Multimedya: Alara
-Alara uyaaaaaaaaaaaaan.
Annem bugünde Alara uyan adlı şiirini okuyordu anlaşılan.Aslında annem çok fazla şiir biliyor. Mesela 'Alara bir işini de ben söylemden yapsan' adlı şiiri var. Ya da 'Alara kalk ders çalış . Önünde giricek kocaman bir sınavın var ' adlı şiiri favorim. Her neyse güzel bir giriş yapamadık ben Alara. Şuan aslında hayatının en güzel dönemlerinde olan isteyebileceği herşeye sahip bir kızım. Yani ideal bir sevgilim, bana oldukça değer veren dostlarım, çok korumacı olan tatlış bir ailem var. E hal böyle olunca insan ister istemez pozitif oluyor. Üf tamam genellikle çirkefimdir.
-Alara sen hala orda mısın bak gelmiyim oraya.
Ay ben kendi kendime konuşmaktan şuan asıl konumuz olan annemi unuttum.
-Ne oldu yine anne?
Annemin yüzünü görünce kısa bir an duraksadım. Yüzünde uyanması için kafasında omlet kırılmışta onu benim yaptığımı sanıp beni öldürmek için gelmiş gibi bir ifade vardı. İnşallah sandığım şeyi öğrenmemiştir.
-Kızım bu mesaj ne? Ayrıca senin sevgilin mi var? Bak Alara yok falan biri şaka yapmış de yoksa senin için olaylar bundan sonra o kadar toz pembe olmayacak. Bildiğin gibi saniyesinde beklemeden babana giderim ona göre.
Yüzümdeki ifade O şeklindeydi. Hızlıca telefonumu annemin elinden alıp mesaja odaklandım.
Bİ SANİYE NE? SİZ CİDDİ MİSİNİZ?
İki tane mesaj vardı. İlkine annem girmiş ama diğerine hala girilmemişti. Büyük ihtimalle annem görmemişti.
KİMDEN: EFEEEM ❤
Alara birşey söylemem gerekiyor. Ben artık bu ilişkiyi devam ettirmek istemiyorum. Zaten hiçbir zaman o kadar sevmedim seni.
Ve işte o an benim yıkıldığım andı. Yüzümün O şeklini aldığını düşünüyorum. Ve birde anneme yapacağım açıklama vardı. O anı kurtarmak için yalan mı söylesem doğruyu mu bilemedim. İçime bir ürperti geldi. İç sesim şey diye bağarıyordu AHA SIÇTIN ALARA ÇIK BAKAYIM ŞİMDİ İŞİN İÇİNDEN BE GÜLÜM.
Bense iç sesime tokat gibi bir cevap olacağını düşüneceğim bir şekilde üstümdeki pijamalarıma aldırmadan topukladım. Evet evet yanlış duymadınız. Bir insan uyandığı pijamalarıyla nasıl dışarı çıkar diye düşünüyorsunuz eminim. Ama benim mükemmel ötesi acil durum çantamla beraber (yakın tarihte deprem olmuştu içine bir sürü eşya koymuştum ilerde de olur diye) ayakkabılarımı alıp dışarı doğru çıktım.
Evet an itibariyle kim beni görürse görüceği şey şuydu: Elinde ayakkabısı, üstünde unicornlu pijaması, ayağında pofidik ev terlikleriyle koşarak kafasına evden su döken annesinden kaçan nike çantalı saçı daha taranmamış bir kızdı!
İç sesim yine bağrınmaya başlamıştı ALARA DANDİK BİR ÇOCUK YÜZÜNDEN DÜŞTÜĞÜN HALLERE BAK, OĞLUM DEĞER Mİ BU, DEĞER Mİ BU ÇOCUĞA!!! Aslında iç sesime hak verdim. Tam yeni düşüncelere dalacakken annemin arkamdan 'bunları babana anlatacağım' demesiyle dondum.
Bir kere benim ailem yani sadece babam ve annem aşırı kuralcılardı. Eğer öğrenirse babam ciddi ciddi beni camdan aşağı atabilirdi.O an aklıma bir şey düştü. Bir mesaj daha vardı. Önemsiz bir şeydir boş ver bizim kızlar yazmıştır diye düşündüm. Kendi kendime konuşmaya devam ederken aklıma unuttuğum küçük bir detay geldi ben şuan nereye gidiyordum? En önemlisi BU KILIKLA? İlk bulduğum cafeye girdim. Bir de ne göreyim bizim okuldan tanıdığım bazı arkadaşlarım burada oturmuş kahvaltı yapıyorlar. Hızlıca kafamı çevirdim. Bu halde beni görmelerine izin vermeyecektim. Tuvalete ışık hızıyla girip saçımı başımı taradım. Sonra adidas ayakkabılarımı giyip üstüme sarı elbisemi giyip çıktım. Yaklaşık bir 4 dakikada hazırdım. Evet şaşırdınız değil mi? Ben diğer kızlar gibi 3 saatte hazırlanmıyorum. Elime şu telefonu alıp mesajlarıma girecektim ki oradan Anıl'ın bağırarak konuşan sesini duydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİL BAŞTAN
Teen FictionZordu hayat benim için, kardeşinin ölümünün suçlusu olduğunu düşünmek ve herkesin bana acıyarak bakması. Hayır o gün onu sevmeseydim böyle olmayacaktı. Ve artık kalbimi mahvetmeyecek birine güvenmenin vakti gelmişti. Ateş.