Bölüm 19: Robot Baskını

4.9K 498 993
                                    

Tadaaa! Gaz veren bir müzikle dinledim ve size 3108 kelimelik bu bölümü yazdım. Zorlasam ortalıkta katliam yaratırdım ama o katliamı AlanWolf'un özel bölümüne saklıyorum! İyi okumalar. Müzik ilginizi çekerse ismi ; Two Steps From Hell - United We Stand Divided We Fall (CINEMATIC League of Legends)

Ve bir zamanlar kıl kaptığınız dokunaçlı kızın , şimdi ki haliyle fikirlerinizi yazmayı unutmayın! İyi akşamlar.

Sessizce oturduğum koltukta Alex'in dediklerini düşünüyordum. Demek Sam'i kaçıranlar tıpkı bizim gibi  radyoyu duymuştu. O kızı bir şekilde etkisiz hale getirip Sam'i de alıp o adaya gitmemiz gerekiyordu. Ya da kızı ikna etmemiz gerekirdi. 

Sıkkınlıkla nefes verdiğimde İvan huzursuzca ''Size hem iyi hem kötü haberim var.'' demişti.  Ona döndüğümüzde kız hızla ''Dur tahmin edeyim, hepimiz öleceğiz.'' dediğinde İvan başını iki yana sallayarak ''Hayır... Arabanın benzini bitiyor. Ama endişelenmeyin. İyi haber; geldik.'' dediğinde Lena'nın günler sonra ilk kez sesini duydum. 

Bıkkınlıkla saçlarını yüzünün gerisine attı ve ''O zaman şu küçük adaya gidelim ve ne yapacaksak yapalım.'' demişti.  Bir eli boynunda asılı olan kolyede, diğer eli de küçük bir sırt çantasındaydı. Rubby şefkatli bir şekilde ona yaklaştı ve ''Lena iyi misin? Yorgun gözüküyorsun.'' dediği zaman Lena dik bir duruş sergileyerek ''Evet iyiyim. Neden iyi olmayacakmışım?'' diye sordu ve hareket eden arabanın içinde ilerleyerek kapıya yaklaştı. Ardından durup Rubby'ye dönerek soğuk bir şekilde ''Eğer AlanWolf'u ayaklarımın altında görürsem, çok daha iyi hissedeceğim.'' dediği zaman araba bir anda durmuştu. İsabella ise ''Sonunda yakıtımız bitti. Kimler yürümeye hazır bakalım?'' diye sordu. 

Anlamadan ''İyi de az önce İvan geldiğimizi söylemişti.'' dediğimde İvan ''Birkaç dakikalık mesafemiz var. Hızlı olursak yirmi dakikayı aşmadan varırız oraya.'' demişti ve İsabella'nın da elinden tutarak ayağa kalktı.

Onlar ön kapıdan inerken biz de arka kapıyı açtık ve sırayla inmeye başladık. Alex biraz tökezleyerek yere inmeyi başardığında elinden tutup ''İyi misin?'' diye sordum. Bakışları önce elime sonra da gözlerime odaklandığında biraz gülümsemeye çalışarak ''Evet iyiyim.'' dedi. Tam bir şey diyecekken tam aramıza Acwel kucağında Alice ile girdiğinde ''Madem iyisin işte hastan. Onun iyileşmesini sağla.'' dedi.

Alex elini saçına atarak kafasını kaşıdıktan sonra ''Tamam. Tut onu. Biraz canını yakabilir.'' diyerek elini Alice'in alnına koydu. Alice ise ağzında ki iplere rağmen küfür etme çabası alkışlanacak cinstendi. 

Alex gözlerini kırpıp açtığı anda gözleri grileşmişti. Elini kaldırırken Alice'in gözlerinden ayırmadığı gözlerinin çekim alanına ister istemez bende takılmıştım. Hareketsizce ona bakarken Alice'in alnına elini yasladı. Yaslamasıyla beraber gözlerimin önüne patlayan flaşlarla beraber irkildiğimde bir el bileğimden tutmuştu. 

Gözlerimi kırpıştırarak elin sahibine baktığımda yorgun bir şekilde bana bakan Near ile karşılaştım. Saçlarını düzeltmeye çalışmış fakat rüzgarla beraber yeniden dağılmıştı. Üstünde biraz kan lekesi ve birkaç küçük yırtıkları olan kıyafetleri olsa da onu sıcak tutmaya yeterdi. 

Gülümseyerek ''Selam.'' dediğimde Near gözlerini gözlerimden ayırmadan ''O adaya gidince ne olacak? Başkan hala peşimizde olacak ve her an ölme riskiyle yaşamaya devam edeceğiz.'' dediğinde yüzümde ki gülümseme yok olmuştu. O haklıydı. AlanWolf'un liderliği son bulmazsa, hepimiz her an tehlikede olacaktık. 

Onunla aynı seviyeye inerek gülümsedim ve elimi onun omzuna koyarak ''Endişelenme Near. Bir ay. Sadece bir ay sonra yeniden eski yaşantımıza geri döneceğiz.'' dediğimde Near gözlerini kapatıp bir süre bekledikten sonra ''Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak Kelly. Bunu sen de biliyorsun.'' dediğinde gözleri gözlerime odaklanmıştı. 

K.A.O.S. Projesi: İsyan Ateşi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin