Sabah yine her zamanki rutin işlerimi halledip okula geldim. Hayret, bizimkilerden kimse yoktu. Acaba ben mi erken geldim diye düşünerek saatime baktım. Al işte! Dersin başlamasına 1 saniye kala yetişmiş insanım ben! Bu gün niye 15 dakika önce geldim yani?! Şimdi 15 dakika daha fazla uyurdum.
Bu nasıl bir uyku bağımlılığıdır ya?
Neyse diyerek sırama oturdum. Ve o an içeri koşarak giren bir Mert ve arkasında Burak'la Derin vardı. Mert kollarını açmış koşuyordu. Bir yandan da bağırıyordu. "Caaaanın çektiyse durma! Coos! Bay döner!" Niye bunu söylediğini merak ederken beni hayattan bezdirecek bir espri yaptı. "Bayan kebap!" Burak'a acıyorum. Bizi nasıl zaptediyor gerçekten? Mert, Burak ve Derin yanıma gelmişlerdi. Mert'e burnumu kırıştırarak baktım. "Sayende hayattan soğudum, teşekkürler."
"Ne demek lafımı olur."
"Bak bak bak... Birde dalga geçiyor!" Mert'le olan kısa atışmamızdan sonra yine saçma şeylerden konuşmaya başladık.
"Ben bu aralar Atasözlerine merak saldım."
"Sen ve Atasözleri... Yanından geçmez Mert!"
" Bi'sus Derin ya!"
" Tamam be! Bi'şey demedik!"O sırada içeri Yaşar hoca girdi. Ya ben anlamıyorum ya! Sabah sabah niye Matematik işliyoruz? Hocaya yazık. Mert adamı dersten soğuttu.
🌟🌟🌟
"Hocam uzaylılar gerçekten var mı?"
"Mert! Oğlum ben ne bileyim?!"
" Tamam, hocam. O zaman size başka bir soru sorayım,"
" Sen adamı hasta edersin ha!"
Yine bol kaynatmalı bir dersti işte.🌟🌟🌟
Okuldan çıkıp hemen eve gittim. Cidden çok yorulmuştum. Eve girer girmez üstümü hemen değiştirip yatağıma atladım. Elime telefonumu alıp WhatsApp'a girdim. Fakat ne şaşırtıcı ki, hiç mesaj yoktu. Anlaşılan bizimkilerde çok yorulmuş ve direk yatmışlardı. Ders çalışma gibi bir ihtimalleri olamazdı. Burak hariç. Neyse. Yataktan kalkıp aşağı indim. Annem evde yoktu. Direk mutfağa daldım. Bizim favori yiyeceklerimizden biri olan 'çikolatalı salamlı ekmek' yapmak için çikolata ve salam çıkardım. Fakat bir şey eksikti. Ekmek. Yaa, Allah aşkına ben şimdi ekmek almaya mı gideceğim yani? Yok daha neler. Ben üşenirim. Fakat sonra farkettim ki cidden çok acıkmıştım. Karnım guruldamaya başlamıştı.
Kalk git bakkala işte.
Tamam be! Gidiyorum.Hazırlanıp bakkala doğru yürümeye başladım. O sırada telefonum çalmaya başladı. Bilmediğim bir numara arıyordu. Telefonu açtım. Karşıdaki ses - artık kimse bu gizemli - konuşmaya başladı.
"Sana güvenebilir miyim?!"Okuldan dolayı çok aktif olamıyorum kusura bakmayın 😊
Vote and yorum isteyip gidiyorum o hâlde.
Bu bölüm KANKALARDAN-RUVEYDA ya ithafendir.
Espriler için sağol KANKALARDAN-RUVEYDA