02.03.2018 / 14.20
Hikayeye olan ilginiz, desteğiniz ve güzel yorumlarınız için çok teşekkür ederim 🙏
Böyle devam ederse bölümleri
daha sık paylaşacağım 😊Bölümü Kız İsteme Part 2 olarak da düşünebilirsiniz 😊
İyi Okumalar, Umarım Beğenirsiniz 🙌
Yorumlarınızı bekliyorum, beni merakta bırakmayın 🙈Başlamadan önce ufak bir not: Erdem, Güler ve Nazlı'nın soyadı bu hikayede Korkmaz!
ATEŞ
Bahar'ın getirdiği tepsiden kelebeğimin yüzüğünü aldım ve parmağına taktım usulca. O da benim yüzüğümü alıp parmağıma takmıştı. Bana göre biraz sert yapmıştı bu hareketi. Sanki 'Bak Ateş Açar bundan sonra bana aitsin ona göre' der gibiydi. Gerçi bunu yüzüme de söylediği onlarca an sayabilirdim. Bu yüzden yüzüğü sertçe parmağıma geçirirken bir yandan da bu sözleri söylediğini o tatlı ses tonundan zihnimde canlandırabiliyordum.
Nazlı'ma baktım. Komutanım yüzüklerimizi bağlayan kırmızı kurdeleyi keserken ne kadar da mutlu gözüküyordu. Hayallerine kavuşan bir kız çocuğu vardı karşımda. Benim de ondan farkım yoktu. Hep bir ailem olsun istemiştim. Büyürken bir tek Yasin'im vardı. Sonra silah arkadaşlarım oldu, kardeşlerim. Şimdi ise hayatımın anlamını bulmuştum. Hem de hiç aramazken. Sahip olamayacağımı düşündüğüm bir hayaldi ve boş hayaller kurarak kendimi boşuna yormak istemiyordum. Ta ki Nazlı'mla karşılaşana kadar. Hayatımda ilk defa kendime izin verdim ve geleceğimi düşündüm. Geleceğimizi düşündüm. Küçük Nazlılar, küçük Ateşler düşündüm. Neden olmasındı?
Hayallerimize kavuşmuştuk. Birlikte aşmıştık kötü günleri. Ve ben, hayatımda hiç olmadığım kadar mutluydum. Sevdiğim herkes yanımdaydı. Yakında evleneceğim dünyalar güzeli sözlüm Nazlı, gerekirse canımı vereceğim ve benim için can verecek kardeşlerim, komutanım -müstakbel babam-, Güler Hanım -müstakbel annem- ve de zor günlerimizde hep yanımızda olan Nazlı'ya desteğini hiç esirgemeyen can dostumuz Bahar. Bir tek Yasin gizli bir görevde olduğu için gelememişti fakat o da kalbimizdeydi.
Yüzükler de takılınca yerlerimize oturduk. Bu sefer daha samimi bir ortam vardı. Bütün ciddiyet dağılmıştı. Ee ne de olsa artık almıştık kızı. Kızlar mutfaktan çay ve ortaya yemek için kuru pastalar, poğaçalar, börekler falan getirirken bizimkiler de sandalyelerini almış koltukların aralarına yerleşmişlerdi. Hatta Fethiyle Mücahit biraz önce kızların oturduğu koltuğa kurulmuşlardı umarsızca. Kızlar son tabakları da getirince ayakta kalakalmışlardı şaşkınca.
"Kelebeğim istersen gel, koltuğun koluna oturabilirsin" Bunu söylememle Nazlı bana doğru gelmeye başladı. Tim üyeleri gülüyorken Erdem komutanım ise ya sabır der gibi başı iki yana sallıyordu. Kızı da almıştık, ortada ayıp bir şey olduğunu sanmıyordum. Bu yüzden Nazlı yamacıma oturmuşken diğerleriyle beraber gülümsedim.
Yalnız bu kez Bahar ayakta kalakalmıştı. Nereye oturabileceğine bakıyordu ki Fethi benden önce davranarak atladı söze.
"Bahar, sen de Yavuz komutanımın yanına geç istersen." Bahar'ın şaşkınlıktan açılan gözleri ile Yavuz'un 'ben sana hesabını sormaz mıyım' bakışları anında Fethi'ye dönmüştü. "Hayır benim yanıma gel diyeceğim-" Fethi sözünü yarıda kesip Yavuz'a baktı mânâlı mânâlı. Yavuz sol elini yumruk yapmış sinirli bir şekilde Fethi'ye bakıyordu ve bir tek kendisi farkında değildi bu hareketinin. Ha bir de Bahar çünkü Yavuz'a arkası dönük bir şekilde Fethi'ye bakıyordu. "-demesine de burada yeterince yer yok. Tekli koltuklarının kollarını daha geniş yapmışlar nedense.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İYİ Kİ VARSIN
FanfictionYavuz & Bahar - 1 Yıl Sonrasının Hikayesi ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ "Bize bir şans veremez misin?" & "Şartlar başka olsaydı inan bana tek amacım kalbine girmek olurdu" Kadın tüm cesaretini toplamıştı o gün. Küçük de olsa bir...