Bölüm ~26~(BEKLENEN BÖLÜM)

347 16 6
                                    

Kafası dizlerimin üzerinde gözleri kapalı bir halde duruyordu. Uyumuş olmalıydı.

Uyuduğunu fırsat bilerek içimdekileri dökmeye başladım.

"Kimsenin beni anlamasını beklemiyorum bende kimseyi anlamak istemiyorum Zaten...
Cümleler yazıyorum içinde sen olan, ama senin haberin olmayan.
Yazdığım tüm cümlelerin yerini başka bir cümlede doldurabilir.
Peki ilk aşkın yerini kim doldurabilir?
Seni içimden seviyorum, sende beni içinden sev.
SENİ SEVİYORUM, YAKIŞIKLI PRENS"

"Mükemmel bir insan değilim, olamayıda düşünmüyorum.
Hatalarım ama onlara rağmen sevebilirim.
Beni hatalarımla sev demiyorum, hatalarımdan bahset bana sonra bunu beraber düzeltelim.
Sonra istersen seversin. Böylesi daha samimi sanki, böylesi daha gerçek.
SENİ SEVİYORUM, İNATÇI KEÇİ"
Dedi benim gibi.

"Ne"

Dizimden doğrularak yüzüme yaklaştı, dudağıma ufak bir buse kondurup tekrarladı.
"Seni seviyorum prenses" diye gülümsedi.

Bu gerçek miydi yoksa rüyada mıydım. Ne olur rüya olmasın, ne olur bütün bu dedikleri gerçek olsun.

"Rü-rüyada mıyım"
Diye sordum şaşkınca.

Kahkaha attı, çocuk senin o ağzını yerim bak gülme şöyle.

Kendimi cimcikledim. Çığlık attığımda rüya olmadığının farkına vardım.
Şimdi gerçekten Burak beni seviyor muydu, gerçekten kalbini çalabilmiş miydim.
Düşüncelerimi bölen onun tatlı sesi olmuştu.

"Artık helalimsin lo, avradım olacaksın artık"
Diyip kahkaha attı.

Dediğine bende güldüm.
Şimdi bu ultra kaslı, yakışıklı,tatlı, sempatik çocuk kesin beni seviyordu yani.
Allahım sana geliyorum.

"Yok sen hala şokun etkisinden çıkamadın"
Diyip, dudağıma yapıştı.
Alt dudağımı dudaklarının arasına alıp öpmeye başladı.
On saniye kadar öptüren sonra geri çekildi.

"Sağol ya, çok güzel şoktan çıktım şuan, insan böyle şoktan mı çıkartılır, sen insanı daha çok sokarsın şoka"
Dediğimle daha çok kahkaha attı.
Şöyle gülme zalimin oğlu, eriyip bittim valla.

Elimden tutarak beni ayağa kaldırdı. Belimden çekerek kendine yapıştırdı.
Dudaklarını kulağıma dayayıp fısıltı ile konuşmaya başladı.

"Engel olamadım kendime, ben kalbimi kimseye kaptırmam dedim ama sana kaptırmışım bile,
Sana her dokunduğumda daha çok dokunmak istedim, seni her öptüğümde daha çok öpmek istedim, her yanımda uyuduğunda sabah olsun istemedim, kokunu her içime çektiğimde önceden nefes almadığımı anladım"

Yavaşça uzaklaştı kulaklarımdan, dediği şeylerle gözlerim dolmuştu. Benim hissettiklerimin aynısıydı. Ne bir eksik ne bir fazla.

Dayanamayıp boynuna atladım.
Klasik soruyu sormaya çalıştım.

"Biz şimdi neyiz"

"İnsanız"

Gözlerimi devirdim. Oda klasik bir cevap vermişti.

"Yaaa Burak" dedim gülerek.

"Sen benim prenses sevgilimsin"
Dedi oda gülerek.

İÇİMDEKİ SENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin