Gözlerimi açtığımda bilgisayar başına uyuya kaldığımı farkettim. Gözlerimi ovalayarak annemin bunu görse ne düşüneceğini merak ettim. Bilgisayarı kapatıp lavoboya koştum. Elimi yüzümü yıkayıp dolabıma yürüdüm. O sırada kollarımı iki yana açarak gerindim. Dolabımın kapağını açtım ve okul formami giydim. Siyah pantolonumu da giydikten sonra.Masamın yanında duran çantamı kaptım. Odamdan çıkarken babamla karşılaştım. Şu haline bakılirsa tüm gece içmiş ve eve geldiginde koltukta sızmısti. Ahh her zaman ki gibi leş gibi kokuyordu. Bir an önce banyo yapmalıydı. O duvara tutunarak zar zor ayakta dururken ben yanından hızlıca geçtim daha fazla dayanamayacaktım. Kendimi dışardaki temiz havada bulunca müziğimi ve kulaklığımı taktım. Kapşonumu geçirdim ve hızlıca yürümeye başladım.
Okula geldigim de o kadar da geç kalmadığımi farkettim. Kapşonumu iyice önüme çekerek merdivenlerden çıkmaya başladım. İnsanlarin hakkımda konusup dalga geçmelerine ya da gülmelerine aldırmadan sınıfıma çıktım. Hayatıma yenilikler katmalıydım belkide. Bir kaç dost? Ahh ne saçmalıyorum ben. Unut gitsin..! Bilegimde ki dövmeye baktım (ALONE) Yalnızdım, yanlız kalacaktım. Kimseye ihtiyacım yoktu benim! Degil mi? Kafamı kaldırdim ve ögretmen masasinin oradaki kız grubuna baktım. Egleniyorlardı. Mutluydular ama bu isler bana gore degildi. Kapidan hocanın girmesiyle kızlar yerine oturdu. Bense düşüncelerime son verdim. Öğretmen yoklamayı alırken yine bende takıldı. (NEDEN MI?) Çünkü orada ismim yazmıyor. Orayı karaladim ve üstüne Mysterious yazdim. Hocaya kafami cevirdim ve gülümsedim. İsmimi bilmiyorlardı ve bilmeyeceklerdi de. Beni atlayip bir sonra ki isme gecti. Boyle olmayi seviyordum. O kadar mallardiki mudure gidip ismimi sormuyorlardi. Ya da ugrasmiyorlardi. Bilemem. Defterimi çıkarip bir seyler karalamaya basladim. Okula gelmemin tek sebebi evde olmak istememem di. Acaba okul çıkısı ne yapsam? Ovv bi pizza harika gider. Heheyyy şimdiden daha mutlu hissediyorum.
Karalamayı bırakıp kafamı sıraya koydum...¤'¤'¤'¤'¤'¤
Omuzuma dokunan elle uyandım. Kafamı kaldırdığımda fizikçiyle karşılaştım.
~Uyanma vakti küçük hanım~! Dedi.
Sakince iç geçirdim ve sıramda doğruldum. Etrafta bana bakan gözlere baktım. Hepsinin gözlerinin içi boştu..! Gereksiz insanlar!
Kapının açılmasıyla zilin çaldını fark ettim defterimi çantama koydum. Ve omuzuma aldım. Sınıftan çıkarken bir yandan da kulaklığımı takmaya çalışıyordum telefonumda müziğimi açarken aniden bir şeye çarptım. Telefonumun yere düşmesi ile bana çarpan kişiye sert bir bakış attım. Daha doğrusu bu tipe sert bir bakış atmak zordu. Ben neden bu çocuğu buralarda daha önce hiç görmedim?
~ Özür dilerim~ diyerek kaşlarını yukarı kaldırdı.
Gözlerimi ondan ayırıp telefonumu yerden aldım.
~Daha dikkatli olmalısın!.. ~diyerek son bakışımı attım ve hızlıca yürümeye başladım.
Yakışıklı çocuk aslında :) ahh ne düşünüyorum ben saçmalamayı kesmeliyim.
Acaba şimdi ne yapsam? Eve gitmek istemiyordum. Gidip biraz pizza yiyebilirdim. Sonra biraz sahilde dolaşır ve eve gider oyun oynardım. Tekrar telefonumda çalan müziğimi değiştirdim ve kapşonumu iyice gözlerime kadar çektim. Ben kendi içimde yaşayan bir kızdım. Ve bu hoşuma gidiyordu. AVM'ye geldiğimde kapıdan geçerken çantamı ve telefonumu kapının yanındaki masaya koydum. Kapıdan geçince de geri aldım. Şu kapılarıda geliştirmeleri gerekiyordu artık!..Yürüyen merdivenlere doğru ilerledim. Bu kadar sıkış tıkış olması gerekiyor muydu? Bulduğum ilk fırsatta merdivenlere adımımı attım. Arkamdaki insanların merdivene sığmak için harcadığı çabaya baktım. Ahh tamamen gereksiz bir çaba birbirlerinin canlarını yakıyor ve kavga ediyorlardı! Merdiven sonuna geldiğimde artık ikinci kattaydım. Bekle beni Pizza ben geliyorum.dd Hafifçe gülümsedim. Acaba neden bizim sınıfa girmişti? Hiç kimse de kalmamıştı ki sınıfta. Offf düşünmemeliyim! Pizzamı kasadan alıp boş bir masa aradım cama yakın bir yerde boş bir masa gördüm. Ve oraya doğru yürüdüm tabağımı masaya bıraktım ve sandalyeye oturdum. Çantamı diğer sandalyeye koydum. Kulaklığımı telefonumdan çıkardım ve çantanın ön gözüne koydum. Ekran kilidimi açtım ve anneme mesaj attım.
Gönderilem: Annem
Gecikeceğim.
Telefonumu masaya tekrar koydum ve dumanı tüten Pizza'ma baktım. Bıçağımı ve çatalımı elime alıp yemeye başladım. Son lokmamı da çatalıma batırdım. Son pizza parçamı ağzıma atarken karşı masaya baktım. O çocukla göz göze geldim,sabah bana çarpan çocuktu. O da hamburgerini ısırıyordu. O bana bakarak, gülumseyerek el sallarken ben gözlerimi devirip son lokmamı çiğnemeye devam ettim. Beni tanımıyor ya da okulda yeni herhalde? Tabağımı ileri iterek tekrar karşıya baktım. Abi bunun bu kadar tatlı olması çok sıkıntıydı ya! Aşık olmuyordum değil mi? Yıllar sonra tekrar olmaz. Ahh unut gitsin. Tam masasadan kalkarken telefonumun masadan alınmasıyla kafamı kaldırdım. Telefonumu eline almış ve çatlayan yerini inceliyordu.~ Bu benim suçum sanırım, bi telefoncuya gösterelim.~dedi.
Ben onun bu samimiyetine karşı hayrete düşerken o benden bir cevap bekliyordu.
~ Buna gerek yok! O senin yüzünden olmadı, daha önce de vardı.~dedim.
Heyy! Ben neden açıklama yapıyorum? Elinden telefonumu çekip çantamı sandalyeden aldım. O kolumdan tutup beni durdurdu.
~Kendimi suçlu hissediyorum.~dedi. Omuzundan arkasına baktım ve parmağımla masasındaki arkadaşlarını gösterdim.
~Onlar seni bekliyorlar, ayrıca ne hissettiğin umrumda değil!~dedim ve kolumu ondan kurtarıp önüme döndüm. Arkamdan (HOLLY SHIT) dediğini duymuştum. Hafifçe gülümsedim. Beni yavaş yavaş tanıyordu.
Vakit Ayırdığınız İçin Teşekkürler.
<3 Bu Bölüm 757 kelimedir^^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN HEP SENINLEYIM
Teen FictionKARANLIKTA GÖLGEN BILE SENI YALNIZ BIRAKIR... "Sende benimle değilsin!" "Ben hep seninleyim!" "Ben de seninleyim..." "Beni de unutma ^^" HIKAYE BANA AITTIR EGER BASKA BIR YERDE BENZERI VARSA KESINLIKLE BEN GORMEDIM.