Ertesi gün çalar saatimle gözlerimi araladım Uyku mahmurluyğuyla elimi saate uzattım ve kapattım. Gözlerimi ovuşturdum ve yatağı tekmeledim. Bu bile sabah sabah beni fazlasıyla yormuştu. Alarmı dün duş almak için kurmuştum. Bu yüzden vakit kaybetmeden odamdaki küçük banyoya doğru ilerledim ve kapımı kilitledim. Annem çamaşırlar için odaya pat diye dalıp beni çıplak görebilirdi. Bunu bir kere yapmıştı ancak zamanında havluyu kapıp üstümü kapatmıştım.
Kendimi ılık suyun kollarına bıraktım ve şampuanı alıp saçımı köpürttüm. Çilek kokuyordum artık. Vicudumuda sabunlayıp kendimi havluya sardım. Kafamada saçlarımın kuruması için havluyu taktım ve dışarı çıktım. İç çamaşırlarımı , ardındanda eşofmanlarımı geçirdiğimde hazırdım. Sahi neye hazırdım? Zayn'İn her an mesaj atıp 'buluşalım' deme riski içinmi banyo yapmıştım? Açıkcası bugün için pek planım yoktu. Dışarı çıkıp gezebilirdim ama canım istemiyordu.
Kafamdaki havluyla salona indiğimde annem mutfakta kahvaltıyı hazırlıyordu. Beni görünce şaşırmış olacakki "Hazel?" diye şaşkınlıkla süzdü beni. Mutfak tezgahına oturdum ve elime bir elma aldım.
"Evet benim?" dedim ve elmayı elimde çevirerek bir parça ısırdım.
"Seni bu kadar erken kaldıracak şeyi merak ediyorum doğrusu." derken bir yandanda yoğurdu dolaba koyuyordu.
"Hiç birşey. Sadece duş aldım." dedim ve omuz silktim.
"Erken kalktığına göre annene kahvaltı için yardım edersin herhalde?" gözlerimi devirdim ve tezgahtan indim.
"Aslında birden bire uykum geldi." dedim ve şakadan esnedim. Annem kıkırdadı ve hiç ummadığım anda elime zeytin tabağını tutuştudu.
"Bari katkıda bulunda şunları masaya koy." koca bir kahkaha attım ve salondaki masaya yürüdüm. Zeytini çok sevdiğimden kendi sandalyeme yakın olması için hemen önüne koydum. Biliyorum çıkarcıyım.
Tam kanepeye uzanmış kumandayıde elime almıştım ki çalan kapı bütün sinirimi zıplatmıştı. Annem "Kapı!" diye bağırdığında mecburen kalktım ve oflayarak kapıyı açtım.
AMAN
TANRIM
"Zayn!" diye hakyırdım ve evin dışına çıkıp kapıyı kapattım.
"Burada ne işin var?" dediğimde gülümsedi.
"Kahvaltı yapabiliriz diye düşünmüştüm. Oradanda bir yerlere gideriz."
"Annem ne olacak?" dediğimde omuz silkti.
"İstersen konuşabilirim."
"Hayır!" diye cırladım aniden. "Yani konuşursan kesinlikle beni evden çıkarmaz."
"Peki o zaman bekliyorum." dedi ve ceplerine elllerini soktu. E daha ben gelip gelmeyeceğimi bile söylememiştimki.
Kendi kendime omuz silktim ve içeri girdim.
"Kimmiş?" diye soran anneme gözlerimi devirdim
"Bir arkadaşım. Gitmeliyim annecim." dedim ve hızla merdivenlere koştum.
"Adı ne arkadaşının?" diye bağırıdı annem. Peşimden geldiği belliydi çünkü sesi yakındı.
"Tanımıyorsun." derken dolabımdan elbise seçmeye uğraşıyordum.
(Ariana Grande - Problem dinleyin)
Sarı bir elbisede karar kıldığımda annem birden odamdan çıktı ve aşşağıya adımladı. Ne yaptığını çözememiştim. Taki

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İHANET
RomanceGözünü aşk bürümüş masum bir kız, Gözünü hırs bürümüş bir adam, Babasının ihanetiyle intikam ateşiyle yanıp tutuşan genç adam , masum bir kıza kıyabilirmi cidden? Peki masum kız hala sevebilirmi bu adamı? ©Tüm hakları saklıdır.