Gözlerimi kapatmamak için kendimi zor tutuyordum. Hayatım boyunca bu kadar boş bir sohbetin içinde bulunduğumu hatırlamıyordum. Zamanım gittikçe kısılıyordu, direkmen malzemeyi alıp gidemezmiydik? Koluma vurulan el ile kendime gelirken Bay Min ve Jackson'ı kendilerini gülmekten yere attıklarını gördüm. Onlara tuhaf bakışlarımı atarken yaslandığım masa da olan Moonlight bir şeyler homurdandı. Böyle yerler de genellikle Moonlight ile aynı fikirlerde olurduk."Demek öyle dedi ya hahaha manyak kadın"
Jackson adeta anırarak konuşurken, sesi kulağımı delip geçmişti. Tamam yakışıklı çocuktu ama şu an sinirlerimi bozuyordu. Boğazımı temizledim ve Bay Min'e doğru dönerken sesli bir şekilde konuştum.
"Artık malzemeleri almamız gerekmiyor mu?"
Bay Min gülmelerinin arasında bana vurarken konuştu.
"Ne güzel vakit geçiriyoruz Jennduike, acelemiz mi var"
Sinirle yerime sinerken mırıldanarak konuştum.
"Tabii ki de acelemiz var lanet adam"
"Ne dedin anlamadım?"
Yerimden doğrulurken Bay Min'e doğru yaklaştım.
"Acelemiz var Bay Min o çizimleri yetiştirmem lazım!"
Bay Min somurturken omuzları düştü, şimdi asıl tartışma başlıyordu. Kollarımı sıvarken Bay Min'in atağını bekledim.
"Patron'unun keyfimi önemli yoksa benim ki mi Jennduike?"
Güldüm, onun istediği cevabı vericeğimi düşünen yüzünde ki o ifade birazdan gidicekti.
"Tabii ki de patron'umun Bay Min"
Bay Min'in dudakları aralanırken kaşlarını çattı ve elini göğsüne götürerek bedenine geriye doğru çekti.
"Duyduklarıma inanamıyorum...benim Jennduikem 3 yıllık ev arkadaşının yerine patronunu koyuyor..."
Yine gülerken beni ters bakışları ile süzdü.
"Şu küstah gülüşe bak...şu patronu'nu beğenmişliğe bak..."
Jackson'a doğru dönerken alt dudağı titretip gözlerini doldururken elini ters bir şekilde alnına yasladı ve konuştu.
"Görüyormusun Jackson, görüyormusun 3 senedir yemeyip yedirdiğim, giymeyip giydirdiğim insan bana nankörlük ediyor, ne için? Her şey patronu'nun mutluluğu için peki ya ben?.."
Elini alnından çekip kalbine götürürken dediği her kelime de ağzım daha çok açılıyordu.
"Ben hep onun istediği şeyleri yaparken o ne yap-"
"Bir dakka bir dakka! Ne demek onun istediğini yaptım ya! Asıl 3 senedir ben senin dediğini yaptım! Ben kendime bir şey almayıp sana aldım, ben yemeyip sana yedirdim! Nankör olan sensin!"
Bay Min bana cevap vericeği sırada Jackson az önceki halinin aksine gayet ciddi bir şekilde konuştu.
"Yoongi sana bir şey sorabilirmiyim?"
Bay Min sessizce küfrederken Jackson'a doğru döndü, onun bu tuhaf hareketine anlam vermezken hızlı bir hareketle kulağıma eğilip konuştu.
"Ben ne dediysem onu kabul et tamammı?"
Ona cevap vermemi beklemeden Jackson'a devam etmesini söyledi.
"Siz ikiniz sevgili-"
Bay Min masada olan elimi tutarken sırıtarak konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yoongi, Cat and Jennie'1
Fanfiction"Bana o bakışlarınızı atmayın Bay Min" Bakışlarını daha çok yoğunlaştırırken bir kenara attığı Moonlight'ın homurdanmalarını duyuyordum. Bu beni mutlu etmişti, o lanet kediyle tam 3 senedir gelin ve kayınvalde gibi atışıyorduk. "Ama Jennduikee benim...