Hepimiz onun bu haline gülmüştük. Seçilirse, grubun en küçük üyesi o olacaktı.

"Her biriniz Bangtan'dan bir üyeyle eşleşeceksiniz ve birlikte bir şarkı yapacaksınız. Ayrıca o üyeyle birlikte, yaptığınız şarkıya bir de koreografi hazırlayıp, şirket içinde düzenlenecek bir yarışmaya katılacaksınız ve işte bu yarışma sonucunda, gruba seçilecek 4 kişi belli olacak."

Hepimiz, ağzı açık bir şekilde menajer-nime bakakalmıştık.

Bu çok, çok zorlayıcı değil miydi?

Kızlar ilk önce fısıldayarak en sonunda seslerini yükselterek itiraz ettiklerinde menajer-nim elini kaldırarak herkesi susturdu. Ben ellerim ağzımı kapatmış bir şekilde endişeyle ona bakıyordum. Diğerlerinin arasında, ağlayanlar bile vardı.

Bu tepkinin nedeni, bizim hep kendi başarımızla seçilip seçilmeyeceğimize karar verileceğini sanmamızdı. Bir başkasının da bizim üstümüzde etkisi olması... Korkutucuydu.

"Buna bir toplantıyla karar verildi. Bangtan ile uyum sağlayabilirseniz, kendi grubunuza da uyum sağlayabilirsiniz demektir." Ayağa kalkıp uzun topuklularıyla ahşap zeminde yürümeye başladı. "Biliyorsunuz, onlar çok başarılı, onların birikimlerinden biraz olsun faydalanabilin diye böyle bir karara varıldı. İtiraz etmek bir işe yaramayacak o yüzden kaldırın kıçınızı da, sunbaelerinize gidip neden sizinle çalışmaları gerektiğini kanıtlayın. Çünkü, onlar sizi seçecek."

Eun Young olduğu yerden ayağa fırlayıp, "Kim Namjoon benimdir." Diyerek çalışma odasından koşturarak çıktı.

Bir anda damarlarıma enjekte olan bu yakıcı his, tüm vücudumu kaynatıyordu. Farkında olmadan ellerimi yumruk yaptım ve çatık kaşlarımla yerimden kalkıp arkama bile bakmadan çıkışa doğru yürüdüm.

Kim Namjoon senin midir?

Bunu göreceğiz.

🥊

Soyunma odasına girip kapıyı kapattım. Boş odada içten, kısa bir çığlık atıp uzun saçlarımı arkaya doğru savurdum. Ellerimi mermer tezgahın kenarlarına dayayıp derin bir nefes aldım ve içimi kavuran bu histen kurtulmaya çalıştım.

Musluğu açıp yüzüme su çarparak kendime gelmeye çalışmıştım ama bir türlü başarılı olamıyordum. Eun Young benden bir yaş küçük bir stajyerdi ve en az benim kadar başarılıydı. Kim Namjoon onu seçebilirdi, buna şaşırmazdım.

Ah!

Düşüncesi bile dişlerimi kırılana kadar sıkmak istememe neden oluyordu ve bu, Kim Namjoon hakkındaki başka bir gerçeği kendime itiraf etmeme neden oldu.

3. sü, Kim Namjoon'u deli gibi kıskanıyordum.

-

Soğuk bir duş alarak, daha sakinlemiş bir şekilde soyunma odasından çıktım. Sinirlerim mi bozulmuştu yoksa soğuk duşun etkisi miydi bilmiyordum ama titriyordum. Çenemi sımsıkı tutuyor olmasam, dişlerim birbirine çarpabilirdi.

Reflection | Kim NamjoonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin