YER ALTINDAN GELENLER

BÖLÜM 8

Dağda kalan iki kişi. Hiçbir araç yok sadece ellerinde telefon bataryası dolu bir çanta,bir yaralı bacak ve korku duygusu vardı. Biraz da deli sorular. Neydi o keçi öyle?? Oturdukları yerde kala kaldılar. Erol" serkan dedmizin anlattığı hikayeyi hatırlıyormusun." Dedi. Serkan"hangisi" dedi. Erol"hani bir ara dedem çobanken fırtına kopmuştu o esnada dedem hayvanları zar zor içeri koydu. Mavili vardı bizim keçimiz. Yavrusu kayboldu o fırtına da dedem de atına binip onu aramaya gitmişti. O esnada yavrunun sazlıkların arasında olduğunu gördü o gök gürültülü fırtınaya ve sağanak yağmurda o sazların içine girip yavruyu aldı. Yavru kucağında iken ata yaklaşınca at huysuzlanmış. Ve zıplama hoplamaya başlamış. Dedem yavruya bakınca ağzında köpek dişleri görmüş. Ve yavruyu fırlatıp atına binmişti. Dedemin dediğine göre yavru arkasından -beni burada brakma- demiş fakat dedem dönmemişti." Dedi. Ve Serkan o hikayeyi hatırladı. "yoksa bu o yavrumuydu" dedi. Erol"sanmıyorum" dedi. Serkan "neden aynısı ama" dedi. Erol " bir keçinin ortalama ömrü 12 yıl dır ve dedem bunu nerdeyse 50 yıl önce yaşadı ve şuanda 78 yaşında tabi hâlâ yaşıyor ise..." dedi. Serkan ise " bunun tek açıklaması o keçi üremiş ve eğer üremiş ise dahası var." Dedi. Erol başı ile onayladı. Ama kalkmaları lazımdı. Yola devam etmek lazımdı. Kalkıp yola düştüler. Az bi ilerlediler ki akarsu sesi duydular. Boğazları ve dilleri kurumuştu. Koşarak su sesine doğru koştular. Fakat yaklaştıkca yine o keçi sürüsünün sesini duydular. Ve bu sefer kaçmadılar. Erol " dur bakalım bu da nesi." Dedi. Serkan" doğru diyorsun burdan İstanbulla yürüyerek gidicek halimiz yok belki yardım isteriz hem susuzluktan ilerleyemem daha dedi." Erol ve Serkan ağır ağır ilerdiler. Birde ne görsünler hafif alaca karanlığın ortasında suyun kenarında bir keçi sürüsü var. İlkde korksalar da susuzluk herseyden üstün geliyordu. Erol eline matarasını aldı serkanın bacağı düştüğü için yaralanmıştı. Erol onun da matarasını alıp suya doğru ilerledi. Daha 3 adım atmamıştı ki, sürünün içinden kıllı biri ayağa kalktı biri daha, biri daha, ve biri daha en sonunda tüm sürü ayağa kalktı. Keçiler insan suretinde idiydiler kafaları keçi kafası fakat vücüt hatları insan gibiydi. Elleri ve ayaklarında iki tane tırnak (toynak) vardı. Ve epeyce kıllıydılar.