Farkında olmadan canımı yaktığın akşamlardan birisiydi yine.
Telefonumun tanıdık melodisini duydum, yatağımda öylece uzanırken.
Tavanla bakışma seansımı bölen her kimse, ona lügatımda bulunan bütün küfürleri sıraladım.
Sen olduğunu görene kadar.
Boğazımı temizleyip sesimdeki çirkinliği örtmeye çalıştım. Bir yararı olmayacağını fark etmem üç saniyemi, telefonu açmam beş saniyemi aldı.
Neşeli sesinle, her zamanki küçük kafemize çağırdın beni.
Kalbimde güllerle geldim sana. Yanında gülümsediğin kızı gördüğümde, o çiçek içime dikenlerini batırmaktan başka hiçbir işe yaramadı.
Daha da kötüsü saatlerce sevgi gösterinize şahit oldum.
Kızma bana, hislerini küçümsemiyorum. Sadece, sana olan bakışlarımın bir an bile farkına varsaydın ilişkinizin nasıl basit olduğunu görürdün.
Ama sen o akşam sahte gülümsemelerimi ve zoraki kahkahalarımı fark etmedin. Bana ait olan şeyleri hiçbir zaman fark etmezdin zaten.
Neyse, bunların hiçbir önemi yok artık.
Sevgilim, canım yanıyor.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
obsessed | yoonmin
Cerita PendekBitmesin diye aylardır sıkmadığım yarım şişe parfümün ve biraz da acın kaldı eski komodinin üstünde. İkisinin de sonu gelmiyor. Sevgilim, Canım yanıyor.