İki vücut yağmurun altında buluşmuştu sanki bir daha buluşamayacakçasına.Yağmurun sesi kulaklarda müzik senfonisi yaratıyordu. Aynı zamanda gözlerden süzülen gözyaşları yağan yağmura karışıyordu.Birbirlerine öyle çok sarılıyorlardı ki içlerindeki ac...
Sinirle saçlarımı karıştırarak Esin'e doğru döndüğümde donuk bakışlarıyla sadece bana bakıyordu. O an neden onu kendimden uzak tutmak istediğimi daha iyi anlamıştım. Aramızdaki çekimin farkındaydım ve bunun farkına varılmaması için herşeyi yapardım. Üstümde hissettiğim bakışlar ile üyelere doğru dönecekken onun gözünden bir damla yaş düştüğünü son anda görmüştüm. Ben böyle biriydim işte...çok iyi bir arkadaş olsam da aşk söz konusu olduğunda korkak dengesiz birine dönüşüveriyor ve çevremdekileri darmadağın ediyordum. Kapının çarpış dedi ile irkilirken tüm üyelerin gözü hala üzerimdeydi.
İlk sessizliği bozan da Chanyeol olmuştu."Ben öyle birşey kasdetmemiştim Baekhyun..." Üyeler birer birer kendi köşelerine geçip bu kasvetli ortamdan bir an olsun uzaklaşmak istemişlerdi. Fakat onların aksine Kai hala çatılmış kaşlarıyla bana doğru bakıyordu."Hyung sen ne yapıyorsun cidden? Kızı ne kadar üzdüğünü farkında mısın bilmiyorum ama onun üzülmemesi lazım"diyen Kai çok sinirli gözüküyordu. Yıllardan beri tanıyorlardı birbirlerini tamam da Kai için bir arkadaştan fazla değerli değil miydi? Neden onunla bu kadar ilgileniyordu ki. Hem üzülüyorsa o üzülüyordu. "Neden?Bir sorun mu var?" Tek kaşını kaldırarak ukalaca sorduğum soru üzerine cevapsız kalmayı tercih ederek sinirini kenardaki sandalyeye tekme atarak geçirmiş ve koltuğa oturmuştu. Odada ayakta kalan bir tek ben olurken Esin'in dönen sandalyesine oturmuş Sehun bu kez konuştu."Hyung son zamanlarda ne yapmaya çalıştığını anlayamıyorum. Neden Esin'e kötü davranıyorsun?" Bu soruyu bende defalarca kez düşünmüştüm fakat ona daha fazla kapılmadan uzaklaşmak belki de daha iyi olacaktı. "Sehun'la Kai'ye katılıyorum. Bir bayana böyle davranamazsın." Chen'in sesi düşüncelerimi bölerken ellerimle saçlarımı kurcaladım."Aish işime karışmayın." diyerek odadan çıktım. Birinden hoşlanmaya başlayınca uzak davranmak ne kadar zor anlatsam da anlayamazlardı. Hele de karşında çaresizce gözyaşı dökerken teselli edememek...o an gözyaşlarını silerek sıkıca sarılmaýi o kadar isterdim ki. Düşüncelerimden biraz kurtulmak için asansöre doğru yöneldiğim sırada Esin'e sarılan bir adet Jimin beklemiyordum. Bu herifin burada ne işi vardı?
ESİN'İN AĞZINDAN:
Asansörün kapısının bir el tarafından tutulmasıyla rahatlamıştım. Kımsenin beni ağlarken görmesini istemezdim sonuçta. Asansör kapısı açılınca karşımda Bts üyesi Jimin'i görünce küçük çaplı bir şok yaşadım. Bighitte çalışıyorken burada ne işi vardı? "Merhaba."diyerek salakça olan tepkinin ardından çaktırmadan gözümdeki yaşları silmeye çalıştım. "Merhaba tanışıyor muyuz?" Güzel soruydu pek sayılmazdı ama aslında baya tanışıyorduk. Nasıl biasım olduğunu söyleyebilirdim ki böyle bir durumda?"Kısmen. Bu arada sizin hayranınızım." Bir anda yüzü düşmüştü. Yoksa beni sasaeng filan mı sanmıştı. "Hayırrr...Yoksa sen ağlıyo musun?Hiç kimse bir armyin incilerini akıtamaz."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
