"Ablaaaa!"
"Ne var be?!"
"Misafirler geldi. Annem seni çağırıyor. "
"Geliyorum."
Sıla odamdan çıktıktan sonra bende koşarak aşağı indim. Misafirler gelmiş-
Bir dakika ya...
Gizem?
Gizem ve babası bize misafirliğe mi gelmişlerdi? What? Hemen annemin yanına gittim. "Anne, siz bu aileyi nerden tanıyorsunuz?"
"Babanın okulunda çalışıyor artık Gizem'in babası. "
Bu nasıl tesadüf be?! Herkes salona geçtikten sonra annem Gizem ve beni odama gönderdi. Açıkçası bu kızdan tırsmıyor değildim.
"Ee nasılsın?" Gizem'in sorusuyla düşüncelerimden sıyrıldım. " Iyi, sen?"
" Iyi ."
" Sen bizim okula yeni geldin dimi?"
" Evet."
" Okulu sevdin mi bari?"
" Hayır."
" Nasıl yani ?"
" Kendime göre bir arkadaş bulamadım. "
Sana göre arkadaş var mıdır be? Senin kadar 'Gizem'li bir insan tanımadım ben.
" Yakında bulursun. Merak etme."
Yaw hee hee. Kesin bulur. Hee
" Senin bir de arkadaşların vardı, değil mi?"
Sanane be?!
" Evet. Niye de?"
" Hiiiç. Öylesine sordum. "
Ben bi'tırsmaya başladım bence bıçaklayalım bu kızı.
" Hmm..."
Bir süre öylece sustuk. Sonra Gizem'in telefonundan bir mesaj geldi ve telefonuyla ilgilenmeye başladı. Gelen mesajı çok merak etmiştim. Bende telefonumu alıp WhatsApp'a girdim. Bizim grup kaynıyordu yine.Mert: Selamınheelllooooooww!
Burak: Ulan bir kerede insan gibi bir giriş yapın be!
Derin: Sakin olun gençler!
Mert: Kız Derin, bir kaç gündür sendeki bu hava ne lan?
Derin: Ne havası be? Turp gibiyim maaşallah.
Mert: Iyyy. Turpu da hiç sevmem.
Derin: HIHI! Zaten twitter a turpla fotoğraf koyup altına 'Turp gibiyim maaşallah' yazan mal benim zaten.
Mert: Ne? Ne zaman? Kim? Nerede?
Burak: Ben kendimi öldürmeye gidiyorum. Beyaz ışığı görene kadar bırakmayacağım, dayanacağım. Sizin aranızda daha fazla kalamam.
Mert: Kanka dur! Vasiyetine ' e-okulumu ve tüm sınav notlarımı Mert Korkmaz'a devrediyorum.' Yaz olur mu?
Burak: Vaz geçtim lan! Önce seni öldüreceğim Mert!
Mert: Beni niye öldürüyon be?! Önce Melis'i öldür.
Melis: Beni niye karıştırıyon lan?!
Burak: Gidiyom lan ben! Ne haliniz varsa görün be!
⭐⭐⭐
Sabah yine her zamanki gibi kalkıp okula gittim. Sınıfa geldiğimde bizimkiler hararetli hararetli konuşuyorlardı. Yanlarına gittim. Mert beni farketti.
" Melis, kız ben sana yeni projemden bahsettim mi?"
" Neymiş?"
"İngilizça."
" O ne lan?"
" Ingilizce ve Arapça nın birleşimi ile oluşan bir dil. Hatta bir kaç kelime bile buldum;
Selamınhellow (Merhaba)
Aleykümhi (Merhaba)
Keyfe how? (Nasılsın?)
Ene fine. ( Ben iyiyim.)
Min eyne from? (Neredensin?)
Ene from Turkey. (Turkiyedenim.)"
"Bu ne be?"
" İngilizça!"
"Mert bi'git ya."Vote ve yorum pleaseee