Aşık Melez

Beni Hafife Alma !

- Sabırsızlıkla bekliyorum diyip hafif bir kahkaha attım. Herkes bize bakıyordu. Hocalar bile müdahale etmeye gelecekleri sırada klasik piç smile yapıp yürüdüm. Bahçeye çıktım. Kızlarda yanıma geldiler. Jessy

- Kızım sen manyak mısın? Kafayı mı yedin? O seni rezil eder hatta rezil etmekten beter eder.

- O mu? alayci bir kahkaha attım, O sürtük bana hiç bişey yapamaz. Beni hafife almayın cancanlar.

İkisinede kocaman sarılıp sulu bir öpücük bıraktım.

- Siz benim için endişelenmeyin. Ben onun ağızının payını vericem siz hiç merak etmeyin. Tamam mı ?

İkiside aynı anda evet dediler. Üçümüzde sarıldık. Sarılmamızın içine sıçan tabikide zildi. Şimdi bu kız niye küfür edio fln diceksiniz ben söyliyeyim. Herkes ailemi mutlu huzurlu felan sanıyor ama yanılıyorlar. Babamla annem çok kavga eder ama bunu benim yanımda yapmazlar. Çünkü ikiside beni seviyor ve üzmek istemiyorlar. Kavga sebepleride Linda diye bir kadın galiba onuda babamın telefon konuşmalarından anladım. Ama bu kadının kim olduğunu ve ailemizle olan alakasını çözemedim.

Neyse zille beraber içeri girdik. Dersi zar zor dinledim. Dersin ortalarına doğru dikkatim dağıldı bende deftere birşeyler karalamaya başladım. Çok güzel bir tasarım yapmıştım. Biter bitmez omuzumda bir el hissettim beni dürtüyordu. Arkamı döndüğümde Jack dudaklarını oynatarak ' Teneffüste konuşalım' dedi. Tamam gibisinden kafamı sallayıp önüme dönerken Dean'ın bize sert sert baktığını gördüm. Anlamadim amaan neyse ne önüme döndüm. Dean'den ne kadar hoslansamda o olaydan sonra aramıza mesafe koydum biraz. Zil çaldığında kızlara Jack'le bişeyler konusucam diyip sınıftan çıktım. Yürürken bir çocuğa çarptım. Çocuk

- Biraz önüne dikkat et bücür,

diyip gitti. Çok sinirlenmiştim ama tam laf sokucakken çocuk ortalıklarda yoktu. Çocuk tanıdık geliyordu ama çıkaramamistim. Sonra aklıma Jack'in beni beklediği geldiği için hızlı hızlı bahçeye çıktım. Bahçeye çıktığımda Jack'i aramaya başladım sonra köşe bir bankta oturduğunu gördüm. Yanına gidip oturdum oda tebessüm etti.

- Duyduğuma göre Emily ile kavga etmişsin.

- Evet, dedim umursamazca

- Neden kavga ettiniz? Sana bişey yaptı mı? dedi. Sesi endişeli geliyordu.

- Ben tepsimi koyucaktim bana onun önce koymasına izin vericeğimi sandı tabi ilk ben koydum arkamı döndüğümde kolum tepsisine çarptı ondan sonra mal mal ' Sana bunu ödeticem sürtük' dedi bende 'Sabırsızlıkla beklicem' dedim.

- Sen onu tanımıyorsun o gerçekten sana bunu ödetir.

- Bende ona bana sürtük demesini ödetirim, diyip sinirli bir şekilde kalkıp arka bahçeye yürümeye başladım. Belki orman havası iyi gelirdi nede olsa içimdeki kurt ormanı seviyordu. Yürürken biri ağızımı kapatıp duvara yapıştırdı. Bağırmaya çalışsamda olmadı.
Gözümü açtığımda ağızım bir elle kapalı olmasaydı ağızım bir karış açık kalırdı kesin. Karşımdaki tabikide Dean'di biraz sinirlensemde belli etmemeye çalıştım.

- Senin derdin ne! diye çıkıştı bi an afalladım. Suan yüzüne mal mal bakıyodum oda anlamadığımı fark ederek

- Ave ( evi kızın adını kısalıyor ) sen aklını mı kaçırdın ya o sürtük orada sana bişey yapsaydı ave katil olmak zorunda bırakma beni o yüzden o kızdan uzak dur ve özür dile, şuan gerçekten çok sinirlendim.

- Birincisi o sürtük bana hiç bişey yapamaz yaparsa cezasını çeker. İkincisi onla uzak veya yakın olmam seni ilgilendirmez. Ve üçüncüsü ben o kızdan özür filan dilemem eğer özür dileyecek birisi olursa oda Emily olur, diyip hızla yürümeye başladım sınıfa girdiğimde kızlar nerde kaldın bakışı atarken yerime oturdum birkaç dakika sonra Dean geldi girer girmez hocada girdi o da sırasına oturdu. Ders matematik ahh hay an**** a** böyle bir ruh hali için ideal. Adam çarpılmış resmen adamın tipini sikmisler. Kulaklıklarımı takıp kafamı sıraya gömdüm. Bu ders müzikle sanki çok çabuk geçti. Keşke matematik öğretmenimiz AVRİL olsaydı :(. Neyse kızlara teneffüse çıkmıyacağımı ve onları akşam arıyacağımı söyledim. Böyle böyle son derse gelmiştik ıngılzce olduğu için rahat rahat yatabilirdim. Ha bu arada hoca beni cam kenari ve orta bir yere oturttu ne ön ne arka ışte anladıniz siz. Bu derste Avrille beraber bitti o kadın olmasa napardim artık bilmiom. Dışarı kızlarla beraber çıktık vedalaşıp arabalara doğru yürümeye başladım Dean' in bana doğru doğru geldiğini görünce hızlanıp arabaya bindim. Ben biner binmez araba hareketlendi. Derin bir oh çektim çünkü onla uğraşmak istemiyordum. Eve varınca kendimi yatağa attım. Bu çocuğun derdi neydi niye bu kadar çok atar yaptı anlamadım. Neyse biraz dinlendikten sonra duşa girdim. çıkınca mini pileli siyah eteyim üstünde 83 yazan yarım beyazlı siyahlı bir tisort icinede sporcu atletî. Ayakkabi olarakta siyah converselerimi giyip yatağa oturdum. Telefonumu elime alıp twitter ve instagrama girdim. Sonra telefonum titredi. Ahhh tam bi gerizekaliyim bu gün 8.ayın dolunayı vardı. Hemen aşağıya inip birşeyler atıştırdım ne kadar melez olsamda her yıl 8. ayda kurda dönüşüyordum. Üstümü değiştirip siyah tayt, siyah tisort, siyah deri ceket, siyah zincirli bot ve kırmızı bir peruk. Çantamada yedek kiyafetlerimi koydum. Evimiz ormana çok yakındı. Hemen motorsikletime atlayıp ormana gittim. Ormanda belli bir yer belirlemiştim orada kurda dönüşüyordum. Elbiselerimi ve motorsikletimi bir yere sakladım ve artık beklemek kalmıştı. Canım yanmaya başlamıştı artık dolunay tam tepedeydi yavaş yavaş kemiklerim kırılmaya başladı. Bi çıtırtı duydum. Ama alirmadim çünkü canım çok acıyordu. Ve son olarakda omurgam kırılınca tek hatırladığım karşımda süt kahve rengi tüyleri olan bir kurt...

*****

ÖZÜR DİLERİM BİR AYLIĞINA İNTERNET OLMAYAN BİR YURTTA KALİCAM O YÜZDEN BÖLÜM YAYINLIYAMICAM. GERÇEKTEN ÇOK ÖZÜR DİLERİM BU GÜN İKİ BÖLÜM YAYINLIYACAĞIM. LÜTFEN BENİ AFFEDİN VE OKUMAKTAN VAZ GEÇMEYİN. LÜTFEN. VE GERÇEKTEN ÇOOK ÖZÜR DİLERİM TEKRAR :'((((