Sabah telefonumun sesiyle uyandım. Arayan Mert'ti. "Kanka sen nerdesin ya?"
"Evdeyim."
"Az sonra ders başlayacak!"
"Ne?!" Hızla yataktan kalktım ve dolabıma koştum. Okul formamı giydim ve aşağı indim. Annem "Kız Melis, okul pantolonun nerede ve sen yüzünü yıkadın mı?" Annemin dediği şey üzerine baktım ki, okul pantolonum yerine pijamamla aşağı inmiştim. Okul forması ve tweetyli pijama... Hemen odama çıktım ve okul pantolonumu giyip, yüzümü yıkamaya gittim. Yüzümü yıkadıktan sonra çantamı alıp koşarak aşağı indim ve ayakkabımı giymeye başladım. Bir yandan da anneme "Mother, I want money." Annem yüzüme baktı ve "Ne diyon kız? Hem daha kahvaltı yapmadın. "
" Kahvaltı yapacak vaktim yok. Geç kaldım zaten." Dedim ve annemden harçlığımı alıp hızla dışarı çıktım. Okula doğru koşmaya başladım.
⭐⭐⭐Okula geldiğimde bahçede kimse yoktu. Anlaşılan ders başlamıştı. Koşarak sınıfa çıktım ve kapıyı tıklatıp içeri girdim. Matematik öğretmenimiz Yaşar hoca vardı. Yanında da bir kız. Yaşar hoca gözüyle geçmemi işaret etti ve bende koşarak yerime geçtim . Yaşar hoca "Evet arkadaşlar, bu yeni gelen arkadaşımız Gizem. Onunla iyi anlaşırsınız umarım. Yeni arkadaşınızı kendinizden soğutmayın." Hoca bunu söylerken Mert'e bakıyordu. E hoca da haklı yani. Mert insanları kendinden soğutan espriler yapıyor.
⭐⭐⭐
Dersin sonlarına yaklaşıyorduk ve ben uyukluyordum. Ders çok saçma geçiyordu. Mert Yaşar hocaya saçma sapan, dersle alakası olmayan sorular soruyordu. Tabii Yaşar hoca çok sinirleniyordu ve Mert'i azarlayıp yerine oturtturuyordu. Hatta Mert bir ara "Hocam, insanlar yaşlanınca neden saçları beyazlar?" Demişti. Yaşar hoca da buna karşılık olarak "Ne bileyim oğlum ben?! Matematik öğretmeniyim ben!" Demişti. Mert'in tek amacı dersi kaynatmaktı. Ki zaten bunu her derste yapıyordu neredeyse... Hocalar Mert'e 'Sınavlar yaklaşıyor, sen o zaman göreceksin. " bakışı atıyorlardı. Sınavlar... Aklıma gelince yerimde oflamaya başladım. Yanımda oturan Burak bunu farketmiş olacak ki "Bir sıkıntı mı var kanka?" Dedi. Ona 'hayır' anlamında başımı salladım. O sırada Yaşar hoca bağırdı. "Melis!" Hızla ayağa kalktım. Yaşar hoca "Ben az önce ne anlatıyordum?!"
"Valla hocam dersi dinlemediğim için tam bilemiyorum. Ama tahmin edecek olursam büyük ihtimalle Mert size saçma sapan sorular soruyordu. " Mert "Aaa! Resmen iftira! Bir kere ben bilimsel sorular soruyorum. " dedi. Yaşar hoca ikimize öfkeyle baktı ve "Dışarı!" Diye bağırdı. Bizde hemen dışarı çıktık.⭐⭐⭐
Tüm dersler bitmişti. Çıkış zili çalmıştı ve ben hızla çantamı toparlamaya başladım. O sırada adının Gizem olduğunu öğrendiğim yeni kızın çantasından bir şey düştü. Bir kağıt. Bu kâğıtta...
Yeni bölüm isteyenler yıldıza dokunsun!!!
Haydiiii!!!