obsessed | yoonmin

the dream

Rüyalarıma girmeye başladın, benimle orada buluştuğuna göre sen de beni özlemiş olmalısın sevgilim.

Komodindeki parfüm şişene ve bana bıraktığın acıya imsomnia da eklenmişti uzun süredir. Günlerce uyumadıktan sonra sızıp kaldığım birkaç saatte seni görmeye başlayınca, uyku eskisi kadar kötü görünmemeye başladı gözüme.

Artık huzurlusun. Bunu bilmek içimi rahatlatsa da ben bencil bir adamım ve iyi olduğunu bilmek değil, ömrünü benimle devirdiğini görmek isterdim. Bu imkansız, biliyorum. Çünkü sen asla böyle sevmedin beni.

Beyaz bir gecelik vardı üstünde. Tüldendi ve tenini gözler önüne seriyordu. Güzel bir manzarası olduğunu tahmin ettiğim pencerenin önündeydin. Uzun geceliğinin eteklerini açık pencereden giren rüzgar uçuruyordu.

Sonra bana döndün. Yatakta hafif doğrulmuş seni izliyordum ve rüzgarın sadece geceliği değil saçlarını da okşadığını fark ettim.

Bir adım attın bana doğru, rüzgar arttı.

İkinci adım, fırtına geliyor.

Üçüncü adım, narin bedenini uçurabilecek kadar sert esmeye başladı rüzgar. İçeri doluyor fırtına, iğrenç bir rengi var.

Dördüncü adım, siyah fırtına sarıp sarmalıyor seni. Beşinci adımı atamıyorsun. Engel olamayacağım kadar hızlıca toz ediyor seni rüzgar, ben ise tepki veremeyecek kadar şoka giriyorum.

Fırtına odayı terk ediyor ve güneş açıyor. Hiçbir şey olmamış gibi, kıyamet kopmamış gibi, kara bir fırtına seni benden almamış gibi, her şey yolundaymış gibi açıyor güneş. Fırtınadan çok güneşe sinirleniyorum. Çünkü fırtınayı anlıyorum bir noktada, o kadar güzelsin ki sana sahip olma saplantısını yadırgayamam. Ancak güneşi anlayamıyorum, sen gittikten sonra nasıl normal davranabilir böyle?

Sen gittikten sonra çiçekler bir daha açmamalı, ağaçlar işini yapmamalı, insanlar kahkaha atmamalı ve bütün kainat senin yasını tutmalı.

Ama tek başımayım. Senin yasını tutan tek ben varım.

Çünkü sevgilim sen çiçekleri, ağaçları ve tüm kâinatı sığdırdığın büyük ruhunda yalnızca bana bir köşe bulamadın.

Çünkü sevgilim sen yalnızca beni terk ettin.

Neyse, bunların hiçbir önemi yok artık.

Sevgilim, canım yanıyor.